Ekim 2023'ün ilk haftasından itibaren, dünyanın daha önce tanıklık etmediği bir barbarlıkla ve dünyanın hiçbir döneminde görülmemiş bir ilgisizlikle süren İsrail katliamları sonucunda 47 bini aşkın Gazzeli hayatını kaybetti.
Ekim 2023’ün ilk haftasından itibaren, dünyanın daha önce tanıklık etmediği bir barbarlıkla ve dünyanın hiçbir döneminde görülmemiş bir ilgisizlikle süren İsrail katliamları sonucunda 47 bini aşkın Gazzeli hayatını kaybetti.
7 Ekim 2023’te HAMAS saldırısından
sonra başta ABD olmak üzere batının bütün güçlü devletleri İsrail’in yanında
yer aldı. Bu devletler İsrail’in sınır, hukuk, insanlık tanımaz saldırılarını
seyretmekle yetinmeyerek; İsrail’e silah, para, istihbarat, lojistik,
diplomatik, velhasıl her türlü yardımda bulunmaktan geri durmadılar.
Dünyanın geri kalan kısmı ise, hiçbir
dönem görülmemiş bu vahşeti canlı yayınlanan kanallarında seyretti. İsrail
terör devletinin saldırıları ilk aylardadünyanın pek çok ülkesinde gösterilerle
protesto edilirken son aylarda bu protestolar da durma noktasına geldi.
Anlayacağınız kuzeyden güneye,
doğudan batıya dünya Gazze’ye alıştı.
Oysa Gazze’de katledilen 47 bin
insanın yarısından fazlası (29 bin) kadın ve çocuklardan oluşuyordu. Bu bile
dünyanın tek saniye bile evinde durmaması için yeterli sebepti. Bu ilgisizlik
anlaşılır gibi değildi demiyoruz çünkü anlaşılır bir değil en az iki yönü
vardı:
Bu ilgisizlik sadece Gazzelilerin
Müslüman olmalarından kaynaklanmıyordu. Gazze’de soykırıma imza atanın İsrail
terör devleti oluşu da dünyadaki bu sessizliğin nedeniydi.Üstelik ABD gibi
hukuk tanımaz, dünyanın en barbar devleti İsrail’in en büyük destekçisiydi. Hal
böyle olunca korkak ve “Müslümanlar
öldürülüyor” denince başka bir tavır alan dünya, 16 aydır süren katliama ve
soykırıma lakayt kaldı.
Şimdi,
16 ay yani 466 gün sonra 19 Ocak’tan
geçerli olmak üzere bir ateşkes imzalandı. İmzalanan ateşkes her hal-u kârda
terör devletinin katliamlarının sürmesinden yeğdir. Gazze sadece bombalarla
ölmüyor. Gazze açlıktan, susuzluktan, ilaç ve diğer aciliyet arz eden
ihtiyaçları karşılayamadığı içinde ölüyor. Dolayısıyla bu ateşkes Gazze halkı
için nefes almaya yaradığı için seviniyoruz.
…
Gazze'de bu hayırlı gelişme
yaşanırken Suriye'de de önemli gelişmeler yaşanıyor. Devrim yavaş yavaş
otururken Şam yönetiminin Savunma ve Dışişleri Bakanları Suriye İstihbarat
Başkanı Türkiye'ye geldiler. Bu çaptaki ilk ziyaretlerini Türkiye'ye yapmaları
çok anlamlı ve değerlidir.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip
Erdoğan tarafından kabul edilen heyetin açıklamalarına bakıldığında Türkiye'nin
13 yıldır ne kadar doğru bir siyaset izlediğini görmek mümkün. Her
cümlelerinden sonra ülkemize duydukları minnet ve şükran, bundan sonra
Türkiye'ye duydukları güven ve sevgi 13 yıllık çabanın ürünüdür. Millet olarak
çok bedeller ödesek de dönüp geriye baktığımızda ülkemizle, milletimizle,
devletimizle gurur duyuyoruz.
Bundan sonra bölgemiz eskisi gibi
olmayacak. Halep daha çok Ankara’ya dönük olacak, Şam daha çok Ankara ile
yakınlaşacak, Suriye daha çok Türkiye'nin yanında durmaya çalışacak inşaallah.
Geçmişi de hatırlayacak olan yeni nesil birbiri ile kaynaşmayı esas alacak ve yönetime
geldiklerinde en az yüz yıllık bir birlikteliği tereddütsüz sürecekler.
Türkiye son yirmi yıldır dünyanın
geçmekte olduğu bu kırılgan süreçte basiret sahibi yöneticiler sayesinde
güçlenerek yola devam ediyor. Krizler, savaşlar, oyunlar en az hasarla
atlatıldı. Üstelik bütün krizlerden güçlenerek çıkan ender ülkelerden biri
olduk. Savunma sanayisi başta olmak üzere pek çok kalemde bağımsızlığımızı ilan
ettiğimiz bir dönem yaşadık. Bütün dost(!) çelmelerini boşa çıkaran devlet aklı
Suriyeli kardeşlerimizle yeni bir dünya inşa etmemizi öngörmektedir.
Bu da olacak biiznillah.