Yunanistan-Mısır Anlaşması Geçersizdir
Son zamanlarda Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de ilerlemesi Yunanistan’ı ciddi bir biçimde telaşlandırdı.
Türkiye ilan etmiş olduğu NAVTEX ile deniz yetki alanlarını
bir kez daha yinelerken Yunanistan geçersiz bir NAVTEX ilanında bulunsa da
Türkiye’ninki kadar etkili olamamıştı.
Türkiye’nin NAVTEX ilanı ve Oruç Reis Sismik Araştırma
Gemisi ile inceleme yapmasının haklı olduğunu savunan uzmanlar Yunanistan
tepkisinin hukuken yanlış olduğunu öne sürüyor.
Çünkü Yunanistan bölgede kendi ülkesine ait herhangi bir
Münhasır Ekonomik Bölge ilanına sahip değildir.
Dolayısıyla Yunanistan’ın yayınlamış olduğu NAVTEX’in hukuki
dayanağı bulunmadığı herkes tarafından dile getiriliyor.
Kaybeden taraf mısır
Yunanistan Mısır Anlaşması da aynı şekilde çelişen
bir anlaşma olarak karşımıza çıkmaktadır.
Geçtiğimiz zamanlarda Türkiye ile Libya arasında imzalanan Deniz
Yetki Alanlarını Sınırlandırmasına Dair Mutabakat Türkiye’nin Doğu
Akdeniz’de çok önemli kazanımlar elde etmesini sağlarken bölgede söz hakkı
almak isteyen diğer ülkeleri de harekete geçirmişti.
Özellikle Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi bu
anlaşmadan sonra başka yollar ararken diğer ülkeler ile diplomasi trafiği
başlamıştı.
Türkiye ile Libya arasında yapılan deniz yetkileri anlaşması
ile EastMed projesinin tehlikeye girdiğini fark eden Yunanistan, son olarak
Mısır ile masaya oturdu.
Yunanistan’ı bu anlaşma ile bir şey yapma umudu sararken
Mısır da bu anlaşma ile kaybeden taraf olduğunu imzası ile yinelemiş oldu.
Uzmanlara göre Yunanistan’ın ilan etmiş olduğu NAVTEX gibi
Yunanistan’ın Mısır ile yaptığı anlaşma da aynı şekilde geçersizdir. Çünkü bu
anlaşma hem Birleşmiş Milletler hem de çevre ve komşu ülkeler nezdinde tanınan
bir anlaşma olmadığı ortaya konuluyor.
Türkiye izin vermeyecektir
Doğu Akdeniz’de ulusal menfaatlerinden geri adım atmayan Türkiye
Yunanistan’ın yaptıklarını yakından takip ediyor.
Yunanistan’ın yapmak istedikleri herkes tarafından
bilinirken Yunan tarafı kendisinden çok daha uzak bir alanda bulunan ve
Türkiye’ye yakın olan Meis adasının kıta sahanlığını iddia ederek yaklaşık 50
bin kilometrekarelik alanın planını yapmakta olduğu belirtiliyor.
Ancak Türkiye geçmişte olduğu gibi günümüzde de ulusal
menfaatlerinden ödün vermeyeceğini her defasında dile getiriyor.