Gazze'de toplu ölümler yakın
Siyonist Joe Biden’in süresi bitiyor ama geride bir soykırım ve Gazze enkazı bırakarak gidiyor. ABD derin devleti için Kasım ayı başında kimin başkan seçileceği ikinci planda. Orta Doğu’da İslam ülkelerini karıştıracak, birbirine düşürecek, kavga ettirecek bir çıbanbaşına ihtiyaçları vardı, şimdi onun sınırlarını genişletiyorlar.
Türkiye’de Devleti yönetenlerin, milli birlik ve bütünlüğümüzü pekiştirmeye
yönelik çabaları tehlikenin yaklaştığını hissetmelerinden kaynaklanıyor… Devlet
Bahçeli şimdiye kadar suçladığı DEM Parti’ye onun için elini uzattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Neçirvan Barzani ile onun için
görüştü. İran’ın yanı sıra Türkiye için de tehlike zilleri çalmaya başladı…
ABD-İsrail, zulmün peşinde tanklarıyla uçaklarıyla,
istihbaratıyla hız kesmeden koşturuyor. Atom bombası atmaya çekindikleri için
şimdi Kuzey Gazze’yi tamamen izole ederek oradaki insanları açlıktan toplu
ölüme terk ettiler. Evet Gazze üç aydır yardım alamıyor ama Kuzey Gazze hiç
alamıyor. Gazzelilerin toplu ölümü için vahşice kuşattılar, bekliyorlar.
***
ABD bile soykırımın tarafı olduğu halde Kuzey Gazze’deki bu
insani dram karşısında İsrail’e bir ay süre verdi. Bu süre zarfında İsrail Gazze’ye
insani yardımları engellemeye devam ederse silah yardımının bir kısmını kesecek.
Bir kısmını! Halbûki İsrail, Gazze’de, Batı Şeria’da ve Lübnan’da tüm bu
katliamları ABD silahları ile yapıyor.
ABD-İsrail, İsmail Haniye’den sonra Yahya Sinvar’ı da şehit
etti. Şehadeti mübarek olsun. Kutsal bir dava için hayatını kaybedenler
ölümsüzlüğe ulaşanlardır. Filistin’in bağımsızlığı ve Kudüs’ün kurtuluşu için
onlar hayatlarını ortaya koydu. Bizim mücadelemiz için de zaman yaklaşıyor.
Hele de ABD-İsrail bu kadar güç sarhoşluğuna kapılmışken…
Yahya Sinvar, 62 yaşındaydı. 20 yılı İsrail hapishanelerinde
geçmişti. O, yaşadığı tecrübeleri Kassam Tugaylarına aktardı. İsrail’in bunca
katliamından sonra Gazze’deki çocuklar İsrail’le uyumlu bir hayatı seçer mi
dersiniz? Bunca zulmü gören çocuklar hiç şüphesiz, vatanlarının kurtuluşu için
savaşacaklardır. Ölümüne, şehadete ulaşıncaya kadar… Tıpkı Sinvar gibi…
***
İsrail ile ABD’nin bugünkü yayılmacılığı 7 Ekim’de başlayan bir
olay değildir. Daha önce yapılmış kapsamlı bir projenin 7 Ekim bahane edilerek başlatılan
işgal hareketidir. ABD, yaptığı uzun vadeli projelerde de işin içine
Türkiye’nin girebileceğini düşündüğü için Türkiye’yi güneyden ve batıdan
kuşatmaya çalıştı.
Mevcut dünya düzeninde devletler artık doğrudan savaşa ve
çatışmalara girmek yerine piyon kullanmayı tercih ediyorlar. Ukrayna’da Rusya
adına Rusya’daki Türk gençleri ile Kuzey Koreliler savaşıyor. Doğu Akdeniz’de
ABD’liler yerine Yahudiler cepheye sürüldü. Türkiye’ye karşı da batıda
Yunanlıları, güneyde ise zamanı gelince YPG/PYD’lileri cepheye sürecekler.
ABD’nin Yunanistan’a kurduğu üsler ve bu üslere yerleştirdiği
ordular Ukrayna için değil. YPG/PYD’ye verdiği silahlar ve eğitip donattığı on
binlerce milis ortalıkta gözükmeyen DEAŞ’a yönelik hiç değil. O yüzden bizim
ciddi ciddi ABD-İsrail’e karşı yakın vadede yahut orta ve uzun vadede karşı
karşıya geleceğimizi bilerek hazırlanmamız şart.