Dolar (USD)
34.47
Euro (EUR)
36.20
Gram Altın
2959.08
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
08 Ekim 2022

Bir tabuta kaç ceset sığar

Ahmiçi Katliamı’nın yaşandığı Ahmiçi köyünü 10 yıl evvel ziyaret etmiştik. Köyün imamı Mahir Husiç, o gün sabah namazı vakti yaşananları anlatmıştı. 16 Nisan 1993’te Hırvat Savunma Konseyi’nin“Kül ve Duman” adı verdikleri operasyonla116 sivil katledilmişti. Daha yaşını almamış Seyobebeden 82 yaşındaki ihtiyara kadar nice insan acımasızca bu köyde öldürülmüştü. Köyün camilerinden birinde yaklaşık elli sivil içindeyken yakılarak, diğeri ise dinamitle patlatılarak yok edildi. Katliam sonrası 29 kişinin naaşı bulunamadı. 180 km uzaklıktaki Mostar’a götürülen cesetler olduğu gibi yıllarca aranan bedenler de vardı. Kurbanlardan 9’unun cesedi bu bahar tespit edilmiş 7Mayıs 2022’de defnedilmişlerdi. Köyün Hırvat birliklerine yardım eden, Müslümanlara ihanet eden Hırvat nüfusundan dolayı cenazeler hemen yakınlardaki Vitez kantonuna götürülüp defnedilmişlerdi. Biz de şehitliği ziyaret etmek için Vitez’e geçtik.

Vitez kantonu, Travnik yolunda bir yerleşim yeri. Ahmiçi ile arası 5 km kadar. Yatay mimarinin egemen olduğu sessiz sakin bir yerleşim yeriydi. Hemen çarşının ortasında iki bina arasına asılmış Bosna bayrağının savaş başladığından beri orada olduğunu, nice düşmanın indirmeye çalışsa da başarılı olamadığını öğrenmek gurur veriyordu. Ahmiçi şehitliği, Ahmed-agina džamija’nın (Ahmet Ağa Camii) yanındaydı. Cami de büyükçe sayılabilecek bir kabristanın içerisinde bulunuyordu. 16. yy Osmanlı eseri olan bu sade ibadethanenin imamı babayiğit görüntüsü, sıcak kanlılığıyla dikkat çeken şimdilerde Vitez İslam Birliği Meclisi Başimamı olan Ömer Sikira Hoca idi. Evinde eşi Sadida hanımefendi ile bize ikramlarda bulunan hocamızla Vitez’i gezme imkânı da bulduk. Ahmiçi şehitliğine uğramak, dua edip yaşananları şahitlerinden dinlemek nasip oldu.

Yıllar sonra Vitez’i hatırlamama sebep olan haber 5 Ekim 2022 Çarşamba günü Anadolu Ajansı tarafından servis edildi. Haberde Bosna’da 1993'te öldürülüp 1998 yılında Mostar'daki toplu mezar kazılarında bulunan iskelet kalıntılarının boyutları nedeniyle DNA analizi yapılamayacak durumda olan kemiklerin toplu olarak gömüldüğü bildiriliyordu. Bir tabut içerisinde 22 kişiye ait parçalar vardı. İşin acı tarafı cenazeye katılanlardan Sifet Osmancevic’in babasının üçüncü kez cenazesinin kılınmasıydı. Bulunan her parçası için bir cenaze namazı kılınmıştı. Bir insanın bedeninin farklı farklı mezarlarda olması Sırpların sıkça uyguladığı bir yöntemdi ne yazık ki. Bosnalı kardeşlerimiz yıllar süren soykırım kâbusunda neler yaşadıkları, ne denli büyük acı dolu kuyulara atıldıklarını gösteren korkunç örnekler bunlar.

22 masumu tek tabutta dar-ı bekaya uğurlayan ve "Bilim, kemik kalıntılarının kimlik tespitinin imkansız olduğunu söylüyor. Bizler aralarında 12 çocuğun bulunduğu 22 Boşnak’a ait olduklarına eminiz." Diyen kişi, yıllar önce Vitez’de yolumuzun kesiştiği Ömer Sikina hocadan başkası değildi.

Vitez halkı yiğittir. Etrafları Hırvatlarla çevrili olsa da düşmemiş bir beldedir. Savaş esnasında bir müslüman kaçırılıp ailesi rehin alınıyor. Adamcağızı bomba yüklü kamyona bindirip şehrin içerisinde patlatmasını istiyor işgalciler. Bunu yapmazsa rehin olan ailesini öldürmekle tehdit ediyorlar. Adamcağız, çaresiz kamyona biniyor. Tam şehrin içine girecekken direksiyonu kırıp Hırvatların üzerine sürerek patlatıyor. Pek çok işgalcinin can verdiği bu olay, Vitez meydanında yapılan bir anıtla ölümsüzleştiriliyor. Vitez halkına muhabbetimiz baki. Zaferleri zaferlerimiz, acıları da acılarımız. Bir mezar yerinde yan yana yatırılan 22 masuma rahmet diliyor, istikbali karışık olan Bosnalı kardeşlerimize bilge lider İzzetbegoviç’in şu sözünü hatırlatıyoruz: “Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.”