YENİ SEKTLER, SAHTE DİNLER
Pozitivizm ve materyalizmin yaygınlaşmasının ortaya çıkardığı manevi boşluğu batı ülkelerinde bir takım sahte dinler (sektler) doldurmaktadır. Sosyologlar, "İnsanlar bir dini lidere veya öndere inanarak ıstıraptan kurtulmak, başarı kazanmak ve mutluluğa ermek istiyorlar. Sağlıklı kalmayı da bu yolla sağlamak emeli içerisindeler. Bu yeni tür dindarlık, giderek bütün dünyayı saracağa benziyor. İnsanlar saadeti burada ve şimdi tatmak ve yaşamak arzusundalar." şeklinde açıklamaktadırlar.
Yapılan araştırmalar özellikle yeni neslin eğitimini almadıkları dinlerden uzaklaşarak değişik sektlere yöneldiğini gösteriyor. Amerika'da son yıllarda 3500 yeni dini grubun ortaya çıktığı hesaplanıyor. Gizemli tabiat üstü güçlerle ilgili kitap satışlarında da büyük artışlar mevcut. Bu sektlere üye olan gençlerin hayattan artık bir şey beklemedikleri ve ruhlarını adeta lidere sattıkları, bir emiriyle her şeyi göze aldıkları dikkati çekiyor.
Üstelik bu bağlılar öyle cahil kişilerden oluşmuyor. Bilgisayarcı, hekim, iş adamı, işletmeci, bankacı gibi üst meslek mensuplarından meydana geliyor.
ABD ve Avrupa ülkelerinde yeni zuhur eden sapkın dini gruplar faaliyetlerini gitgide artırıyorlar. Yöneticiler, bu sektlere ne yapacaklarını şaşırmışlar ve inanç hürriyetini zedelemeden kısıtlamanın yollarını arıyorlar.
Bunların bir ortak özelliği de müritlerini madden ve manen sömürmeleri. Korkunç bir para gücüne sahipler. Çok çeşitli kurumları bünyelerinde barındırıyorlar. Okulları, dergileri, gazeteleri, otelleri ve başka başka işletmeleri var. Hıristiyanlık zayıfladıkça bu sektlerin patlama yaptığını görüyoruz. Kiliseler boşaldıkça sekt bağlıları çoğalıyor. Üstelik bu sahtekarların sayısının daha da artacağı ve zenginleşeceği tahmin ediliyor.
Ülkemizde de din görünümlü ve aynı mekanizma ile faaliyet gösterenleri de hepimiz görüyor.
BEDEN, ZİHİN VE RUH SAĞLIĞI FUARI
Geçtiğimiz Cuma günü Dr. Ali Akben'le Harbiye Askeri Müzesi'nde düzenlenen sağlık fuarına katıldık. Gerçekten İstanbul bizlere böyle geniş imkanlar sunan bir şehir.
Ülkemizde sağlıklı yaşamaya ve doğal ve organik gıdalara karşı son yıllarda bir eğilim ve aydınlanma mevcut. Ziyaret ettiğimiz fuarlar da bunu gösteriyordu. Reyonları dolaştık, teşhir edilen bazı besinlerin tadına baktık, hoşumuza giden gıdalardan ve ilginç kitaplardan satın aldık.
Açıldığında kaçırmadığımız ve mutlaka gezdiğimiz bu fuarlardan çok şey öğreniyoruz. Herkese tavsiye ederim.