Dolar (USD)
35.02
Euro (EUR)
36.79
Gram Altın
2981.59
BIST 100
9983.22
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
18 Aralık 2024

Gazze'de sokaklar ceset dolu

Önceki gün, çok sevdiği torunu Rim’in cansız bedenine bakıp ağlayan nur yüzlü dedesinin de şehid olduğu haberini aldık. Artık ağlamaktan göz pınarlarımız kurudu. İsrail’e olan kinimizden kalbimiz taş oldu. Siyonist köpekler Gazze’de soykırım yapmaya devam ederken Suriye’de ise katil Netanyahu’nun vahşette ikiz kardeşi Esed’in devrilmesinin sevinci yaşanıyor. Tüm katliamlara, kayıplara, acılara rağmen, buruk bir gülümsemeyle yıllardır ayrı oldukları vatanlarına geri dönen Suriyelilerin mutluluğunu ekranlardan izliyoruz. Sednaya Hapishanesi’nde yaşanan insanlık suçlarının katbekatını Filistin’de 1948’den beri yaşatan İsrail, eceli gelen köpek misali ülkelere bombalar yağdırıyor, Gazze ve Lübnan’ın ardından şimdi de Suriye’ye de saldırıyor.

İsrail bir devlet değildir; bir terör örgütüdür, aksini iddia eden de teröristtir. Çünkü çocuk öldüren bir terör örgütünü yine ancak bir başka terörist savunur. 1948’de Türkiye’ye İsrail’i ilk tanıyan Müslüman ülke utancını yaşatan CHP’nin bu rezaletinden geri dönülüp İsrail’i ülke olarak tanımaktan vazgeçen ilk ülke olmayı ne kadar da isterdim… Yanı başımıza kadar sokulan İsrail’in Suriye’de bombalayıp işgal ettiği topraklara gömülmesini arzu eden milyonlarca insan var.

Peki İsrail’e ne zaman dur denecek? Maddi anlamda tüm gücü elinde bulundurduğu için siyonizmin kulu olmuş ABD ve Avrupa’dan bir şey beklemiyorum. Fakat siyonistten daha siyonist Arap liderler hiç değilse gölge etmeselerdi! Yardım etmedikleri gibi İsrail’in tarafında durmayı, İİT’de uyuklamayı tercih ettiler. Tek başına Türkiye’nin ve İsrail’e direnmeye çalışan bir iki ülkenin mücadelesi terör örgütü İsrail’i durdurmaya yetmiyor. Peki ama daha ne kadar izleyeceğiz bu Siyonist canavarı? Bizim ülkelerimizi de bombaladığı vakit mi uyanacağız? Gazze’yi hala SADECE VE SADECE İZLEDİĞİMİZ İÇİN biz de insanlığımızı kaybettik!

Bir seneyi aşkındır haykırıyoruz, feryat ediyoruz, kendimizi avutmaya çalışmaktan başka hiçbir işe yaramıyor. Gazze tek başına diye sitem ediyorduk ama artık tek başına değil, çünkü koca bir Gazze şehid oldu, cenazesini bile kaldıran yok. Gazzeli kardeşlerimizin cesetleri sokaklarda yerlerde yatıyor. Uzmanlar bu durumdan dolayı çevre felaketi uyarısında bulundu. Yazarken bile kelimelerin ağırlığından yoruluyorum. Peki ya o manzaralarla yaşamaya çalışan (ne yazık ki ölmek için sırasını bekleyen) çocukların, gençlerin durumu ne olacak? Allah yardımcıları olsun diye dua etmekten başka elimizden bir şey gelmiyor…