Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
26 Eylül 2018

Yeni Ekonomi Programı Ne Getirecek? Döviz Kuru Düşer mi?

Yeni Ekonomi Programı (YEP) Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Albayrak tarafından açıklandı.

YEP, uzun vadeli bir program değil.

Kısa ve orta vadeli önlemleri kapsıyor…

Program ile kısa vadede fiyat istikrarının ve finansal istikrarın yeniden tesis edilmesi, ekonomide dengelenmenin ve bütçe disiplininin sağlanması hedefleniyor.

Orta vadede ise sürdürülebilir büyüme ve adaletli paylaşıma yönelik ekonomik değişimin gerçekleştirilmesi amaçlanıyor.

Kamu maliyesi…

YEP’in dengelenme sürecinin en temel destekleyicisi mali disiplin.

Mali disiplinin odak merkezini ise tasarruflar oluşturuyor. Program başta belediyeler olmak üzere kamu harcamalarında bir savurganlık olduğunu tespit ediyor. Eğer uygulanabilirse programın başarısına önemli bir katkı sağlayacaktır…

Bu bağlamda uygulanacak önlemler şöyle:

  • Teşvikler gözden geçirilerek makroekonomik hedefler ve bütçe ile uyumluluğu sağlanacak…
  • Kamu hizmeti ile doğrudan ilişkisi olmayan makam aracı, lojman ve sosyal tesislere yönelik harcamalar sınırlandırılacak…
  • Program kapsamında vergilerin artırılması hedefleniyor. Ancak bu artış, vergi oranı artışıyla karşılanmıyor:

Buna göre; etkinliği olmayan istisna, muafiyet ve indirimler kademeli olarak kaldırılacak. Vergi tabanı bu suretle genişletilecek.

  • Lüks ve/veya ithal yoğunluğu yüksek ürünler listesi güncellenerek vergi düzenlemesi yapılacak: Bu önlem bir vergi artışını öngörüyor gibi…

Cari açık…

Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarının sonucu olan cari açığın azaltılması veya sürdürülebilir bir seviyeye ulaştırılması YEP’in başka bir önemli hedefi.

YEP, cari açığın sürdürülebilir olmadığını tespit etmekten çekinmiyor… Ve alınacak tedbirleri şöyle sıralıyor…

  • İthalata bağımlılığı azaltmak ve ihracatı arttırmak amacıyla yerli üretim ve dünyadaki en iyi uygulamalar göz önünde bulundurularak teknoloji ve Ar-Ge yatırımları kamu-özel iş birliği modelleri ile gerçekleştirilecek…

Bu husus, hem bir tespit hem de bir çözüm…

Ancak bunun nasıl gerçekleştirileceği çok önem arz ediyor. İthalatın yüzde 90’ına tekabül eden ara malı ve yatırım malı ithalatının nasıl millileştirileceği konusunda çok başarılı bir alt çalışma yapılması ve hem sektörel hem nitelikli yatırım teşvikleriyle desteklenmesi gerekiyor…

Programda bu hususta şu husus karara bağlanmış: Cari açığın düşürülmesi amacıyla ilaç, kimya, petrokimya, enerji, makine/teçhizat ve yazılım sektörleri öncelikli yatırım yapılabilir alanlar olarak öne çıkarılmış.

YEP’te geçtiği üzere ihracatı artırmanın yolu “Teknoloji ve Ar-Ge” yatırımları… Bu konuda çok yazı kaleme aldım. Bu yazılarımda konu hakkındaki görüşümü ve kişisel önerilerimi değerlendirmiştim…

  • Ülkemizde üretilmeyen 20 biyoteknolojik ilacın yerli üretimi teşvik edilecek, biyoteknoloji alanında yetkinliklerimiz artırılacak…
  • Yeni pazar, yeni ürün, yeni ihracatçı hedefi ve küresel değer zinciri bakış açısıyla İhracat Ana Planı oluşturulacak…
  • Program, ihracatın artırılmasına yönelik olarak dış ticaret işlemlerinin kolaylanmasına ilişkin önlemleri ve ikili yol ve anlaşmaların artırılmasını öngörüyor…

Büyüme hedefi…

YEP’te öngörülen büyüme hedeflerini gerçekçi bulduğumu ifade edeyim.

Program 2018 için yüzde 3.8; 2019 yılında yüzde 2.3; 2020’de yüzde 3,5 ve 2021 yılı için yüzde 5.0 büyüme oranlarını öngörüyor.

Bu oranlar gerçekçi…

Ancak eğer cari açığın kapatılması veya azaltılması için gerekli ithalatların millileştirilmesi için lazım olan yatırımlar gerçekleştirilirse YEP’te belirlenen büyüme oranlarının üzerinde ekonomik büyümenin gerçekleşeceğini düşünüyorum.

Program ile döviz kuru düşer mi?...

YEP, sıkıntıları cesurca tespit ediyor ve bundan çekinmiyor.

Çözüm ile ilgili hususlarda gerekli tedbirleri ön görüyor…

Ancak bundan sonra uygulama ve sonuç önem arz ediyor.

Eğer uygulama aşaması doğru ve ciddi bir şekilde takip edilir arakasından sonuç odaklı veriler elde edilirse; cari açık oranımızı en az yüzde 15 aşağıya çekme imkânı doğuracağı gibi döviz kurunu da daha stabil ve daha öngörülebilir hale getirebilme olanağı sağlar…

Yani program ile daha düşük enflasyon ve faiz oranı, öngörülebilir ve stabil döviz kuru ve yatırımların artması mümkün

Tek şart; uygulama, takip ve mutlaka pozitif sonuç