Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
19 Ocak 2024

​Türkiye'yi öldürmek istiyorlar

Türkiye, kırk yılı aşkındır bölücü terör örgütü PKK’ya karşı bir ölüm kalım mücadelesi veriyor. Nerdeyse her evden bir şehidimiz var, her haneye kor ateş düşüyor!

Aklınıza şu sorunun geldiğini tahmin ediyorum. Neden terör örgütü bir türlü yok edilemiyor?

Bu sorunun cevabını Sayın Erdoğan’ın ağzından verelim: “Bölücü terör örgütünü kaç kez yok ettik fakat hala ortada. Çünkü bazı güçler ülkemizin kalıcı istikrara kavuşmasını ve güçlenmesini istemiyor.”

Biz de şu soruyu soralım, Türkiye’nin kalıcı istikrara kavuşmasını istemeyen güçler kim? Gece olunca kurtla bir olup kınalı kuzularımıza saldıranlar, sabah olunca da yayınladıkları taziye bildirileriyle bizimle yas tuttuğunun izlemimini vermeye çalışanlar. Yani Amerika. Dün cinayetin meçhul failiydi, bugün kimliğini gizleme gereğini bile duymuyor.

Şu soruyu defalarca sorduk, bir kez daha soralım. Amerika’nın bize karşı terörü kullanmaktaki amacı ne?

Türkiye’nin güçlü bir ülke olmasını istemiyor. Zayıf, sürekli kendi sorunları ve dertleriyle boğuşan bir Türkiye istiyor. Osmanlı’yı düşürdükleri gibi Türkiye’nin de ‘hasta adam’ olması isteniyor. Böylece

Türkiye, uluslarası operasyonlara açık hale gelecek ve yanıbaşımızda bir ‘terör devletini’ kolaylıkla kurmuş olacaklar. Plan bu, arzu edilen bu…

ABD ve Batının Türkiye ile ilgili bu niyeti belliyken ve bölgemizde çizilmek istenen harita ortadayken Amerikayla dostluk ve müttefiklik ilişkisinin artık ciddi ciddi gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Artık bıçak gelip Türkiye’nin kemiğine kadar dayanmıştır.

ABD terörle mücadele adı altında Irak ve Libya’yı düşürdü olmadı. Afganistan ve Suriye paramparça etti yetinmedi. Bölgemizi ateş topuna çevirerek

Türkiye’ye mesaj veriyorlar aslında. ‘Düşüre düşüre, yaka yıka sıra sana geliyor’ demek istiyorlar.

Bölgemiz savaş, istila ve acılarla boğuşurken ve tam da bu zevahirde İran, İsrail’e değilde Pakistan’a saldırıyor. Bu saldırı ile İran kimin yanında ve kimin dostu olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.

Evet, ABD Türkiye’yi düşürmek ve bölgemizi ateş topuna çevirmek için her yolu deniyor. İçimizdeki adamlarını ve gizli hücrelerini harekete geçirip

Türkiye’nin sinir uçlarına dokunmayı sürdürüyor. Sürekli PKK’nın siyasi uzantısı DEM ve bölücü terör örgütünün saldırıları üzerinden mesaj veriyor.

İçerde bu da olmaz ki denilen şeylere şahit oluyoruz...

Gelen şehit haberleriyle milletimizin acı ve duygusallığının tavan yaptığı bugünlerde, CHP’nin teröre karşı sezsiz kalması ve bir tepki vermemesi tabiri caiz ise DEM’le balayı yaşaması milletimizde yüksek gerilime sebep oluyor. Acep diyorum, CHP bu tavrıyla kimin yanında olduğunun mesajını mı vermek istiyor?

Ben bugünkü CHP’de dümenin yanlış sulara kırıldığını düşünüyorum. Buna bir eksen kayması diyorsanız evet bu bir eksen kaymasıdır. Eksen kayması derken şunu kastediyorum..

CHP’nin siyasi üslup ve tavrının ve ideolojik çizgisinin gittikçe DEM’e benzediği görülüyor. Bu durumdan işkillenmemek elde değil. Acaba diyorum, aralarında sadece kendilerinin bildiği bir pazarlık ve gizli bir anlaşma mı var?

Milletimizi tahrik eden ve üzen bir görüntü ekranlara düşüyor..

DEM partinin CHP’ye bir ziyareti oluyor. Bu ziyaret sair günlerde normal karşılanabilir. Normal olmayan şey, şehit haberlerinin geldiği günlerde bu ziyaretin olması, DEM’li heyetin kırmızı halı üzerinde ve adeta bir zafer havası içinde karşılanmasıdır. Ben bu görüntülerden bazı CHP’lilerin de rahatsız olduğunu düşünüyorum.

Yazımızı bir uyarıyla bitirelim.

Türkiye’de mesele, artık bir hak arama meselesi olmaktan çıkmıştır. Görünen o ki, hak aramaktan kasıt özerklik daha ötesi Türkiye’nin bölünmesi çabasıdır. Aklı ve gözü olan herkes bu saçmalığı görüyor.