Yılbaşı gecesinde Hz. İsa'yı (a.s.) anmalı

Hristiyanlık âlemi kendi kültür ve inançlarını dünyaya kabul ettirmek için çok büyük çaba sarf etti. Güçlü devletleri sayesinde bu sahada da hayli başarılı oldular. Birçok Müslüman ülkelerin de yılbaşı gecesini Hristiyanlara benzer bir şekilde kutlaması açıkça gösteriyor ki kültür emperyalizmi birçoğumuzun evlerine kadar girmiştir.

Mademki Hristiyanların kutladığı yılbaşı gecesini hayatımızdan çıkarmak artık mümkün değildir, buna alternatif olarak İslam’ın çağlar üstü mesajını hayata hakim kılmak gerekir. İslam dünyadaki bütün gelişmelere cevap ve alternatif üretecek kadar zengindir.

Mesela Urfa’yı misal verirsek, bu şehirde birçok Müslüman yılbaşı gecesinde Hristiyanlara benzememek için adeta kıvranıyordu. Peki bunun bir çaresi yok muydu diye düşündük ve elbette bir çaresi vardı.

Onun için 1990’lı yılların başında Urfa'nın bazı gazetelerinde Hz. İbrahim'i anmak için bir çalışma yapılmasını yazmıştım. B bu talep hüsnü kabul gördü ve Hz. İbrahim’i (a.s.) anmak üzere bir tertip heyeti kuruldu.

1990’lı yıllarını başında rahmetli Aziz Hoca ve bazı arkadaşlarla birlikte şimdiki Novada parkının yerinde bulunan kapalı spor salonunda, yılbaşı gecesinde Hz. İbrahim'i (a.s.) anmak için ilk programı yaptık. Binlerce insan o programı dinlemek için gelmişti. Bütün tribünler dolmuş yerlerde dahi oturacak yer kalmamıştı. Hatta içerde yer olmadığı için dışarı da kalanlar da hayli kalabalıktı.

Allah'a hadsiz şükürler olsun. Bu etkinlik yıllarca devam etti. Ta ki resmiyet bu etkinliğe el atıncaya kadar. Ondan sonra bu etkinlik halk tarafından itibar görmedi çünkü İslam’a aykırı bazı söylemler karışmıştı.

Günümüzde dernekler buna alternatif bir proje üretemezler. Çünkü onların çabaları zayıf kalır.

Şüphesiz ki Müslümanlar; devletini ve hilafetini kaybettikten sonra, adeta bütün dünyayı istila eden Hristiyanların kültür emperyalizmine karşı mukavemet gücü kırıldı.

Cumhuriyet döneminde ise, birçok Hristiyan adetleri ve kullandıkları takvim kabul edilmiş, hatta zoraki çıkarılan kanunlarla hayata geçirilmiştir.

Büyük bir Peygamber olan Hz. İsa’nın (a.s.) yılbaşı gecesinde dünyaya gelişini günah işlemekle, eğlenceler tertip etmekle. Kumar oynamakla karşılanması Allah’a karşı büyük bir isyan ve Hz. İsa’ya da büyük bir saygısızlıktır.

Peki ne yapalım sorusuna, malum olduğu üzere, Müslümanların inancına ve kültürüne yerleşmiş kandil geceleri vardır ve o gecelerde bütün camilerde Kur'an okuyarak dua ederek kutluyoruz, o zaman Hz. İsa (a.s) gibi büyük bir Peygamberin dünyaya gelişini yılbaşı gecesinde namaz kılarak, Kur'an okuyarak, dua ederek büyük bir coşku ile bütün camilerde hoş amedi yapabiliriz.

Bunda hiç bir sakınca yoktur. Hz. İsa (a.s.) büyük bir Peygamber olmakla beraber aynı zaman da bizim de Peygamberimizdir.

Acaba diyorum Diyanet İşleri Başkanlığı devreye girerek, Hz. İsa'nın bu aleme gelişini İslam’a göre kutlamak için ülke çapında ve hatta dünyaya işittirecek derecede böyle bir program yapsa anlamlı bir hizmet olmaz mı ve bu fırsat ayağımıza kadar gelmişken Hz. İsa (a.s) İslam’a göre anlatılması rahmeti İlahiyenin de celbine vesile olur..

Emin olun bu konuda eğer sesimizi yükseltebilirsek Kur’an da ki Meryem suresini işiten birçok Hristiyan İslam’a ilgi duyacaktır.

Böyle bir program tertip etmeyi Diyanetten talep etmek hakkımızdır.