Dolar (USD)
32.54
Euro (EUR)
34.86
Gram Altın
2435.89
BIST 100
9716.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


​Yüzyılın seçimi

Seçim için artık son hafta.

Pazar günü yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi için artık son sözü cumhur söyleyecek.

Seçimde birçok konu göz önünde bulundurulacak.

En önemli iki gündem maddesi var. Birincisi güvenlik ikincisi ise ekonomi…

Türkiye’nin sınırlarının hemen ötesinde DAEŞ terör örgütüyle mücadele bahanesiyle desteklenen PKK/PYD terör örgütüne devlet kurma çabası varken güvenlik en önemli gündem maddesi haline geldi. Türkiye’nin yaklaşık 40 yıldır mücadele ettiği ve artık yurt içinde ve sınırın diğer tarafında Türkiye’ye saldıramaz hale getirilen terör örgütü PKK, göz boyayarak yeniden hayat bulma çabasında.

SİHA’lar sayesinde terör örgütü PKK/PYD ve DAEŞ terör örgütleri sınırlarımızdan içeri giremez hâle getirilmişken, yurt içinde HDP aracılığıyla PKK’ya katılımların giderek azaltıldığı bir dönemde son çare olarak Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu aracılığıyla yeniden toparlanmayı umuyorlar.

Anket sonuçlarına bakıldığında yedili masadan beş partinin (İYİP, GP, DEVAP, DP, SP) alacakları oy toplamı HDP’nin oy oranına ulaşamıyor. Böyle bir durumda Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda HDP olmadan meclisten yasa geçiremeyeceği de ortada. Bunun yanında yurtiçinde ve yurt dışında terörle mücadelenin sona erdirileceği aksi hâlde HDP’nin desteğini alamayacağı da açık bir şekilde görülüyor. Bu bağlamda Kılıçdaroğlu’nun HDP’nin her dediğini yapmak gibi bir yükümlülüğü olacak ve HDP/YSP’nin bakanlık almasına gerek dahi olmayacağı da açık bir şekilde anlaşılıyor.

Ekonomi modeline bakıldığında ise enflasyonla mücadele adı altında faiz artırımı gerektiğini savunan Millet İttifakı %43,8 olan enflasyon oranı göz önüne alındığında faiz oranını %50 seviyesine getirmeyi vadetmektedir. Bu doğrultuda düşünüldüğü zaman borçlanmanın maliyeti artacağı için yatırımlar azalacak ve işsizlik artmaya başlayacak.

İşsizlik sadece genç nüfusun iş gücüne katılımından dolayı artmayacak. Aynı zamanda artan faiz oranı sebebiyle sıcak para girişi artacağı için TL değer kazanacak, ihracat artışı duracak ve azalmaya başlayacak. Azalan ihracat sebebiyle fabrikalar da üretimlerini azaltmaya başlayacak ve azalan üretim sebebiyle işçi çıkarmaya başlayacaklar. Çünkü o kadar işçiye ihtiyaçları olmayacak. Bu durum işsizliğin daha hızlı bir şekilde artmasına sebep olacak.

Bu politikanın tersi olarak Cumhur İttifakı’nın uyguladığı yatırım, üretim, istihdam, ihracat politikası üretimin ve yatırımların artmasını sağlarken iş gücüne katılımın artmasına rağmen işsizliğin azalmasını sağladığı verilerde görülmektedir. Savunma sanayi başta olmak üzere yüksek teknolojili üretimlerle Türkiye’nin kazancı giderek artmakta, nitelikli istihdam alanları oluşmakta ve gelir artışı şirketlerden artık vatandaşlara doğru kayma eğilimine girmektedir.

Piyasada resmi asgari ücret dışında uygulanan fiili asgari ücret seviyesi her geçen gün artıyor. Aksi hâlde işçi bulmak oldukça zorlaşıyor. Diğer taraftan ise enflasyonun düşerek fiyat artış hızının giderek yavaşladığı görülüyor. Ancak gıda enflasyonu ile seçimlerden sonra daha etkin bir mücadele başlatılması gerektiği de ortada…

Deprem sebebiyle yavaşlayan sanayi üretimi ve ihracat deprem sonrasında toparlanma eğilimine girdi. Kapasite kullanım oranlarından ilk sinyaller alınmaya başladı. Deprem bölgesinde yaralar sarılmaya başladıkça bölgede istihdam artışı yaşanmaya başlayacaktır.

Deprem demişken memleketim Hatay’a gittiğimde gördüğüm manzara gerçekten bölgenin ne kadar çok desteğe ihtiyaç olduğu yönünde…

Diğer taraftan İstanbul’dan Hatay’a gidene kadar yolda onlarca hatta yüzlerce tırın bölgeye konteyner taşıdığını görülüyor. Bölgede devlet var gücüyle çalışmaya, depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Depremzedeler onar bin TL’lik deprem yardımı paralarını, taşınma paralarını, kira yardımlarını alıyorlar.

Devlet, Antakya başta olmak üzere enkaz kaldırma çalışmalarını ve yeniden imar çalışmalarını sürdürüyor. Bırakın yeniden imar etmeyi enkaz kaldırma çalışmalarının bile oldukça masraflı bir iş olduğunun farkında olmak lazım. Yüzlerce kepçe, kamyon çalışıyor bölgede.

Yeniden imar sürecinin de hızla devam ettiği bölgede Cumhur ittifakının yoğun bir hizmet ağını görüyoruz. Bölge halkı “yaparsa Cumhur ittifakı yapar” diye düşünüyor. Bu nedenle pazar günü yapılacak seçimde sosyal medya algısı dışında bir sonuçla karşılaşılırsa şaşırmamak gerekir.