Dolar (USD)
34.45
Euro (EUR)
36.11
Gram Altın
3011.67
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
01 Temmuz 2016

Yeniden Varlık barışı

Ekonominin büyümesi ve istihdamın artması için yatırım şart.

Yatırım için ise sermayeye ihtiyaç var.

Yurtiçi tasarruflarımız son derece yetersiz.

Sermaye birikimi sağlanamıyor

Yabancı kaynaklara başvurmak zorunda kalıyoruz.

Öyle olunca da cari açık sorunu gündeme geliyor.

Bu risk nedeniyle zaman zaman iç tasarrufu teşvik eden paketler hazırlandı.

Bireysel emeklilik, konut ve çeyiz hesabı gibi.

Bunların yanı sıra yurtdışında Türk vatandaşlarına ve şirketlerine ait paraların Türk ekonomisine kazandırılmasına yönelik de düzenlemeler yapıldı.

2008, 2011 ve 2013 yıllarında bu maksatla "Vergi Barışı" diye nitelenen bir dizi kanun çıkarıldı.

Bu kanunlar ile yurtdışındaki varlıklarını yurtiçine getiren Türk vatandaşlarının belli oranda vergi ödemeleri kaydıyla bu varlıkların girişine izin verildi.

2008'de kabul edilen 5811 sayılı Kanun ile yurtiçi varlıklardan yüzde 5, yurtdışı varlıklardan yüzde 2 oranında vergi alınarak ekonomiye kazandırılması hedeflenmişti.

2013 yılında çıkarılan varlık barışı düzenlemesi sadece yurtdışı varlıkların Türkiye'ye getirilmesini kapsadı.

Her üç yasadan da beklenen sonuç elde edilemedi, beyan edilen varlık tutarı sınırlı kaldı.

'Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' ismiyle geçen hafta Meclis'e sunulan torba tasarı da yeni bir 'varlık barışını' öngörüyor.

Tasarıyı şöyle özetlemek mümkün;

*Kişi veya şirketlerin yurtdışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye'deki banka veya aracı kurumlara bildirmesi halinde, bunlar için hiçbir suretle vergi incelemesi yapılmayacak, vergi veya vergi cezası kesilmeyecek, kaçakçılıkla ilgili soruşturma açılmayacak.

*Alacaklar ve taşınmazlar ise vergi dairelerine beyan edilecek.

*Beyan edilen nakit varlıklar beyan edildikten sonra en geç 1 ay, gayrimenkul ve alacakların karşılığı ise en geç 1 yıl içerisinde Türkiye'ye getirilecek.

*Hükümet isterse bu süreyi 6 ay uzatabilecek.

*Yurtdışından getirilen bu varlıkların sermayeye eklenmesi zorunlu olmayacak, işletmeden çekilmesi kar dağıtımı sayılmayacak.

*Para ülkeye başka kişi adına da getirilebilecek, veraset ve intikal vergisi kapsamına girmeyecek.

Daha önce 3 kez çıkarılan varlık barışı uygulamaları ile mukayese edildiğinde şu iki önemli fark göze çarpıyor.

Bu farklar, getirilen para için vergi tahsil edilmemesi ve kendi adının bilinmesini istemeyenler için başkasının adına para getirme imkanının tanınmasıdır.

Türk vatandaşlarının yurtdışında 100 milyar doların üzerinde bir varlığa sahip olduklarına ilişkin yaygın bir kanaat var.

Bu servetin acaba ne kadarı ülkemize gelecek?

Vergi alınmaması, paranın kaynağının sorgulanmaması teşvik unsuru olabilir.

Ama yetmiyor.

Hukuk sistemi ve bürokrasi yeterli güveni vermelidir.

Varlık barışının önceki uygulamalarının pek çok ihtilafa sebebiyet verdiğini hatırlatalım.

Son olarak şunu ifade edelim; sıcak paraya veya kara paraya muhtaç olmayan bir büyüme modelinin hayata geçirilmesi için yapısal reformlar hızlandırılmalıdır.

[email protected]