Anlımızın karası Kudüs, yüreğimizin yarası Gazze…
İsrail alçağının Gazze’de yaptığı soykırımı Müslüman bir ülke gayrimüslimlere yapmış olsaydı bırakın Batı’nın ayağa kalkmasını şuurlu Müslümanlar kıyameti koparırlardı... Hiçbir inanan bu zulme ortak olmamak için rıza gösteremezdi. Heyhat! Kelime-i Şehadet ile ihtiraslar, dünyaperestlik arasına sıkışmış, ipini Amerika’ya teslim etmiş krallar da kılını kıpırdatmıyor, ruhu ve insani değerleri çekilmiş Batı’da bu soykırımı zaten keyifle izliyor…
Abdulhamid Han’ı apar
topar alaşağı eden aşağılık mahlûkların ve küresel alçakların vesile olduğu
gece kondu ülkelerine atanan gecekondu krallar, İngiliz beşiğinde Siyonist
biberonuyla beslendiği için asla Müslümanların, Filistinlilerin derdiyle dertlenmez,
hayâsız sofralarda kederlenmezler... Osmanlının parçalanmasıyla oluşan bu
gecekondu ülkelerin gecekondu krallarından Kudüs için hele Mescid-i aksa için
karalar bağlamak asla beklenilmez! Dessas
İngiliz beşiğinde pışpışlanmış, kahpe Siyonist biberonuyla beslenmiş kralların
çocuklarından İslam birliği, keder birliği; ihlâs ve uhuvvet beklenilmediği
gibi bunlardan erkeklik de hiç beklenilmez! Bu herifler için alında kara
yok, kâfirle dostluğun faydası çok... Öyle şerefsiz bir hale gelmişler ki;
krallar ama Amerika için Amerika’dan daha çok kralcılar… Kelime-i şehadetle Sırât-ı
müstakîm arası hareket edemedikleri için, Sünnet-i Seniyyeye sırt döndükleri
için uhuvvet dikiş tutmuyor, ihlâs hiç dikiş tutmuyor… Mekke ve Medine dışı
şehirlerde Batı tarzı kudurup, çılgınca eğlenceler ve partilerle petrol
varillerini şişelere çeviriyorlar…
Gelinen durum: Kudüs,
Mescid-i Aksa anlımızın karası oldu; Filistin soykırımı anlımızın karası oldu...
Biz bombalamadık, çocukları biz parçalayıp, yuvaları biz yıkmadık ama İslam
birliğini sözde bıraktık; kardeşliğin elini kolunu kırdık… Ortadoğu, kâfir Amerika’nın – Avrupa’nın Ortadoğu’su olmayıp, sadece
Müslüman Türk Milletinin, Asyalı din kardeşlerimizin Ortadoğu’su olsaydı;
terörist İsrail bu günlere kadar gelemezdi! Hadi bizim içimizdeki
zındıkların, hainlerin, FETÖ gibi münafıkların verdiği tahribattan yeni yeni kurtuluyoruz
ama en azından İsrail şimdi layık olduğu cezaya kavuşmuş olurdu. Yine de şükürler olsun; Türkiye
Müslümanları başından beri Filistin meselesini, esir Kudüs’ü kendine dert
edinmiş ve kalbinin ruhunun derinliklerine kazımıştır. İşte o kazınan sevdadan biri; Ayasofya idi ve bir yiğit eliyle
hürriyetine kavuştu. İnşallah ikinci sevdası olan Kudüs – Mescid-i Aksa’da
yiğit Filistinlilerle beraber özgürlüğüne kavuşacaktır. Gecekondu Krallar
geğire geğire saltanatın, petrolün ve hayâsız sofraların tatsız tadını
çıkarmaya çalışmaya devam etsinler... İnşallah bizler şehadetin tadını; Ozgür
Filistin ve Kudüs’ün tadını, musibetten kurtulmuş Lübnan’ın tadını çıkaracağız...
İnşallah Selahaddin’in ve Alparslan’ın İslam’a evlat olmuş çocukları hayâsız
İsrail’i afat gibi yerin altına gömeceklerdir... Keşke gecekondu krallar, Emirler, şeyhler vahdet bilinciyle İngiliz
beşiğinden kalkıp, Siyonist biberonu kusup; Sünnet-i Seniyye libası giyip,
şehadet arzusunu saltanatın burçlarına dikip, Siyonizm’i kökünden kazımaya
hevesli olsalar. Keşke Uhuvvet ve İhlâsın petrolden, saltanattan,
krallıktan daha çok kazandıracağını bir anda milyonlarca Müslüman’ın
muhabbetini kazanacaklarını düşünerek hareket etseler, şerefli haysiyetli bir
iş olan boykota da dâhil olup, omuz verseler. Hatta bir gram Petrolu vermeden, bir nefeslik gazı da koklatmadan;
öleceksek adam gibi ölelim deseler...
Son söz: Boykot
demişken, Siyonistlerin mallarını kullanarak, anlımıza bir kara da onlar
yüzünden çalmayalım. Zaten o alçakların ürünlerinden hiçbir hayır beklenemez,
sıhhati ise zaten olmaz… En azından sağlam bir boykotla anlımızın karasını
griye dönüştürebiliriz. Ne zaman İslam birliğini tam sağlayıp, soykırımcı
İsrail’e gereken tokadı vururuz, işte o zaman anlımızın karasından tamamen
kurtuluruz. EY ALLAH’IM: BİZİ ANLIMIZIN KARASINDAN, BİNLERCE ÇOCUĞUN İNTİKAMINI
ALARAK; KUDÜS’Ü ÖZGÜR KILARAK KURTAR…