Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

02 Şubat 2021

Yazalım Dedik…

Son günlerde gazete ve televizyonlarda gündemi meşgul ettiği halde benim yazılarıma konu yapmayacak ve onunla alakalı görüş beyan etmeyeceğime, yazmayacağıma dair kendime söz vermiştim.

TRT’de devam eden ‘Seksenler’ dizisine ailenin halası olarak dâhil edilen ‘Melahat’ karakterinin “Söylemeyeyim, söylemeyeyim diyorum ama söyleyeceğim” sözlerine nazire; “Yazmayacağım, yazmayacağım diyordum ama artık yazacağım, Ya Hu!”

Birazcık meraklanın desem okumaya yazının sonundan başlayacağınızdan eminim. O sebeple baştan açıklayalım gitsin. Son günlerde medyada yaptığı potlar ve ettiği sürç-i lisanları bir kenara koyalım. Zira her insan istemeden pot kırabilir veya konuşurken sürç-i lisan edebilir. Gayet doğal bir durumdur. Yapılan hatanın peşinden ‘özür dilenir’ Ak Parti’nin güzel sloganı olan ‘Durmak yok yola devam’ deyiverirse durumu tatlıya bağlar.

Dedik ya insanoğluyuz hata edebiliriz, yanlış söyleyebiliriz. Ufacık bir özürle konuyu kapatabiliriz. Yapılanları hatırlatarak, hatalardan söz edip kendimize puan kazandıracak bir konumda olmadığımızdan rahat ifadelerle konuya temas etmek istiyorum. TOBB 11 Mayıs 2016 da yapılan 72. Genel Kurulunda Ne demişti? “Anayasa’yı değiştirelim; ne için? ‘Başkanlık sistemini getireceğiz’. Bir kişi konuşacak, Türkiye susacak. Bir kişi konuşacak, hâkim ona göre karar verecek. Bir kişi konuşacak, ona göre milletvekili listeleri hazırlanacak. Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz”

Akıllara rahmetli Necmettin Erbakan’ın 13 Nisan 1994 de partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı “Adil düzen kurulacak. Sorun ne? Geçiş dönemi sert mi olacak, yumuşak mı olacak, kanlı mı olacak, kansız mı olacak, bu kelimeleri kullanmak bile istemiyorum” diyerek yaptığı konuşma partisinin kapatılma gerekçeleri arasında yer aldığını hatırlatmış olalım.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında, "Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz" sözleri nedeniyle soruşturma başlatmıştı. Sonuçtan bihaberim.

Son günlerde Kemal Kılıçdaroğlu’nun yol arkadaşlarından bazıları, özellikle mütedeyyin olduğunun altını kalın çizgilerle çizeceğim derken “Cuma namazlarına giderim, ancak hutbeler Ak Parti’de hazırlandığından dinlemeye tahammül edemediğimden Cuma namazının farzını kılıp camiden çıkarım.” sözleriyle hutbenin Cuma namazı öncesinde okunduğunu bilmeyerek cehaletlerinin altını çizmiş oluyorlar.

Yapılan iftiraya Diyanet İşleri Başkanlığı anında cevap vererek ilgili hakkında suç duyurusunda bulundu. Televizyon programında vali ve kaymakamların militan olduklarına dair yaptığı açıklamadan sonra eski film aktörü Berhan Şimşek’ten özür beklendi. ‘Vali militan, kaymakam militan’ sözlerini partisinin Grup toplantısına taşıyan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Bizim eski milletvekili arkadaşımız bir açıklama yapıyor; ‘vali militan, kaymakam militan, yargıç militan, alınan kararları görüyoruz.’ diyor. Vay sen misin militan diyen... İçişleri Bakanlığı bütün valiliklere bir yazı hazırlıyor. Hepiniz dava açın, diye. Dava açmazsanız namertsiniz. Hepiniz militansınız. Ahlaksızlığın militanısınız sözleriyle cesurca sahiplendiğine şahit oluyoruz.

T.C. İçişleri Bakanlığı’nın mahkemeye yolunu seçtiği olayı yukarıda ifade etmeye çalıştım. İnsanız hata ederiz, yanlış söyleyebiliriz. Özür dileriz olur biter. Bizim töremizde, inancımızda kültürel değerlerimizin kodlarında bulunan insanî duygularımız elhamdülillah ölmediğinden millet olarak affederiz ve unuturuz.

Eli öpülesi muallimlerimize yönelik “Mevcut iktidarın peşinden giden öğretmen varsa, kimse kusura bakmasın ben ona öğretmen demem" şeklindeki skandal sözlerinden geri adım atmaması; “Borsa İstanbul'u Katarlılara satıyorsunuz. Gayet güzel. İhale yaptınız mı? Belki başka bir ülke gelip diyecekti ki ben şu kadar veriyorum. Niye ihale yapmadılar. Siz bu soruyu sormazsanız, bu sorunun cevabını almazsanız, bu sorunun cevabını vermeyen siyasi organa oy veremezsiniz. Verdiğiniz her oy. Bakın inançla söylüyorum, her oy haram olur. Her oy haram olur..." şeklinde konuşarak siyasetin dilini dinî kavramla çerçevelemesi; Gezi davasında beraat veren hâkimler hakkında inceleme başlatan HSK için "Hâkimler ve Savcılar Alçak Kurulu" ifadesini kullanmasını bu vesile ile hatırlatıp “Militan Emekli” yakıştırmasıyla emeklileri unutmamasını söyleyecektim ama gökten üç elma düşercesine CHP den üç milletvekilinin istifa etiği haberi gündemin ortasına ‘güm’ diye düşüverdi.

İstifaların ardından ‘İnce’ bir toz bulutunun yükseleceğini meteoroloji uzmanları söylemeyince yazalım dedik.