Trump’ın yerleşik diplomasi teamüllerini hiçe sayıp küstah tavırlarla Avrupa’nın tüm ülke başkanlarına karşı gerçekleştirdiği “sizi biz koruyoruz, para vermez ve liderliğimize saygı duymazsanız korumayacağız” konulu taarruzları ve Ukrayna’yı Rusya’nın kucağına itişinden sonra başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa’da çanların acı acı çalmasına neden oldu. Yüzlerce milyar dolarlık savunma harcamasından bahsediliyor.
Beni ise en çok Almanların yeniden büyük bir orduya sahip olmasının getireceği tehlikeler rahatsız ediyor.
Almanların gerçek bir ordusu olması demek ya yeni bir Bismarck’a ya da yeni bir Hitler’e fırsat doğacak demek.
Tahmin edebileceğiniz üzere iki muhtemel senaryonun da sonu dünya savaşı ile biter.
Avrupa’nın yabancılar tarafından istila edildiği, Rus tehdidi karşısında zayıf kaldığı bir dönemde Almanya’ya gerçek bir ordu kurdurmanın ve diğer Avrupa ülkelerini silahlanmaya mecbur bırakmanın sonucu başka bir şey olamaz.
Pentagona göre ABD dünyanın jandarması olmanın ağır masrafından kurtulurken önce silah sanayisi ile sonra da çıkması muhtemel savaş esnasında savaşa katılmayarak tüm sanayi ve teknolojisi ile çok iyi paralar kazanacak.
Savaş sonrası kazanılacaklar cabası.
Bu arada sıcak savaş çıkmasa da ikinci bir soğuk savaş vakası bile yaşansa ABD’ye yeter. Yine muazzam bir servet ele geçirilecek.
Acayip derecede korkunç bir plan.
Başta Almanya’nınki olmak üzere Avrupa’da gerçek ordular kurulursa ya da güçlendirme faaliyetleri hızlanırsa Almanya ve Fransa arasında yine liderlik kavgası başlayacak. İşin kötüsü bu defa Çin de işin içinde.
O da meseleye (şimdilik) ordusuyla değil de o da sanayi ve teknolojisi ile girecek olursa yine dengeler değişiyor.
Çok zor bir problemle karşı karşıya kalmak üzereyiz.