Dolar (USD)
35.07
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2957.58
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
19 Eylül 2018

Yer Azalınca Laf Çoğaldı!

Yayın piyasası zor durumda. Özellikle basılı yayında dolardan dolayı ciddi bir maliyet artışı var. Bizimkiler de sayfa sayısında Ekim’e kadar tenkisat yaptılar. “Sana eskisi gibi öyle uzun uzun yer yok artık” dediler. Eğer altında başka bir çapanoğlu yoksa Ekim’e kadar kısa yazılarla idare edeceğiz. Biliyorsunuz kağıt büyük oranda dışarıdan ithal geliyor. Hökümetin bu kağıt meselesine el atması lazım. Yayınevleri, gazeteler, dergiler çok zor durumdalar. Maliyetleri ikiye katlandı. Bu gidişle kültür hayatımız bu dolar yüzünden epey darbe yiyecek. Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı’nın çağrısına kulak vermek lazım. Aksi halde yakında yazar da yayıncı da kalmayacak ortada!

***

Vakıfbank Mü(diresi)ürü

Pazartesi günü bir işlem yaptırmak için Vakıfbank Ataşehir-Örnek Mahallesi şubesine gittim. İşlem dediysem matematik işlemi değil, tabii olarak bankacılık işlemi. Numaratörü görebilmek için bir sandalyecik çektim altıma uygun bir yere oturuverdim. Meğerse oturduğum yer çok da uygun değilmiş banka müdiresine göre! Hanfendi bir hışımla içeri girdi ve güvenliğe talimat yağdırarak şöyle cümleler kullanmaya başladı: “Kaldırın bunu buradan, sen de kalk ordan, o olmaz orda, kalk kalk kalk!” Sanki sandalyeden kedi köpek kaldırıyor! Tövbe tövbe! Pardon siz kimsiniz dedim. Ben şubenin müdürüyüm dedi. Evet şubenin müdürüymüş, müdiresi değilmiş! Erkeksi bir havayla, öyle bir hışımla içeri girdi ki bizim görgüsüz erkek modülündeki müdürlerden aşağı kalır yanı olmayan bir vaziyette açtı ağzını yumdu gözünü! Biz de altta kalmadık tabi. Gerekeni söyledik. Şimdi benim merak ettiğim şu. Kamuda bir köşecikte altına bir müdür koltuğu çeken hangi hakla vatandaşı azarlayabiliyor? Banka babanın malı mı, babanın dükkanı mı? Sen müdürsen ben de müşteriyim, vatandaşım, sen benden asla daha kıymetli olamazsın. Zaten milletten dünyanın faizini kaldırarak devlet adına da olsa bu faizci, vahşi kapitalist düzene hizmet ediyorsunuz. Bari bir de millete eziyet etmeyin.

***

Kredi Kartı Kullanmıyorum Diye

Laf bankadan açılmışken şu devlet bankalarının yediği haltı da saçıvereyim ortalık yere. Bunlar özel bankalara özendiler, kredi kartı kullanan müşterilere numaratörlerde öncelik veriyorlar. Ben 30 yıldır maaşımı Vakıfbank’tan alıyorum banka benim üzerimden dünyanın parasını kaldırıyor, sen 6 ay evvel bir kredi kartı alıyorsun gelip sıraya dikildiğinde ben senden yarım saat önce gelmeme rağmen sen işini halledip gidiyorsun. Sisteme bak sisteme! Devlet bankasının yaptığına bak! Yahu kardeşim Cumhurbaşkanı bas bas bağırıyor “bankacılar aklınızı başınıza alın, bu faizci sistemi yüceltmeyin” diye, siz öbür tarafta kredi kartı olana banka kuyruğunda torpil çekerek vatandaşa zulmediyorsunuz. Olacak şey değil. Masraf kesmeler falan da cabası zaten oraya hiç girmiyorum. Almıyorum kardeşim kredi kartı da kullanmıyorum zorla mı vereceksiniz? Hadi gidin işinize!

***

Sigarayı ve Kredi Kartını Bırakın

Ey millet sigarayı ve kredi kartını, yani şu fani dünyanın en aptal iki icadını bırakmadan felaha ermeniz mümkün değil. Kredi kartı cebinizde olmayan bir parayı size harcatıyor, sigara ise parasını el, dumanını yel alır” cinsinden bir aymazlıkla zaten çok da yerinde olmayan sağlığınızı size harcattırıyor, hem de acımasızca! Küresel sigara üreticileri sigaraya verdiğiniz parayla köşeyi dönüyor, siz ömrünüzün son demlerini hastane köşelerinde öksürerek hatta daha da acısı ağrılar ve sancılar içerisinde geçiriyorsunuz. Onlar dünyanın en iyi kliniklerinde muayene ve tedavi olurken siz KOAH gibi zalim hastalıkların pençesinde sürüm sürüm sürünüyorsunuz! Ey tiryakiler, ne zaman uyanacaksınız çok merak ediyorum! Sigara ve kredi kartı küresel sistemi işleten bir avuç aç gözlü baronun iki şeytani icadından başka bir şey değildir.