Dolar (USD)
35.24
Euro (EUR)
36.79
Gram Altın
2965.70
BIST 100
9626.56
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
16 Mart 2020

Zalimlere bir virüs yeter

Korona virüsü, dünya gündemini alt üst etti. Savaşdan ticarete, ibadetten turizme her şeyimizi korona belirler hale geldi. Virüs bu derece gündemimizi sarsmasaydı 16 Mart 1920 İstanbul’un İngilizler tarafından işgalini veya 18 Mart Çanakkale zaferini yadedecektik. 14 Mart Tıp bayramında bile Koronavirüsü konuştuk.

Kendini dünyaya hükümdar zannedenlerin akıbeti ibret olarak anlatılır durur. Kendisini tanrı zannedecek kadar gücüne, kuvvetine ve saltanatına güvenen Nemrudun bir sivri sinek tarafından helak edilmesi hikayeleriyle büyüdük. Son yüzyılda Nemrutların İbrahimleri yakma istekleri fitne ateşine her zaman harladı durdu.

Dünya ticaret devlerinin önünü keserek adeta dünyayı tersine döndüren bu yeni dalganın da ABD menşeli laboratuvar ürünü olduğu iddia ediliyor. Kuzey Amerika Radyoloji Derneği (RSNA) 44 yaşında corona virüsten ölen bir erkek vakanın akciğer röntgen fotoğraflarını yayınladı. Çin, Virüs’ün ABD’liler tarafından ülkesine taşındığını iddia ediyor.

Virüs, Çin’den sonra en çok İran’ı etkiledi. İran’dan sonra İtalya gündemimize geldi. AB’nin varlığını tartışmak çok uzun sürmedi. Avrupa’nın temelini oluşturan Schengen anlaşması kendiliğinden yok oluverdi. Artık devletler sınırlarını daha sıkı korumaya başladılar.

Virüs, dünya düzenini tersine çevirdi demiştik, bunun en bariz örneğini Gazzeliler verdiler. Yıllardır İsrail ve Mısır ambargosu ile inleyen Filistinliler, kapılarını İsrail ve Mısır’lılara kapattılar.

Virüs sadece ticaretimizi değil dini alışkanlıklarımızı da tartışmaya açtı. Papa, artık ayinlerini sanal ortamda yapmaya başladı. Kabe tavafa kapatıldı. Mescid-i Aksa Külliyesi’ndeki mescitlerin tamamı ibadete kapatılarak ibadetler açık alanda yapılmaya başladı. Lübnan, Kuveyt, İran’da Cuma namazları yasaklandı. Almanya’da İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG)’nin camilerinde 3 Nisan 2020 tarihine kadar Cuma namazları ve eğitim faaliyetlerine ara verildi.

Virüsün hızla dünyaya yayılmasıyla insanlık istemeye istemeye olsa da islami kavramlarla tanıştı. Avrupa ve Amerika Alafranga tuvalet yerine Alaturka tuvalete geçmek için yarıştı. Taharetin nasıl yapılacağı konusunda televizyon programları yapıldı. El yıkamayı, ağız ve buruna gargara yapmayı yani kısaca abdestin değerini insanlar öğrendiler. Gallup İnternational’ın 63 ülkenin hijyen haritası dolaştı sosyal medyada. El yıkama alışkanlığında Suudi Arabistan yüzde 97 ile birinci sırada yer alırken Türkiye 6. Sırada yer aldı. 3 milyar insanın ise evlerinde ellerini yıkayacak tesisatın olmadığı ortaya çıktı. Avrupalılar ise böyle bir şeye ihtiyaç duymuyorlar zaten. Adına abdest demeseler bile İslamda temizliğin ne demek olduğunu anladılar. Şeklen de olsa taharet, gusül ve abdesti koronavirüs korkusuyla uygulayan insanlığın tek eksiği kelime-i şehadet getirerek, dünyanın tek hakiminin Allah olduğunu, Allahtan başka tanrı olmadığını ikrar etmesi kaldı.

Biz ilim ve bilimle dünyaya yön verdik diyenlerin bir virüs karşısında ne kadar aciz olduklarını öğrendik. Bu arada kendilerini batı medeniyetinin ataları sayan Yunanlıların Göçmenlere karşı, en hafif ifadeyle vahşete varan uygulamalarının bunların medeniyetlerinin insanlığa acıdan başka bir şey getirmeyeceğini gördük. Türkiye’nin mültecilere yıllarca harcadığı paranın en az 50 katını İtalya birkaç haftalık virüs saldırısında kaybediverdi.

Kısacası bir virüs zalimleri dize getirmeye, İslamın hakikatlerini insanlığa hatırlatmaya yetti. Vesselam….