Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
31 Mart 2015

Yedi İklim

Mektep dergileri yayınlamak kolay değil. Bugün Türkiye'de onbinlerce dergi çıkıyor. Peki bunların kaçta kaçı kalıcı? Kaç dergi 'okul' olabilecek? Kaç dergide nesiler yetişecek, pişecek, şair ve yazar olacak?

Dergicilik tarihimizde kurucu veya yönetici önemlidir. Hatta bazı dergiler neredeyse sahiplerinin veya yöneticilerinin isimleriyle anılır. Necip Fazıl'ın Büyük Doğu'su, Sezai Karakoç'un Diriliş'i, Nuri Pakdil'in Edebiyat'ı denilir. Mavera anılırken mutlaka Cahit Zarifoğlu ve Rasim Özdenören'in adları geçer. Türkiye'nin en uzun ömürlü dergisi Varlık da, uzun zaman kurucusu olan Yaşar Nabi'nin adıyla hatırlandı. Bugün Dergah Mustafa Kutlu, Türk Edebiyatı ise Beşir Ayvazoğlu'nun ismiyle zikrediliyor. Ali Haydar Haksal da Yedi İklim dergisiyle özdeşmiş bir hikayeci, kültür adamı ve editördür. Haksal ile 2000'de yaptığım mülakat Dersimiz Edebiyat kitabımda yer almıştı. Ali Haydar Bey, dergilerin misyonu üzerinde dururken "Dergiler yönlendirici oldu." demişti.

Ali Haydar Haksal, 16 Mayıs 1951 tarihinde Bingöl Kiğı'da doğdu. Elazığ İmam Hatip Lisesi'ni ve Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni bitirdi. Hikayelerini muhtelif gazete ve dergilerde yayımladı. Halen Yedi İklim dergisinin genel yayın müdürüdür. Hikaye kitapları: Evdeki Yabancı, Sesim Bana Yetmiyor, Gelişi/Güzel, Sarıldığım Soğuk Bir Ceset, Sokağın Adı Issız, Ay Işığında V'av'ın Odası, Zamanların Öyküsü, Ruh Denizi, Renklerin Dansı, Ruh Denizi, Rüya İçinde Rüya, Yalnızlık Sarkacı, İçim Bu Berraklığında. İki romanı Yitik Yaşamın Güncesi ve Anzelha ile İbrahim. Diğer kitapları: Doğu Büyüsü Ah Kudüs, Sevgili'nin Yol Arkadaşı Hz. Ebu00fb Bekir.

O, günümüzün en iyi hikayecilerindendir. Fikir ve edebiyat dergilerinde yetişen ve bu mekteplerde okuyan Haksal'ın yazı dünyasını da bu yayın organları şekillendirdi. Edebiyat ortamına girişi, ilk çalışmaları ve Yedi İklim üzerine yaptığımız konuşmada çok önemli tespitler var. Orada hikayecilik anlayışını, dostluk kurduğu hocaları ve edebiyatçıları anlatıyor. Bir sorum da Yedi İklim'le alakalıydı. Cevaben şöyle demişti: "Yedi İklim dergisi, 1986 aralık ayında tasarlandı ve 1987 nisanında yayın hayatına girdi. Biz dört arkadaş kurucu olarak yer aldık. Osman Bayraktar, Mustafa Çelik, Alim Kahraman ve ben. Sonra arkadaşlarımızın katılımıyla geniş bir kadro oluşturduk. Bu dönemimiz iki yıl sürdü. Ara verdik. 1992 yılında yeniden yeryüzüne çıktık. O gün bugündür kesintisiz yayımını sürdürüyor. Dergi, bu dönemde; Kamil Eşfak Berki, Osman Bayraktar, Ali Göçer, Hasan Selami Binay, Hasan Aycın, İbrahim Usul, Recep Yumuk, Ali Günvar, ben ve genç arkadaşlarla başladı. Bazı arkadaşlarımız ayrıldı. Önemli bir kısmıyla birlikteliğimiz sürüyor. Tabii dergi gelecek kadrosunu da oluşturdu. Bizler bir yerde yorulduğumuzda, isterlerse aynı, isterlerse yeni bir isimle sürdürebilirler. Bu ümmetin malıdır. Şahıslar gelip geçicidir. Belki bazı dergiler bazı isimlerle birlikte anılıyorlar, ama Yedi İklim bir ekip çalışmasıdır. Bütün arkadaşların emeği vardır. Bizler sadece mutfağın, toparlayıcıları ve bir araya getiricileriyiz. Dergimizin ruhunu oluşturan genç kadrolar çeşitli kentlerde öbekler oluşturuyorlar. u00bb

Haksal, Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat ve Mavera gibi dergilerde yetiştiklerini belirtiyor ve şöyle devam ediyordu : u00abBizler yukarıda sıraladığımız dergilerde yetiştik. Beslenme kaynaklarının sürmesi gerekiyordu. Yedi İklim'in çıkış amacı budur. Çıktığı günden bugüne yetişen, yetişmekte olan bir hayli arkadaşımız oldu. Bunların bir çoğu çeşitli dergilerde çalışmalarını yayımlıyorlar. Kitapları çıkanlar oldu, çıkacak olanlar var. Bir çok dergiye katılan güç veren arkadaşlarımız oldu. Yedi İklim bilhassa özel sayılarıyla önemli boşlukları doldurdu. Dergiye kalıcılık da sağlayan bu özel sayıların izlerini ve yankılarını merak ediyoruz. Bu bir sorumluluktu. Geçmişte, önemli şair, yazar ve düşünürlerimiz öldüğünde, aklımıza geliyor, onları sayılarla anıyorduk. Üstelik bu çalışmalardan, ölenler ancak ruhen haberdardırlar biliyoruz. Fakat hayatta iken, kimse böyle bir sayı yapmaya cesaret edemiyordu. Yedi İklim olarak bu anlayışı yıktık. Bir çok özel sayı hazırladık. Gördük ki bu değerli büyüklerimize haksızlık etmeden, hakları olanı ve emeklerini değerlendirerek ortaya koyduğumuzda, endişeye yer olmadığını gördük. Bunu bizimle aynı dönemin ve kuşağın sanatçılarına; yani, arkadaşlarımıza kadar getirdik. Bu, bir hakbilirlikti. Şehir sayıları yaptık. Bir şehrin kültürünü bir bütün olarak ele almaya ve tanıtmaya çalıştık. İslam medeniyetinin önemli kültür havzalarını sayılarımızda işledik. Endülüs, Bosna, Bağdat, Şam ve Cezayir gibi. u00bb

ESKADER, Yedi İklim dergisinin 300'ncü sayıya ulaşması dolayısıyla bir program düzenliyor. "Babıali Sohbetleri"ndeki toplantıya konuşmacı olarak Ali Haydar Haksal ve kalem arkadaşları katılıp duygu ve düşüncelerini dile getirecekler. İlyas Dirin'in yöneteceği sohbet toplantısı, Timaş Kitapkahve'de, 2 Nisan Perşembe günü saat 18.00'de başlayacak. Bütün dostlar davetlidir.