Dolar (USD)
32.45
Euro (EUR)
34.72
Gram Altın
2437.48
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Kasım 2021

Yılmaz Özdil'e sormak lazım

Sözcü Gazetesi’nin ağır toplarından Yılmaz Özdil, HDPKK’ya güzellemeler düzmüş. Atatürk’ün ilkelerini dürüstlükle yürüten tek partinin şu an HDP olduğunu söylemiş. Özdil’e şunu sormak lazım Atatürk’ün hangi ilkeleri HDP ile bağdaşıyor? Mesela Atatürk bugün yaşasaydı HDPKK hakkında ne düşünürdü? Mustafa Kemal’in arkasına gizlenerek, PKK ile olan bağını inkâr etmeyen HDP’ye güzellemeler düzen bu adam, hakiki Kemalistlerin hiç mi midesini bulandırmıyor? Mesela Sözcü Gazetesi’ni koltuğunun altına sıkıştırıp kordon boyunda akşam rakısını yudumlayan Kemalistler bu durumdan hiç mi rahatsız olmuyorlar?

Bu köşeyi takip edenler çok iyi bilirler ki, kolay kolay kişilerle ilgili ya da kişileri merkeze alan yazılar yazmam. Ancak maskelerinin bir bir düşmesi üzerine içinde bazı isimlerin de geçtiği bir yazı yazmak artık farz oldu. Yılmaz Özdil denilen uyanık Atatürk tüccarının maskesinin düşmesi, HDP ile kimi sözde Kemalistler arasındaki bağın ortaya çıkması bakımından çok manidar görünüyor. Öyle ki şimdilerde sadece Özdil değil, “sanat” camiası denilen “kaypak” camianın içinden kimi isimlerin de artık HDP’yi açıktan destekleyen açıklamalarına şahit oluyoruz. Artist, şarkıcı, türkücü bozuntularının kimi beyanatları üzerinden HDP’yi sevimli göstermeye kalkan bu ahmaklar şunu iyi bilmeli ki, bu millet Güneydoğu’da masum Kürt halkına kan kusturan, çocuklarını dağa kaçıran, askere, polise kurşun sıkan, Yasin Börü gibi gencecik fidanları linç eden bu zihniyeti asla affetmeyecek ve asla baş tacı etmeyecek.

Yılmaz Özdil ismindeki sözde gazeteciye şunları sormak lazım: Mesela HDP’nin öne sürdüğü siyasi fikirlerle Mustafa Kemal’in hangi ilkeleri bağdaşıyor. Mesela bizim bildiğimiz Atatürk bunlar gibi mandacı değildi. Yine Mustafa Kemal Anadolu insanına kurşun sıkan hainlere ve emperyalistlere destek vermemişti. Mesela Özdil’e şunu da hatırlatalım. Mustafa Kemal hain ve bölücü de değildi, ülkesinin bağımsızlığına ve bölünmez bütünlüğüne sadakat göstermeyenleri de baş tacı etmemişti. Yoksa Özdil’in algısında Atatürk başka bir yere mi oturuyor? Yoksa Özdil bu defa bize Atatürk’ü bölücü yıkıcı ve emperyalizmin uşağı olmuş maymunları baş tacı ederek mi pazarlayacak? Ya da Özdil açık konuşsun mesela Atatürk yaşasaydı, Selahattin’in sırtını sıvazlar, hatta rakı masasına davet eder, “aferin evladım iyi yapıyorsun” mu derdi?

Medya ve sanat dünyasının gündemini meşgul eden kimi isimlerin bir bir maskesi düşüyor. Bu bir taraftan iyi bir şey. En azından içimizde hain kontenjanına adını yazdırma heveslisi, emperyalizme uşaklık eden, üç kuruşluk dünya menfaati için 50 tane takla atan, maymunluk eden müptezelleri tanıma fırsatımız oluyor. Bu ülkenin değerlerine, geçmişine, tarihine sırtını dönenlerin kimler olduğunu daha yakından anlama imkânına kavuşuyoruz. Mesela kimlerin Atatürkçülük maskesinin arkasına gizlenerek vatan hainleriyle gizli pazarlıklar içerisine girdiğini daha iyi anlıyoruz. HDP, CHP, Cumhuriyet Gazetesi, Sözcü, ODATV, Halk TV gibi siyasi parti ve yayın kuruluşlarının kimi müdafi ve mensuplarının sosyalizm maskesiyle gizliden gizliye nasıl da Amerikan uşaklığına hevesli birer lejyonere dönüştüğünü görüyoruz.

Bütün bu olan bitenden anlaşılan şu. Milleti ahmak yerine koymaya kalkıyorlar. Cumhuriyetin kurucusu da dahil her türlü değeri pazara çıkarmaktan, bu değerleri istismar etmekten ve bu değerler üzerinden kendilerine siyasal alan açmaktan imtina etmiyorlar. Bu sahtekârların üzerinde ittifak ettikleri ve samimi oldukları tek bir şey var: Erdoğan’ı devirmek! Ülkedeki muhalefetin tamamı tek bir şeyde samimi olarak ittifak edebiliyor: Erdoğan gitsin de ne olursa olsun. Ülke, devlet, millet umurlarında değil. Allah hiçbir ülkeye böyle aciz, böyle zavallı, böyle düşkün ve perişan bir muhalefet anlayışı vermesin.

İşte Yılmaz gibilerin de içinde bulunduğu tayfanın şu an HDP’ye güzellemeler düzmesinin tek sebebi, Erdoğan karşısında safları sıklaştırmak, dağılmak üzere olan Millet İttifakı’nı yeniden bir araya getirmek. Yakın zamanda anlaşıldı ki HDP’nin tavırlarından İyi Parti tabanı rahatsız. SP tabanı da kolay kolay HDP ile aynı karede durmak istemiyor. Geriye sadece iki seçenek kalıyor. CHP ile HDP’nin arasını iyi tutmak ve ittifakın çatırdamasını önlemek. CHP mevcut kadrolarıyla zaten buna teşne. Nerde gayrı milli, terör örgütü sevicisi peşmerge ve militan varsa CHP’de toplanmış vaziyette. Yılmaz Özdil gibilere yüklenen temel misyon, radikal sol örgütlerin yuvası haline gelmiş CHP’nin itibarını Kemalist seçmen nezdinde ayakta tutmak, halihazırda Marksist-Leninist çizgide Türkiye’yi parçalamak isteyen HDPKK’yı şirin göstererek gelecek seçimlerde ittifakın dağılmasını engellemek.

Zavallı Yılmaz ne hallere düştün!