İstanbul’da bulunan tarihi camilerimizi ziyaretlerimiz devam ediyor. Bugünkü Camimiz İstanbul Fatih’te Şehsuvar Bey Mahallesinde bulunan Behram Bey Camii’yle ilgili bilinmeyen konuyu siz değerli okuyucularımla paylaşıyorum. Behram Çavuş Camii, Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa (1564-1579) döneminde Çavuşbaşı olmuş Behram Ağa tarafından 1595-1596 yıllarında yaptırılmıştır. Ancak Hocapaşa yangınında tamamen yanmış ve dördüncü ordu komutanı Mareşal Mustafa Tevfik tarafından 1881 yılında yeniden yaptırılmıştır. Son olarak da 1957’de onarım görmüştür. Behram Çavuş Camii’nin sağ duvarına yapışmış tek şerefeli, taştan yapılmış minare yer almaktadır. Ahşap çatılı caminin iç kısmında levhalar var. Levhalardan bir kısmı ünlü Hattat Sami Efendi’nin eserleridir.
Camii’de Ali Hilmi Efendi tarafından yazılan bir kitabede bulunuyor. Camii Büyük Hocapaşa yangınında tamamen yanmıştır. Yanan Camii’nin yeni inşası ise 1881’de dördüncü ordu Müşiri Mustafa Tevfik Paşa tarafından inşa edilmiştir. Kâgir yapılı ve ahşap çatılı Camii son olarak 1957 yılında onarıldı. Camii’nin avlusunda Lale Devri’nden kalma üç musluklu bir abdest alma yeri var. Çeşmesi maalesef metruk durumda. Behram Çavuş’un kabri caminin haziresindedir. Behram Çavuş’un yaptırdığı diğer bir cami, Şişli Feriköy’dedir.
KANUNİ SULTAN ELÇİ OLARAK GÖNDERDİ KELLESİ GELDİ
Kanuni Sultan Süleyman’ın, Osmanlı tahtına geçtiği günlerde Macaristan, Osmanlı sınır kasabalarını rahatsız ediyordu... Hem buna bir son vermesini istemek, hem de padişah değişikliğini Macaristan’a haber vermek üzere, Behram Çavuş isimli gözünü budaktan, sözünü dudaktan sakınmayan bir elçi gönderildi... Fakat Osmanlı elçisi Behram çavuş, Macarların hakaretine uğradı. İşkence edildikten sonra da öldürüldü... Bunu haber alan Kanuni, derhal Belgrad Seferi’ne çıktı. Belgrad o tarihte Avrupa’nın kapısı sayılıyordu. Daha önce iki defa kuşatılmış, ancak fetih edilememişti... Karadan ve Tuna nehrinden şehri sıkı bir kuşatmaya alan kanuni, 1521’de fethetti. Artık Macaristan yolu Osmanoğlu’na açılmıştı.
