Dolar (USD)
34.50
Euro (EUR)
36.44
Gram Altın
2955.15
BIST 100
9286.32
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Ocak 2022

İnsanlığa suikast

Gece ve ihtiyarlık çöktü sulara

Zamanın hayali döküldü.

Güneşli gülüşler izbe kalabalıkların

Yumruklarında,

Çocuk hıçkırıklarıyla kırılan aynalar

Çağlayanların kıvrımlarında

Kaldı.

Yalın yalanların seherinde

Koyaklar bulandı.

Gür sedalar, ahraz dudaklarda

Asılı kaldı.

Zaman ve mekân dumandı.

Anne yakarışlar kör kuyularda

Gözleri açık kaldı.

Kuş uçmaz, kervan geçmezin nâtıkları

Serdar- ı Ekber kaldı.

Sığındıkları evde yakılan mülteci çocuklar…

Çağdaş Kureyşîler, Enes Kara’nın naaşı üzerinden İslam’a karşı saldırıya geçtiler.

Ekranlarında tek eksik; “irtica çıkarma seansları”nda namaz kılan çocukların zumlanan görüntüleriydi.

Din afyondur” diyenler: “Din, dimağı donduruyor” hezeyanıyla salyalı ağızlarla saldırıyorlar.

Dağa kaçırıp ellerine silah tutuşturdukları sabileri katile dönüştürdüler.

Diyarbakır’da sıcak demeden soğuk demeden evlatlarının yolunu bekleyen anneleri, babaları görmeyen, kurban eti dağıtan Yasin’i ve arkadaşlarını linç eden zalimler, Enes üzerinden de öyle bir algı oluşturdular ki insanlık abidesi kesildiler.

Enes’i intihara sürükleyenler, onun fıtratını zehirleyenler değil mi?

Kureyşîler, Din-i Mübin-i İslam’ı, gizlemeye, tahrife, cemiyeti, imhaya,

Ilımlı İslam”, “Radikal İslam”, “Anadolu İslam’ı” vb. isimler adı altında tasnife yöneldiler.

Dinsizliği, şifa ambalajında pazarlıyorlar.

“Dinde (İslam) bilimin B’si yoktur” demek, cehaletin ta kendisidir.

Aklı olmayanın dini de yoktur.

Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl, 90)

Düşünmenin akıl demek, tefekkürün ibadet olduğunu bilmiyorlar mı?

Biliyorlar…

Çünkü inkârcılar Hz. Peygamber’i kendi çocuklarından dahi iyi tanınırlar.

Ancak kalpleri mühürlü, kulakları ağırlıklıdır.

Allah’ın kanunları değişmez.

İsyandalar…

Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur.” (Rad, 28)

“Ebu Lehpler, Ebu Cehiller, Macronlar, terör ötgütleri: Kureyşîler İttifakı…

Mecusilerin, ehl-i kitap Rumların bozguna uğrattıklarına dair söylenti çıkınca kendilerinin de Hz. Muhammet’e üstün gelecekleri zannına kapılmışlar, hatta Hz. Ebu Bekir’le (Henüz bahis haram kılınmamıştı.) 100 devesine bahse girmişler, bahsi kaybetmişlerdi.

Bugün de putperestler bir başarı gösterirlerse bundan kendilerine de pay çıkarmakta, ittifak arayışındalar.

Kazakistan’da kargaşa çıkınca yönlerini o yana dönüp kulaklarını dikip hareketlenmeye başlamışlardı.

Fitneye, fesata pek istekliler…

Fonlanmış medya, şirketler, holdingler, sendikalar ve meslek kuruluşlarıyla, gerçekleri örteceklerini zannediyorlar.

Artık o vesayet ve küfür devri büyük ölçüde etkisiz hale getirildi.

Ancak tehlike geçmiş değil.

İman-küfür, hak- batıl mücadelesi kıyamete kadar sürecektir.

*** ***

Kesişme: İyi ki Varsın Eren filminin galasından sonra Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Hanım:

Acaba evladımın ölümüne sebep olanlar da bir lokma üzüldüler mi?" diyordu.

Ferhat Gedik'in eşi Cemile Hanım, iki yetimi: kızı Kayra ve oğlu Alp Koray ile dimdik ayakta…

Diyarbakır’da aileler evlat nöbetinde…

Milyonlarca masum katledildi, milyonlarca mülteci can çekişiyor.

Bir yanda gözyaşı dökenler diğer yandakatilleri fonlayanlar ve onlara“şeref madalyası ” takanlar…