Yeni Mesleki Gelişim Modeli…
Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikalar Kurulu, öğretmenlerin ve eğitim kurumu yöneticilerin mesleki gelişim konusunda, okullar ve eğitim kurumlarının kapasitelerinin güçlendirildiği, kariyer ve ödüllendirme sistemiyle ilişkilendirildiği yeni bir modele dayalı çeşitli önerileri hazırlayarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sundular.
İncelediğimde en dikkat çekici kısım, öğretmenlerin ve eğitim kurumu yöneticilerinin mesleki olarak kendilerini daha iyi hissetmelerine yönelik bir tutumu içerisinde barındıran, çalışma ve başarılarının kariyer ve ödüllendirme sistemi ile ilişkilendirilerek hayata geçirilmesine yönelik öneri idi. Bir eğitim sistemi içerisinde müfredat kadar önemli olan bir diğer hususun eğitimcilerin motivasyonu. Mutsuz öğretmenler, mutsuz ve hayattan ümidini kesmiş nesiller yetiştirir; kendini iyi hisseden bir yöneticinin, okulda öğretmenlerini de motive edecek tutumlar sergileyeceği psikolojik bir gerçeklik. Keza, kendini iyi hisseden bir öğretmenin, dersine girdiği veya bahçede muhatap olduğu öğrencileri motive edeceği, onlara iyi geleceği de önemli bir husus.
Başarıyı yakalayan okullara, il/ilçelere bakıldığında iyi motive edilmiş bir ekibin öncülüğünde bu başarının yakalandığı görülür. Başarı; bireysel çabalarla elde edilen bir kazanım olmaktan öte, bir grubun örgütlenmesi, çalışma barışı ve huzurunun hakim olduğu, öngörüsü yüksek bir liderin öncülüğü ile gerçekleştiği ve tüm bunların kazanılmasında en önemli tetikleyici, harekete geçirici unsurun ise motivasyon olduğu görülür.
Sistemin gelişip ilerlemesi, öğretmenlerin gelişip ilerlemesi ile doğrudan ilintili. Başarılı ve motive edilmiş öğretmenler başarılı bir sistemin inşasında etkin rol alırlar. Kariyer basamakları öğretmenlik mesleğinin kalitesini yükselteceğine, uluslar arası arenada yapılan yeni gelişmeleri takip etmelerine teşvik edeceğine, kısmen bazı öğretmenlerde bulunan mesleki bıkkınlığı ortadan kaldırıp mesleki adaptasyonu getireceğine yönelik eğitim teması üzerine yoğunlaşmış uzmanların raporları, görüşleri var. Daha önce “öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen” olarak 3 kategoride olan mesleki kariyer basamakları sayısı da arttırılır mı bilemiyorum ama süreklilik arz edecek bir uygulama olması halinde arttırılması gerektiği kanaatindeyim.
Kariyer basamakları hakkında eğitim camiasının çok fazla bilgisi yok. Bu konuda öncesinde belki birkaç çalıştay da yapılabilir. Fikir üreten biri olarak aklıma şu geliyor; Akademik çalışmaların eğitim sistemine entegre edilmesi gerekiyor. Yüksek lisans veya doktorasını yapmış öğretmenlerin kariyer basamaklarında ki yükselişleri için sınav vb gibi kriterlerden muaf tutulabilir ve uzman, başöğretmen vb basamaklar ile birlikte, özlük haklarındaki iyileştirmeler kendilerine verilebilir ise, öğretmenlerin yüksek lisansa, doktoraya teşviki de arttırılmış olur. Ki nitekim, bildiğim kadarıyla MEB, öğretmenlerin yüksek lisans ve doktora yapmasına yönelik bir tutum Ziya Hoca’nın Bakanlık görevine gelmesinden sonra çok daha fazla önemsemeye başladı.
Öğretmenlik mesleği eskisi kadar itibarlı bir meslek olarak görülmüyor toplumda. Gün geçtikçe içi boşaltılmış bir unvan haline doğru gidiyor. Toplumun öğretmenlere bakış açısı, yüklediği misyon, beklentileri gün geçtikçe artmakla birlikte öğretmenlere toplumun verdiği saygınlık, itibar ve prestijleri ise gün geçtikçe azalıyor. Kariyer basamakları bu açıdan iyileştirici bir misyona da sahip olur.
Ziya Selçuk hakkaniyet ve liyakate dayalı bir eğitim sistemi kurmayı çok arzulamakta. Okul müdürlüğü, Şube müdürlüğü, maarif müfettişliği, il/ilçe müdürlüğü gibi görevlerde kariyer basamakları puanlandırma sistemi de oluşturulabilir ise, Ziya Hoca’nın en çok arzuladığı hakkaniyet ve liyakate dayalı bir yönetim sistemine çok katkı sunulmuş olur.
Eğitim toplumunun kariyer basamakları yönünde büyük beklentileri uzun bir süredir var. Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu’nun öğretmen ve eğitim kurumu yöneticilerinin mesleki gelişimi konusunda hazırladıkları yeni modelin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından onaylanması ve hayata geçirilmesi bu anlamda hayati derecede önemli olup, eğitim toplumunun da büyük bir beklentisi karşılanmış olacaktır.
Ben inanıyor, güveniyor ve hayırlı olsun diyorum.
