Gezmek ve görmek lazım
Bu sütunlarda genelde sizleri üzecek, endişeye sevk edecek konuları ele alıyoruz. İstiyoruz ki Türkiye'de ve bölgemizde olup bitenlerden bildiklerimizi aktaralım. Ülkemizde olup biten olayların perde arkalarında ki gerçekler saklı kalmasın. Dünyada ve ülkemizde olaylar öyle hızlı gelişiyor, öyle hızlı değişiyor ki takip etme imkanı zorlaşıyor. Baş döndüren gelişmeler içinde gerçekleri tespit etmek ve görmek bazen imkansız oluyor. O nedenle bazen olayların ortasından kaçıp bir kenara çekilmek veya bir tepeye çıkıp başka gözlerle seyretmek gerekiyor. Çünkü insan yaşanan olayların içinde ruh halini de kaptırıp gidiyor.
Geçen hafta sonu iki ayrı program için yollardaydım. Önce Pazar sabahı ezanlarla birlikte İstanbul'da ki program için düştük yollara. Beykoz'da Hıdiv Kasr-'ın da 'Yeni Anayasal Dönemde Türk Siyasi Hayatı' adıyla MUHSİYAD ve Alperen Ocakları Derneği'nin düzenlediği çalıştaya katılmak için Bilkent Üniversitesi'nden Şükrü Öztürk ile birlikte çıktık yola. Çalıştayda bizlerle birlikte, Rubil Gökdemir, Ömer Umur, Ferruh Özdemir, Tuncay Önder, Kemal Görmez hocalarda hazır bulundu. Hıdiv Kasr-ı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin işletmesinde ve İstanbulluların büyük rağbet gösterdiği bir mekan. Gerçekten kendinizi farklı bir mekanda görüyorsunuz. Çalıştay da 16 Nisan'la birlikte kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin işlerliğinin daha sağlam temellere oturması için nelerin yapılması gerektiği üzerine önemli bir çalışma oldu. Özellikle Doç. Dr. Ayşe Kavuncu, Şükür Öztürk, Ferruh Özdemir'in sunumları dikkate değerdi. Tuncay Önder ve Kemal Görmez hocalarımızın çizdikleri çerçeve ufuk açıcıydı. Prof Dr. Orhan Kavuncu hocamız ve tertip heyetinin Meclis'te uyum yasaları çerçevesinde görüşülmekte olan İç Tüzük ile dönem başı ele alınacak yasa değişikliklerine ciddi bir katkısı olacak öneriler sunulan tebliğler doğrultusunda Meclis Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'na iletilecektir.
MUHSİYAD'ın önderliğinde gerçekleştirilen bu çalıştayın benzerlerin en kısa zaman içinde bütün STK ve strateji merkezleri tarafından düzenlenmesi gerekmektedir. Cumhurbaşkanlığı Sisteminin bu milletin iradesinin tam yansıması ve Türkiye'yi 2023 sonrasına hazırlaması için bu çalışmalara acil herkesimin katkılarını sunması lazım. Yoksa 'Kervan yolda düzülür' alışkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Sistemini oturtamayız. Bu sistemde yarım bırakılacak deliklerden pusuda bekleyen şer güçlere fırsatlar doğururuz. Öncelikle Cumhurbaşkanlığı Sistemine uygun çok acil sıfırdan Anayasa yapımı için kolların sıvanması gerekmektedir. Kısa sürede bu gerçekleşmediği takdirde bir dönem 12 Eylül yönetiminin istediği Latin Amerika tipi Başkanlık Sistemi kaçınılmaz olur ve darbelere açık kapı aralanır.
İstanbul'daki çalıştayın ardından yolumuz bu sefer memlekete Balıkesir'e yöneldi. Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti'nin 24 Temmuz Basın Bayramı ve Gazeteciler Günü dolayısıyla tertiplediği programa konuk olarak davetliydik. İstanbul ve Ankara'dan 15 Temmuz'u yaşayan gazeteci arkadaşların katılacağı programın yükünü Başkan Ramazan Demir 'Modoratörlüğü'de sen yapar mısın?" telefonu ile yüklendik. Programın konukları o gece köprüde sabaha kadar bulunan FOX TV muhabiri Gülşah İnce Birsen, darbecilere kamerasını vermeyen CNN Türk Kameramanı Ahmet Akpolat, ATV-A Haber Ankara Haber Koordinatörü Fatih Atik, Habertürk TV Editörü ve Haber Kameramanları Derneği Genel Başkan Yardımcısı aynı zamanda o geceyi yaşayan 101 gazetecinin yaşadıklarını toplayarak kitaplaştıran Ümit Yalman'dı. Konukların anlatımları ile adeta o gece tekrar yaşandı. Gülşah İnce Birsen'in olay duyulur duyulmaz kızlarını bırakacak yer bulamayınca eşiyle birlikte göndermesi ve yaşadıkları dram ve duygu yüklü saatler. Karesi AVM Konferans Salonu'nun dolduran Balıkesirli hemşerilerimiz programı sonuna kadar takip etti. Programın başından sonuna kadar takip eden Altıeylül Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Birol Şahin, Karesi Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Hocaoğlu bizleri yalnız bırakmadı. 101 Gazetecinin o geceyi anlattıkları 'Kalkışma' kitabını dört gazeteci arkadaş birlikte imzalamaları ayrı bir ilgi odağı oldu.
15 Temmuz Darbe Kalkışması ve milletin destansı engellemesi hiçbir şekilde unutulmamalıdır. Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti'nin bu programı o nedenle ayrı bir öneme sahiptir. 15 Temmuz bir dramdır. Bu ülkenin çocuklarına kurulmuş bir tuzak ve bu tuzağı darmadağın eden bir millet vardır. Bir daha gelecekte bu kalkışmaya yeltenecek olanlara verilen bir ders vardır. Bu ders çok ağırdır. Daha dersin fasılları devam ediyor.
Aslında yazıma konu 'Seyyid Şeyh Osman Afif Sivrihisari' olacaktı. 28 yıldır yanından gelip geçtiğim, ancak son yıllarda uğrayabildiğim, her uğradığımda da farklı özelliklerine vakıf olduğum, Şeyh Şamil'in arkadaşı Sivrihisar'ın manevi önderlerinden. Onunla ilgili elime geçen broşüründeki bilgiler unutulup gitmemesi gereken olduğunu gösteriyor. Yolunuz Eskişehir-Ankara arasına düşerse Mahmudiye yol ayrımından 10 km sonra sağda Doğanca Köyü'ne fırsat bulursanız uğrayı verin.
Cuma'nın hayrı üzerinize olsunu2026