Dolar (USD)
35.48
Euro (EUR)
36.55
Gram Altın
3061.33
BIST 100
9732.21
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
14 Ocak 2025

​Pışıkçılar Tarikatı Kapatılsın!

Gündüz kuşağı programlarını eleştirirken kullandığı cümlesini Cem Yılmaz’a fırlatmak lazım;

‘Hani Marjinal bizdik…’

Senaryo değil, gerçek hayat;

Yeteneksiz oyuncuları pazarlamak, izlenmeyen dizilerin devamını dijital platformlara taşıyabilmek üzere, başroldeki kızı eşcinsel şarkıcının sevgilisi yapıyorlar. Reklam aşkı karşılığında eşcinsel şarkıcının işadamı sevgilisinden 5 milyon dolar tokatlıyorlar…

Dijital platformların istediği, beklediği ‘yaşam’ tarzına uygun filmler, diziler, sinemalar…

Tekel değil kartel olmuşlar…

Dünya Temel Atmama Töreni mucidi Ekrem İmamoğlu, “Pışık derim ona ben...” deyince adını koydum…

Pışıkçılar Tarikatı; Ekrem’in, Mansur’un, Özgür’ün, Ümit’in oturduğu AK Parti - Erdoğan nefret coğrafyasını genişletmek üzere çalışıyor.

Bağımsız yapımcılara, tarikat emrine girmeyen oyuncuya hayat hakkı tanımayan Pışıkçılar, milliyetçi, muhafazakâr, mütedeyyin, mukaddesatçı, İslamcılara neler yapmazlar…

Havadan, karadan, denizden, uydudan dört koldan saldırıyorlar…

Türkiye gerçeklerine uygun tek replikleri; savunma sanayini destekleyen, Suriye’de olup bitenleri, PKK’nın dağa kaldırdığı çocuklarımızı anlatan, felaket yaralarını saracak, insani yardımlarla içimizi ısıtacak senaryoları, tek setleri yok…

Mahalle yanarken saçlarını tarıyorlar; zengin yalılarda çarpık ilişkiler…

Baş oyuncular; Derin, Karsu, Kuzey, Demir, Volkan… Hizmetçiler, çalışanlar; Ayşe, Fatma, Zehra, Dilaver…

Bırakalım selamı sabahı, namazı niyazı; apartman girişlerindeki Besmele’ye tahammülleri yok…

LGBT lobilerinin güdümünde BM, AB destekleriyle uluslararası çalışıyorlar…

Tek hedefleri; Erdoğan nefret coğrafyasını çoğaltmak…

Bakın son seçim, cephe haritalarına; denizlerden içeriye sızmış, savunma hatlarını İç Anadolu’ya taşımışlar…

Direnen üç beş şehrimiz…

Aldanmayalım, şehirlerimiz içten içe çürüyor; teslim bayrağı çekmeleri an meselesi…

Erdoğan Nefret coğrafyası hızla büyüyor; sinsi sinsi genişliyor, işgal son sürat devam ediyor…

‘Anadolu direniyor…’ demek isterdim lakin Cinsiyet İptali Operasyonu yaptırmak üzere OMÜ’ye son müracaat içeriden geldi.

Pışıkçılar Tarikatı, konfor, haz, servet alanlarını genişleterek nihayet memleketi, İstanbul’u dahi yönetemeyen rantiyecilere teslim etmek üzere.

Tehlikenin farkına vardığımızda iş işten geçmişti…

Samsun’da Cinsiyet İptali Operasyonlarına karşı mücadele verirken yanımızda şehrin siyasileri, il başkanı, milletvekilleri, medya, STK yoktu…

Nerede Aile, nerede Milli Eğitim, nerede Gençlik, nerede Kültür Bakanlığı, nerede RTÜK, nerede İletişim Başkanlığı, nerede müftülük, nerede STK’lar derken ilk hassasiyet Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan geldi.

Cuma namazında, Fıtratı Korumak, Aileyi Korumaktır!’ hutbesi okundu;

“…Cinsiyetsizleştirme, insanın hem ruhsal hem beden özelliklerini ifsat etme; İlahi iradeyi yok sayarak insanı kimliksiz varlık haline getirme çabasıdır. Allah’ın koyduğu sınırları aşmak, O’na isyan etmektir…

İnsanlığın geleceğini tehdit eden sapkınlıklara; sinema, televizyon dizileri, çizgi filmler, sosyal medya paylaşımları, dijital oyunlar, reklamlar, müzik, sanat, kültürel etkinliklerle destek vermek büyük günah, ağır vebaldir...”

Pışıkçılar Tarikatı sadece medya, film, sinema dizi, sosyal medyada örgütlenmiyor…

Her yerdeler…

Kendilerinden olmayan, dönüştüremediklerine hayat hakkı tanımıyorlar.

Yeni F tipi yapılar, devletin boş bıraktığı her alanı dolduruyor, paranın bol olduğu her sektörü kapatıyorlar…

Su uyuyor, Pışıkçılar uyumuyor…