Yemen’deki BAE Fitnesi -2-
Geçen yazımızda, Birleşik Arap Emirlikleri bölgede karıştırıcılık rolünü sürdürüyor, dedik. Mesela yaptıklarına ilaveten yine Yemen’de içinde yer aldığı beşli koalisyonu zor durumda bırakmak için her türlü angajmanlara girdi BAE. Öyle ki Suudi’nin başını çektiği koalisyon, Husilerden ziyade BAE güçlerine karşı savaşmak durumunda kaldı.
2019’da BAE destekli El-Emin, Aden’de darbe teşebbüsünde bulundu. Gerilim gittikçe tırmandı ve yaşanan çatışmalar sonunda kritik konumdaki Sokrata Adası’nın BAE yanlısı güçlerin eline geçmesi bardağı taşıran damla oldu.
Koalisyon, BAE’nin niyetinin kötü olduğunu anladı zira BAE ile iş birliği halinde Yemen’de paralel devlet kuran güçler, hükumet kurmak için darbeye de işgale de başvurmaktan kaçınmıyorlardı.
BAE, Yemen’de öyle bir fitne tohumu ekti ki kendisinin desteklediği iki grup arasındaki çatışmalarda pek çok insan öldürüldü. En son geçen hafta BAE destekli Hizam Emni güçleri ile yine BAE’nin desteklediği Güney Direnişi arasında şiddetli çatışmalar yaşandı ve bu çatışmada Acil Durum Komutanı Arif Matari Said öldürüldü.
Öte yandan Yemen-Aden hükumeti Husilere karşı savaş verirken aynı zamanda BAE güçlerine karşı da savaş vermek zorunda kalıyorlardı. İşler oldukça karıştı ve bu karışıklık BAE için hiç de hoş olmayan sonuçlara gebeydi. Bunu fark eden BAE geçtiğimiz aylarda Yemen’deki güçlerini Riyad’da Aden yönetimi ile barış imzalamaya ikna etti, BAE de koalisyondan ayrılıp Yemen’deki askerlerini geri çekti, ama parmağı hatta oradaki kolları Yemen’i karıştırmayı sürdürüyor.
BM’nin girişimleri ile imzalanan ateşkese rağmen Yemen yeniden BAE yanlıları, İran destekli Şii Husilerle başını Suudilerin çektiği koalisyon arasında çatışmalar devam etti. Bugün itibariyle korona salgını dolayısıyla 2 hafta ara verilen çatışmaların süre dolduktan sonra yeniden alevlenmesi bekleniyor.
BAE, Yemen’de Türkiye’yi istemiyor.
Türkiye Yemen’i bu halde iken de yalnız bırakmadı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakan Hulusi Akar ve MİT Başkanı Hakan Fidan’ın Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan aldıkları talimatla yaptıkları çok ince çalışmalar sonucunda Türkiye Yemen’de ciddi destek buldu.
Yemen’in istikrar aradığı bir dönemde Türkiye’nin devreye girmesi ile Yemen’de en etkin parti olan Reform Partisi ile Türkiye arasında yakınlaşma başladı. Türkiye Yemen meselesine el atınca başta BAE olmak üzere koalisyon ve Yemen’de sulh istemeyen diğer güçler bundan rahatsızlık duymaya başladı. Bu süreçte Reform Partisi yetkilileri de Türkiye’ye ziyaretlerini arttırdılar.
Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi, Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine 16-18 Şubat 2016, 14-15 Nisan 2016 İstanbul’daki İİT Zirvesi için ve 13 Aralık 2017’de Kudüs Toplantısı için ülkemize ziyaretlerde bulundu. Bu ziyaretler ilişkilerin geliştirilmesi için önemli görüşmelere vesile oldu.
Yemen ile ilişkiler bağlamında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla İçişleri Bakan Yardımcısı Çataklı Yemen’i ziyaret ederek ilişkileri geliştirmek için ciddi çaba gösterdi. Ardından Reform Partisi üyesi olan Yemen Ulaştırma Bakanı Salih Cabvani Türkiye’ye ziyarette bulundu. BAE bu durumu hazmedemedi ve Suudi koalisyonunu kışkırttı; “Türkiye Somali, Sudan ve Cibuti’den sonra Yemen’de de üs kurmaya çalışıyor ve gücünü artırmaya çalışıyor. Bunun önüne geçilmeli” diye ortalığı velveleye verdi.
Hükümete yapılan baskılar üzerine geçen haftalarda Ulaştırma Bakanı Salih Cabvani görevden alındı. Kabinedeki 12 bakan Cabvani’nin görevden alınması üzerine rahatsızlıklarını dile getirerek, Salih Cabvani’nin göreve devam etmemesi halinde kendilerinin de kabineden ayrılmayı düşündüklerini söylediler. Cabvani görevden alınsa da Türkiye Yemen’de ciddi bir desteğe sahip.
Sonraki yazılarımızda BAE’nin bölgedeki fitnelerini yazmaya devam edeceğiz zira Suriye, Doğu Akdeniz, Libya ve BAE’nin İsrail ile faaliyetleri bölge için son derece tehdittir.