Yerli Motor!
Dışarıya bağımlı
olduğumuz bir ürünün yerli üretiminin gerçekleştiğini duyduğumda
küçük büyük demeden seviniyor, şükrediyorum. Bağımsızlığın temeli, üretimden geçer. Temelini tarım üretimi,
katlarını sanayi ile oluşturduğunuz bir üretim modeli ülkemizi hem bağımsız hem
güçlü kılacaktır.
Son yıllarda her
alanda yerli üretim hamlesi yaşanıyor. Yerli ata tohumlarıyla
tohumculukta bağımsız hale geldik, hatta ihraç ediyoruz. Sağlık sektöründe
dünyanın süper devletleri çuvallamışken biz bütün zorluklara rağmen gayet iyi
durumdayız. Savunma sanayiinde atılan adımlarla üretilen silahların, sınırımızda
ve sınır ötesinde ve kardeş ülkelerin sınırlarında ne kadar etkili olduğunu ve
adeta savaş literatüründe değişiklik yapacak kadar göz doldurduğuna şahitlik
etmek gurur verici.
Olması gerekenin
altında ve daha iyisini devamlı talep ediyor ve edeceğiz ama geçmiş
ile kıyaslandığında kat kat iyi bir halde olduğumuzu “düşmanın” paniği ve kaygısından
bile anlayabilirsiniz.
***
Peki bu milli
üretimlere karşı çıkanlar kim ve neden karşı çıkıyorlar?
Doğal gaz
buluyorsunuz, “iklim değişikliğine sebep olur” gibi saçma bir
gerekçeyle kötüleyenler, dünya savaş literatürüne girecek hava savunma silahı İHA-SİHA
yapıyorsunuz “damadın dronları, BİM’de 500 lira” diyen müptezeller,
motor üretiyorsunuz “internette var bakıp yapılabilecek şey” diyen hain
tipler nerden türedi?
Bunlar yeni mi çıktı
sanıyorsunuz?
Bu bir zihniyet
mücadelesi ve bu zihniyet neredeyse seksen yıldır Türkiye’nin önünü
kesmekle vazifeli tipler. Bakın vazifeli diyorum. Yoksa bu ülkede yetmiş yıl
önce silah üretiliyor hatta ihraç edilebiliyordu. Fabrikasını, sahibi Nuri Paşa
ve mühendisleriyle birlikte havaya uçurdular. Uçak üretiliyordu, üretenin hayatını
zindan edip fabrikasını soba fabrikasına çevirdiler. Roket bile yapılıyordu.
Projeleriyle beraber yaktılar. Devrim arabalarına yapılan sabotajı ve üretimi
durdurmalarını duymayan kaldı mı? Bugün
yerli araba üretimine karşı çıkanlara bakın, dün o sabotajı yapanlarla aynı
karanlık yerlerden beslenen aynı amaca hizmet eden zihniyettir.
***
Önceki gün TUSAŞ Motor Sanayii AŞ'de (TEI) üretilen
ilk milli helikopter motoru TEI-TS1400'ün teslimi ve tasarım merkezinin açılış
töreni gerçekleşti. Aynı zamanda hava araçlarının her türlüsü ve deniz araçları
için kullanılabilme potansiyeli taşıyan motor üretmişiz ama bu iflah olmaz
zihniyet tepkili…
Hani bilimciydi
bunlar. Üretim yok, bilimsel çalışma yok diye yırtınıyordu. Güya
memleketin bilim yanlısı üretim isteyen kesimi bunlardı?
Bilim sopası ile
milleti dövmek isteyen, antiemperyalizm-kapitalizm masalı
okuyup üretimden bahseden, Tank Paleti
fabrikası ihalesini Katar ortaklığına verildi diye bağımsızlık diye
homurdananlar yerli milli motor üretiminden neden rahatsız oldular?
***
Bunların bilim aşkı
Batıcılık aşkıdır. Bağımsızlık edebiyatı Batının kuklası olmaktır.
Antiemperyalizm masalı da gençleri tuzağa düşürme aparatıdır. Emperyalist
AB-D ile her alanda yaşanan çatışmada emperyalizmin askeri olan zihniyet, dün
de yerli üretilmek istenen motoru engellemiş ve ülkemizin geri kalmasını sağlamışlardı.
Bakın ilk yerli
motor üretme adımını kimler başlattı ve kimler engel oldu buna. “1956 yılında,
Mehmed Zahid Kotku Efendi, sanayileşme ve kalkınma üzerine yaptığı konuşmadan
sonra cebinden çıkardığı 1000 lira ile şirketin ilk hissesini alır. Orada
bulunanları da ortak olmaya davet eder. Süreç içinde 300 ortaklı bir şirket
kurulur. Başında da rahmetli Erbakan Hoca vardır. Engellemelerle dolu zorlu bir süreç yaşanır…
Ankara’da 1961 yılında Birinci Otomotiv Sanayi Kongresi gerçekleştiriliyor. İş
adamları, bürokratlar, mühendisler ve gazetecilerin doldurduğu salonda,
Türkiye‘nin kendi otomobilini üretmesinin inancı ile heyecanlanan mühendislerin
yanı sıra, yerli otomobil fikrine karşı çıkanlar da vardır. O isimlerden birisi
de Bernar Nahum'dur
Koç Otomotiv
Grubu'nu temsilen toplantıya katılan Bernar Nahum'un yaptığı konuşma, halen hafızalarda.
Yerli otomobilin karşısında duran Bernar Nahum, otomobile karşı şeftaliyi önerdiği
konuşmasında şunları söylemişti:
“Bursa‘da şeftali üretmek
otomotiv üretmekten hem daha kolay hem daha kazançlıdır.”
Devrim arabalarının
akibeti ve aradan geçen onlarca yıl…
Bu ülkenin
ilerlemesini istemeyenlerin genelde taktıkları, ilerici, bilimci, çağdaş,
aydın, laik demokrat maskesine aldanmayın artık. Bunların taş üstüne taş
koydukları vaki değil. Bilakis yapılanı yıkmakla meşhurdurlar.
Yerli motorumuz hayırlı olsun. Rabbim her alanda yerli ve milli üretimimizi artırma gücü basireti ve iradesi versin bizlere.