Yüzsüzlüğün seremonisi
14 Mayıs’taki sonuçtan belliydi aslında. 2. tur sadece malumun ilamı oldu. Yıllarca bir tek başarıya imza atamayan, CHP’yi terör örgütleri ve Türkiye karşıtlarının partisi yapan, bunlar yetmezmiş gibi mezhepçilik güden gaf şampiyonu bir siyasetçi, 21 yıldır halkın büyük teveccühüyle iktidarı elinde tutan bir lideri elbette yenemezdi. Masaya oturttuğu particikler, Kılıçdaroğlu’nun basiretsizliğinden yararlanarak hak etmediği vekil koltuklarını kapıp Meclis’e girdiler. Her seçim olduğu gibi bu seçimde de tepeden tırnağa kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu oldu.
Kaybetmeye alışkın olan CHP’nin peşine HDP/Yeşil Sol Parti de katıldı. Gittikçe küstahlaşan, ağızlarını her açtıklarında Öcalan’ın özgür kalacağını üstüne basa basa ifade eden PKK’nın sözcüleri de halkın öfkesinden nasibini aldı. Düşük oy oranlarının sebebini çeşitli gerekçelere bağlayıp işin içinden sıyrılmaya çalıştılar. HDP ve CHP yandaşı bazı gazeteciler ise oy oranlarından dem vurarak ‘Erdoğan da kazanamadı’ şeklinde paylaşımlar yapıp kendilerine güldürdüler.
Şimdi hem muhalif partilerin hem de onları destekleyen kim varsa hepsinin dili tutuldu, soluğu kesildi. Lakin ‘Erdoğan kazanırsa ülkeyi terk ederim’ diyen yüzsüz şarkıcı ve oyunculardan ses yok. Hatta yeni konserlerinin, film, dizi ve tiyatrolarının afişlerini paylaşmakla meşguller. Gelelim kutlamalara… 28 Mayıs akşamı ve 29 Mayıs’ın ilk saatlerine kadar milyonlarca seçmen sokakları, caddeleri doldurdu, inanılmaz bir coşku yaşadı. Yeri geldi dualar edildi, yeri geldi taşkınlık yapmadan dans edildi, marşlar, şarkılar söylendi.
O gece biz de sokaklardaydık fakat çok çirkin bir saldırıya uğradık. Araçta camlarımız açık bir şekilde Uğur Işılak’ın ‘Dombra’ marşını dinleyerek giderken aracımızın içine yumurta atıldı. Arabadan indik, kaldırımda bu büyük zaferi kutlayanların da üzerine bir binanın üçüncü katından yumurta atıldığını gördük. Herkes tepki gösteriyor ve bağırıyordu. Kuzenimin üstü başı yumurta içindeydi. Saldırganlar ışıkları kapatarak içeri kaçmışlardı. Öfke içerisinde yumurtaya bulanmış araca binip yola devam ettik. Yol tıkalı olduğu için yan yoldan yeniden aynı caddeye döndük. Başkalarının da başına yumurta atılmıştı ve insanlar bağırıyordu. Daha fazla dayanamayıp araçtan indik. Yoldan geçen polisi durdurup olanları anlattık. Herkes şikâyetçiydi, kaldırımlarda, araçların üzerinde yumurta savaşı yapılmış gibiydi. Karşı penceredeki abi yarım saattir saldırganları izlediğini, iki kişinin tencere içindeki yumurtaları gelene geçene fırlattığını söyleyip yanımıza geldi. Gerekli işlemler yapılıp, izinler alındıktan sonra memur beyler saldırgan iki şahsı alarak karakola götürdü. Biz de şikâyetçiler olarak eşlik ettik. Üç saatimiz ifadeler ve tutanaklarla geçti. 55-60 yaşlarında bir adamla 2003 doğumlu oğlu son derece alkollü şekilde insanları yumurta atarak taciz etmişti. Bir sürü insanın sinirlerini bozup zamanımızı heba ettiler. Karakoldan çıktığımızda gece yarısıydı. Tipik faşist CHP zihniyeti bir kere daha o iğrenç yüzünü göstermişti.
Cumhur İttifakı’na oy verdiği için depremzedelere dahi beddua eden bu saldırgan, bu diktatör zihniyet çok şükür ki kazanamadı. Türk halkı Türkiye’nin Yeni Yüzyılı’na Recep Tayyip Erdoğan’la devam dedi. Hayırlı uğurlu olsun.
