II. Yeditepe Bienali: Çerçevelerden Bir Çerçeve (2)
Dr. Erkan Çav
Mekânlar, aksaklıklar ve öneriler
• I. Yeditepe Bienali’ni değerlendirdiğimizde “İlk
olması sebebiyle bir ölçüde hoş görülebilecek bu bienaldeki olumsuzlukların,
aksaklıkların ve profesyonel dışı uygulamaların bundan sonraki Yeditepe Bienali’nde
yaşanmamasını diliyorum” demiştik. Elbette ki mükemmellik insan eliyle
olmayacaktır. Ancak yapabildiğimizin en iyisini yapmak, giderilebilecek aksaklıkları
azaltmak, mümkün olanın en iyisine ulaşmak için çabalamak, bizlerin elindedir.
II. Yeditepe Bienali’nde gördüğümüz olumlu-olumsuz durumları ve koşulları, daha
iyiye ulaşmak için değerlendiriyoruz.
Süleymaniye Camii İmareti
Darüzziyafe
7 Ocak-7 Şubat 2022 tarihleri arasında açık kalan,
ziyaret edemediğimiz, ancak ilgili metinlerden, haberlerden ve paylaşımlardan
izlediğimiz serginin başarılı bir uygulama olduğu görülüyor. Darüzziyafe’de
geleneksel tarzı aktaran ve yansıtan 250 eser sergilenmiştir. Eserlerin mekânın
ruhuyla bütünleşik sergilendiğini söylemek mümkün. Hat, tezhib, ebru, minyatür
ile geleneksel-modern çeşitli çizimlerden oluşan eserlerin bilgilerine ve fotoğraflarına
Sergi Kataloğu’ndan ulaşılabilir. Katalog, bu açıdan oldukça değerli bir kaynak
olmuştur.
Süleymaniye Külliyesi İmareti Darüzziyafe sergisinde, önceki
bienaldeki benzeri eserlerin sergileme mekânında gözlemlenen güvenlik açıklarının
giderildiği ve eserlerin zarar görmemesi için korunaklı sunulmaları meselesinin
daha iyi çözüldüğü gözlemleniyor. Bu hassas eserlerin sergileme esnasında zarar
görmediği, sunumlarının yüksek bir görünürlükle sağlandığı ve güvenlik açısından
herhangi bir sorunun yaşanmadığı bir seviyede olması, Yeditepe Bienali’nin
gelecek dönemleri için önemli bir tecrübedir.
Bazı değerlendirme
ve öneriler
I. Yeditepe Bienali’ni değerlendirdiğimizde “İlk olması
sebebiyle bir ölçüde hoş görülebilecek bu bienaldeki olumsuzlukların, aksaklıkların
ve profesyonel dışı uygulamaların bundan sonraki Yeditepe Bienali’nde yaşanmamasını
diliyorum” demiştik (Çav, Yeditepe Bienali II: Eleştiriler ve Öneriler, Milat,
19 Mayıs 2018). Elbette ki mükemmellik insan eliyle olmayacaktır. Ancak
yapabildiğimizin en iyisini yapmak, giderilebilecek aksaklıkları azaltmak, mümkün
olanın en iyisine ulaşmak için çabalamak, bizlerin elindedir. II. Yeditepe
Bienali’nde gördüğümüz olumlu-olumsuz durumları ve koşulları, daha iyiye ulaşmak
için değerlendiriyoruz.
Yönetim Aksaklıkları
Bienal genelinde bazı yönetim aksaklıkları göze çarpıyor.
Bienal kapanış saati 18.00 olmasına rağmen 17.45’ten itibaren bir kapanma telaşı
yaşanıyor, ziyaretçilere çıkmaları için baskı başlıyor. Elbette saate uyulmalı,
ancak resmi açıklamada kapanma saati 18.00 deniliyorsa buna uymak esas olmalıdır.
Bu karışıklığın görevlilerin mesai saati uygulaması ile bağlantılı olduğu görülüyor.
Bu tarz problemlerin yaşanmaması için İdari-Güvenlik yönetimi ile bienalin
Sanat Yönetimi aralarında uyumlu olmalıdır. Kapanış saati 18.00 olarak ilan
edildiyse 5-10 dakikanın hesabı yapılmadan, ziyaretçilerin, belki de büyük
zorluklarla geldikleri sergileri son dakikaya kadar gezmelerinde ve sanat
zevkini yaşamalarında esnek olunmalıdır. Yeditepe Bienali Yönetim Kurulu, Güvenlik
Birimi, Ücretli Görevliler ve Gönüllüler arasındaki eşgüdüm, uyum, iletişim ve
ilişkilerin; bienalin
akışı bağlamında açıklanan program detaylarını
uygulayan, toplumun her kesimine açık olan bu tür etkinliklerde hizmet etmenin
esnekliklerini taşıyan ve sorunlar ortaya çıkmadan veya sorunlar yaşansa da
bunları çözebilecek beceriye sahip olması gerekir.
Bilgilendirme ve İşaretleme
Eksikleri
Mekânların içinde ve mekânlara erişim bağlamında işaretlendirme,
bilgilendirme ve yönlendirmede bazı eksiklikler gözlemlendi.
Mahzen’in karanlık ortamı bizatihi tabelaların ve işaretlemelerin
görünmemesine yol açıyor. Mekândan gelen bu temel özellik, kabul edilebilir.
Bununla birlikte su birikintilerinin bulunduğu bölümlere geçmeyi engelleyen
tellerin karanlıkta fark edilmesi çok zor. Bunların, ortama uygun olarak yaklaştıkça
dikkati çeken fosforlu uygulamalarla desteklenmesi mümkündür. Aynı uygulama
tabelalar için de düşünülebilir. Yönlendirici tabelaların yeterliliği konusunda
çeşitli eksiklikler var. Bu durum, sürekli sergi görevlilerine soru sormakla çözülüyor,
bunun da getirdiği sergileme mekânının gürültülü olması hâli yaşanabiliyor.
Yedikule Hisarı sergileme alanındaki temel eksiklik
ziyaretin belirli saatlerde ve rehberler eşliğinde turla yapıldığını açıklayan
bir tabelanın, yazılı açıklamanın olmaması ile tur başlayana kadar gelen
sanatseverlerin toplanacağı alanın şeritlerle veya başka bir şekilde açıklamalar
ve işaretler ile ayrılmamış olmasıdır. Bu durumda tur saatlerini beklemeyen bazı
kişiler fırsatını bularak sergileme alanlarına tek başına geçebiliyor. Yedikule
Hisarı için yol boyunca hiçbir yönlendirme işareti ve tabela bulunmuyor.
Marmaray ile giden birisinin Hisar’ın girişini bulması için çevredekilere
sormaktan başka seçeneği bulunmuyor.
Küp Sanat Galeri, 10 ay önce açılan Fatih Merkez Kütüphanesi
içinde yer alıyor. Kütüphane kapısında “Küp Sanat Galerisi” şeklinde hiçbir
ibare ve bilgilendirme bulunmuyor. Dolayısıyla birilerine sormadan burayı görmeniz
ve bulmanız için hiçbir işaretleme, tabela ve yönlendirme yok. Belediye görevlilerine
sorduğunuzda ise onlar size Belediye binasının arka tarafında yer alan Fatih Kültür
Sanat Merkezi’ne yönlendiriyor.
Burada şunu vurgulamalıyız: Sergi mekânlarını herkesin
bildiğini varsayan bir yaklaşımdan vazgeçilmelidir ve aynı zamanda herkesin
telefon uygulamaları ile sergi mekânlarını bulduğunu varsaymak yanlışından da.
Bienal hazırlıkları yapılırken seçilen sergileme mekânları için “hayatında ilk
kez bu mekânları ziyaret edecekmiş” gibi gelen/gelecek yerli ve yabancı
sanatseverlere uygun olarak işaretleme, bilgilendirme ve yönlendirme yapılmalıdır.
Sergilere çevredeki kişilere soru sorarak ulaşmaya sebep olmayacak bir
bilgilendirme sistemi şarttır. Yeterli işaretleme, bilgilendirme ve yönlendirme
yapılmaması, ziyaretçilerin zaman kaybı yaşamasına, ziyaretlerin sistemsiz
olmasına ve sanat zevkinin azalmasına yol açıyor. Bunun, gelecek bienallerde çözüleceğini
umuyoruz.
Cam Küp Galeri
Fatih Belediyesi Hizmet Binası içinde yer alan “Cam Küp
Galeri” bienalin farklı bir yüzü olmuştur. Geçmiş ve Şimdi: Modern bir sanat
galerisinin gelenekle buluşması ya da geleneğin moderne “Muhabbet” ile “Yeni Akış”
içinde sızması. “Ey İman Edenler!” lafzı ile başlayan 14 Kur’an’ı Kerim
ayetinin hat eseri olarak sergilenmesine dayanan, Türkiye’nin önde gelen
hattatlarının özgün eserlerinden oluşan bu “yüksek nitelikli” sergi, 10x10
metrelik bir alanda gerçekleşti. III. Yeditepe Bienali’nde, bu gibi görece küçük
mekânlardaki uygulamaların sayısı artırılırsa daha geniş toplum kesimlerine ulaşmak
mümkün olacak, bu sanat hareketine yatay düzlemde bir genişleme sağlanacaktır.
İsim-soyisim ve
telefon karşılığında ancak sergiyi gezebilme imkânı verilmesi
Kamuya açık, herhangi bir özel sebebi olmaksızın
bienal gibi toplumun tümünün ziyaret edebildiği etkinliklerde isim-soyisim ve
telefon istenmesi uygulamasının yerinde olmadığını, böyle bir talep olacaksa
bunun gönüllülük esasına bağlı olması gerektiğini belirtmek gerekir. “İsminizi-soyisminizi
ve telefon numaranızı vermezseniz sergiyi gezemezsiniz” şeklinde bir cümleyi,
Cumhurbaşkanlığı himayesinde olan, tüm topluma açık, her vatandaşın, cumhurun
katılabildiği bir sanat etkinliğinde dayatmak “yersiz” olmuştur.
Bugüne kadar katıldığımız -I. Yeditepe Bienali dahil-
hiçbir ulusal ve uluslararası kamuya açık sergi, gösteri veya bienal etkinliğinde
bu türlü bir “zorlama” ile karşılaşmadık. Bunun II. Yeditepe Bienali’nde yaşanması,
bizatihi sergisinde “No Name”, yani “Anonim” sanatçı olan bir sanat hareketine,
asla yakışmamıştır. Bu uygulamanın, bienalin ruhuna kesinlikle aykırı olduğunu
düşünüyoruz. Bu uygulamaya mutlaka son verilmeli, sanatseverlerin sanatla buluşmasına
bu türlü “zorlamalar” ile engel olunmamalıdır. Eğer bu yönde bir talep illa ki
olacak ise, ya gönüllülük esasına göre talep edilir ya da Görüşler Defteri
konularak ziyaretçilerin duygu ve düşüncelerini yine gönüllü olarak aktarması
sağlanır.
“Zorla bilgi talebi”, “Özel Verilerin Korunması Kanunu”
ile de uyumlu değildir. Özel veriler, hukuki temeli olmadığı sürece ancak gönüllülük
esasına göre talep edilebilir, asla zorlama yapılamaz. “Bienal sergilerini
gezmek için özel verilerinizi vermek zorundasınız” şeklinde bir yaklaşım
olacaksa bunun bienal metinlerinde, ilanlarında ve davetiyelerinde belirtilmesi
ve bunun kanuni bir temele dayandırılması zorunludur. Bu bilgiler kişilere
yeniden ulaşmak için isteniyorsa bunun tamamen gönüllü olması gerekir, yok eğer
güvenlik sebebiyle isteniyorsa hukuki temel hazırlanır, yasal prosedür kanuna
bağlanır, kimlik gösterimi veya isim-soyisim, TC ve telefon numarası vs. ne
isteniyorsa “ön-şart” olarak resmi bilgilendirmelerde açık biçimde belirtilir,
vatandaşlar uyarılarak uygulamanın kanuna uygun olması sağlanır. Ama buna dair
hiçbir metinde açıklama yok iken sergi girişlerinde “zorlama” ile bu verilerin
istenmesi uygun olmamıştır. Bu konunun III. Yeditepe Bi- enali’nde çözülmesini umuyoruz.
YARIN: Yeditepe Bienali'ne Türkiye'nin
ve dünyanın ihtiyacı var