Bismillahirrahmanirrahim… İnsanlık yaşamını üreme kanuna bağlayan ve biz insanları da dölleme ve döllenme yeteneği ile donatan Rabbimiz, Kur’ân‐ı Kerîm’de çocukları ve torunları, verdiği şükranla karşılanması gereken nimetler olarak anmaktadır.
Kader senaryosuyla belirlediği çocukların, sözlü ve fiilî duâ olan ilişki ile istenmesini emretmektedir. Örneğin ürün alınacak tarlaya benzettiği kadın eşlerimizle doğal döllenme dönemleri olan ay hali sonrasında ilişkiye girilmesini öğütlemektedir.
İncelendiğinde görüleceği üzere Kurânî sistem çocuk amaçlı evlilik üzerine oturtulmuştur. Bütün hayatı Kur’ân olan Allah’ın Resûlü, Kur’ân çizgisindeki genel nitelikli hadîsleriyle evliliğe teşvik buyurduğu gibi, çocuk sâhibi olmak amacıyla da evliliğe yönlendirmiştir.
DOĞURGAN KADINLARLA EVLENİN
Makil İbn Yesar (r.a) anlatıyor. Bir adam Allah’ın Resûlü’ne (sav) geldi ve meselesini şöylece dile getirdi:
‐ Ya Resûlallah! Güzel ve soylu bir kadınla evlilik husûsunda anlaştım. Ne var ki o doğuramayacak kısır bir kadındır. Onunla evleneyim mi?
‐ Hayır, (evlenme.)
Adamcağız ikinci defa geldi ve “onunla evleneyim mi?” diyerek sordu. Allah’ın Resûlü, evlenmemesini emir buyurdu. Adamcağız üçüncü defa geldi ve aynı şekilde sordu. Sorunca da Hz. Peygamber ona şu gerekçeli cevabı verdi:
‐ (Siyahî de olsa) kocasını sevebilecek doğurgan kadınlarla evlenin. Diğer ümmet topluluklarına karşı ben sizin çokluğunuzla övünürüm. (Ebû Davûd-/Buhari-Nikâh)
Sevgili Peygamberimiz genel olarak çocukluluğa yönlendirmekle yetinmez, görüştüğü sahâbîlerini özel olarak da çocuk sahibi olmaya teşvik buyururdu.
ÇOCUK İÇİN İLİŞKİYE DEVAM ET
Hz. Câbir (r.a) anlatıyor. Bir askeri seferde Allah’ın Resûlü ile beraberdim. Medîne’ye dönüş başlayınca yavaşça yol alan devemi süratlendirmek istedim. Ne var ki arkamdan bir süvari bana yetişti. Döndüm, bir de ne göreyim! Allah’ın Resûlü karşımda durmuyor mu? (Aramızda şu konuşma geçti.)
‐ Niye acele ediyorsun? (Ya Câbir!)
‐ Ben yeni evliyim de Ya Resûlallah!
‐ Bâkire ile mi evlendin yoksa dulla mı?
‐ Dulla.
Senin onunla, onun da seninle sevişip‐oynaşacağı bir bâkire ile evlenseydin ya!
Hz. Câbir anlatımını şöylece sürdürüyor:
Medine’ye dönünce, evlerimize gitmek için dağılmaya başladık ki Allah’ın Resûlü bizleri şöylece uyardı:
‐ Saçları karmaşık kadının taranması, kocası yanında bulunmadığı için kendisini ihmal etmiş kadın da vücut temizliği yapabilmesi için, evlerinize gitmek üzere akşama kadar acele etmeyiniz.
Allah’ın Resûlü sonra özel olarak Câbir’e şöyle buyurdu: ‐ Ya Câbir! Çocuk sâhibi olabilmek için gerekeni yap, ilişkiye devam et. (Buhari)
CİNSEL HARAMLARDAN KORUNMAK İÇİN
Yüce Rabbimiz, cinsel haramlardan korunanları övmüş, onlara büyük mükâfatlar vaad etmiştir. (Müminûn 5‐6, Ahzab 35) Rûm sûresinin 21. âyetinde ise bizim için kendi türümüzden eşler yaratmasını ve aramızda cinsel cazibe ve sevgi halketmesini bedenî ve ruhî huzura erme ile amaçlandırmıştır. Böylece çok yönlü doyumun gerekliğine işaret buyurmuştur.
Bütün hayatı yaşayan canlı Kur’ân olduğu için Sevgili Peygamberimiz çocuk için evliliğe yüreklendirdiği gibi, cinsel haramlardan korunmak, bedenî ve rûhî ve tatmine/doyuma ermek için de evliliğe teşvik etmiştir.
‐ Salât ve selâm üzerine olsun‐ O, haramlardan korunmak için evliliğe yönlendirme olarak değerlendirebileceğimiz hadîslerinde şöyle buyurur:
KORUNMAK İÇİN EVLENENE ALLAH YARDIM EDER
“Hürriyetine kavuşmak için belirlenen meblağı ödemek üzere çalışan savaş esirine, Allah yolunda savaşan kişiye ve cinsel haramlardan korunmak için evlenmek isteyen insana, evet bu üç zümreye Allah mutlaka yardım edecektir.” (Et‐Tac, Tirmizî, Nesâî)
Kadın, cinsel haramlardan korunmak için alınır. “Sosyal konumundan yararlanmak için bir kadınla evlenen kişinin Allah ancak şerefsizliğini, malından yararlanmak için onunla evlenen kişinin fakirliğini, yalnız güzelliği için evlenen kişinin de ancak alçaklığını artırır. (Fakat evleneceği) kadınla gözünü şehevî bakışlardan korumak, cinsel organını harama düşmekten muhâfaza etmek veya akrabalık oluşturup sürdürmek amacıyla evlenen kişi için ise Allah, o evlilikte erkek için de, kadın için de bereketler yaratır.” (M. Zevâid)
KORUNMA GİBİ DOYUM DA AMAÇLANMALIDIR
Sevgili Peygamberimiz Hz Cabir’e “Senin onunla, onun da seninle sevişip‐oynaşacağı bir bâkire ile evlensedin ya!” buyurur. Bu hadîs gibi sunacağımız hadîs de evliliğin cinsel doyum amacıyla gerçekleştirilmesi gereğine vurgu yapmaktadır: Bâkire kadınlarla evleniniz. Çünkü onlar genç oldukları için daha doğurgandırlar. Daha tatlı dudaklı/dillidirler. (Cinsel ilişkide ve harcamada) aza daha çok kanâatkârdırlar. Cinsel organları daha eylemlidir.” (Zevâid)
Kadında, cinsel haz merkezi olup temel işlevi orgazmı sağlamak olan klitorisin yaratılmış olması da doyumun amaçlanması gereğini vurgulamaktadır.
EVLİLİK GERÇEKTEN KORUYUCUDUR
“Ey gençler topluluğu! Evleniniz. Zira evlilik gözü şehvetli bakışlardan daha çok koruyucu, cinsel organı (harama düşmekten) daha çok muhâfaza edicidir. Evlenemeyenleriniz ise oruca devam etsin. Şüphesiz oruç, oruç tutanı (şehvet saldırılarından) koruyan bir kalkandır.” (Tirmizî/Müslim)
Yukarıda sunulan hadîsler cinsel haramlardan korunmanın önemini ve evliliğin bu amaçla gerçekleştirilmesi gereğini ve bereketini açıklamaktadır. Aşağıda sunulacak hadîsler de korunma kadar cinsel doyumun da amaçlanması lüzumuna işaret etmektedir.
İMANIN YARISI OLGUNLAŞIR
Peygamberimizi Kur’ân doğrultusundaki açıklamasına göre Cehennem’e düşürücü günahların önemli bir bölümü cinsel organla işlenen günahlar olduğu, Cennet’e de bu tür günahlardan korunarak girileceği düşünülürse korunma ve doyum amaçlı evliliğin îmanda olgunlaşma olduğu anlaşılır.
Bunun içindir ki Peygamberimiz şöyle buyurmuşlardır: “Evlenen kişi, (cinsel haramlardan korunarak) îmanının yarısını olgunlaştırmış olur. Diğer yarısı için ise Allah’ın emirleri ve yasaklarına aykırılıktan korunsun” (M. K Ummal)