YENİ FIRSAT KAPISI, İRAN
İran ile BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya arasında nükleer müzakerelerde anlaşmaya varılmasıyla birlikte İran'a uygulanan ambargonun kaldırılması kararı, Türkiye ile İran arasındaki ticaret hacminin geliştirilmesi açısından son derece önemli.
12 yıldır süregelen ticaret ambargosu yüzünden iki komşu ülkenin ticari ilişkileri giderek zayıflamıştı.
İran'a ihracatımız, özellik arz eden 2012 yılındaki 10 milyar doları saymazsak, 2-3 milyar dolar sınırında geziniyor.
Buna karşılık ithalat 10 milyar dolar seviyelerinde.
Ambargo kararının kalkmasıyla birlikte aleyhimize olan dış ticaret dengesinin düzeleceğini umuyoruz.
Ayrıca ambargo nedeniyle İran'ın gayrisafi yurtiçi hasılası 404 milyar dolara kadar gerilemişti.
Ambargonun kalkmasından sonra büyümesi hızlanacak, buna paralel olarak iç pazarı da hareketleneceğinden İran'a ihracat imkanları artacak, son dönemde giderek ivme kaybeden ihracatımıza doping etkisi yapacaktır.
İKİNCİ 500 BÜYÜK SANAYİ ŞİRKETİNİN KARLARI ARTTI
İstanbul Sanayi Odası'nın(İSO) Türkiye'nin sanayi kuruluşu araştırması sonuçları açıklandı.
İSO araştırmasının sonuçlarına göre, ikinci 500 büyük şirketin üretimden satışları 2014'te 2013'e göre yüzde 12,9'lük artışla 71,8 milyar lirayı buldu.
Net satışlardan da yüzde 11,3'lük artışla 81,9 milyar TL gelir elde edildi.
Şirketler 2013'te esas faaliyet karını yüzde 50 artırarak 5,3 milyar liraya çıkarmışken 2014 artış oranı yüzde 15'te sınırlı kaldı, kar 6,2 milyar lira oldu.
Dikkat çeken bir gösterge de üretim faaliyetleri dışındaki artış.
Üretim faaliyeti dışındaki net gelirler 2013'te yüzde 153,2 azalırken, 2014'te yüzde 219,3'lük artışla 736,5 milyon liraya yükseldi.
2014'te ikinci 500 içinde kar eden kuruluş sayısı 426, zarar eden kuruluş sayısı ise 74 oldu.
Şirketlerin mali bünyelerinin güçlenmesi ve kar etmesi ülke ekonomisi için büyük önem arz etmektedir.
MALİYE HAREKETE GEÇTİ
Maliye Bakanlığı'na bağlı Vergi Denetim Kurulu(VDK), vergi gelirlerini arttırmak ve kayıp kaçağı önlemek için harekete geçti.
Bu kapsamda Gelir İdaresi Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, gümrük idareleri, bankalar ve finans kuruluşları gibi kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşlarından alınan doneler kullanılarak riskli mükellefler tespit edilecek.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek süreçle ilgili şöyle konuştu: "Şirket ortakları ile yoğun ekonomik ilişkide bulunmak, son 5 yılda ikiden fazla zarar beyan etmek, 36 ay sürekli devreden KDV beyan etmek, vergi cenneti ülkelerden yüksek alım/satımı olmak gibi hususlar yüksek risk olarak değerlendiriliyor. Senaryolar tüm mükellefler için ayrı ayrı uygulanırken, her mükellef her senaryo itibariyle belirli ağırlığa sahip olan risk puanı alıyor."
Türkiye'nin en önemli meselelerinden biri de vergide kayıp ve kaçaktır.
Beyana tabii gelirlerin toplam vergi gelirleri içindeki payının giderek düşmesi bunun en somut kanıtıdır.
Vergi kayıp kaçağını önleyecek ve kayıt dışılığı azaltacak her türlü tedbir herkes tarafından desteklenmelidir.