Yargıda neler değişiyor?
Uzun süredir üzerinde çalışılan yargı reformu stratejisi açıklandı. Hayli uzun ve kapsamlı bir plan. Başkan Erdoğan tarafından açıklanan “yargı reformu strateji belgesinin” çok dikkatle irdelenmesi ve değerlendirilmesi gerekir. Uzun süredir Türkiye’nin bu tür belgelere ihtiyacı vardı. Özellikle yargı üzerinde, 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye içine kapalı bir dönem yaşamak zorunda kaldı. Özgürlükler ve adaletin dağıtılması konusunda nerdeyse hava gibi su gibi ihtiyacımız olduğu bir süreçte bu belge açıklandı.
Diliyorum ve umuyorum belgeyle konan hedeflerle mevcut yerel adliyelerle yüksek yargı uygulamaları arasındaki makas, giderek daralacaktır. Çünkü burada başka bir Türkiye hedefleniyor ama uygulamada ve gerçeklikte mücadele edilen ve birikmiş ciddi sorunlar var. Bu makas ne kadar daralırsa yani mevcut durum açıklanan strateji belgesine ne kadar yaklaştırılırsa bu Türkiye’nin faydasına olacaktır.
Hedef adaleti sağlamak
Yani büyük adliye binaları, büyük duruşma salonları değil de yargının önüne bir perspektif konuluyor: “Senin hedefin adaleti dağıtmak, adaleti dağıtırken insan haklarını ve özgürlükleri önceleyen bir bakış açısıyla bunun dağıtmak.” Yani yargının bir “etek boyuyla” gündeme gelmesi değil “etikle” gündeme gelmesi bizim için çok daha önemli. Ona daha çok ihtiyacımız var.
Strateji belgesiyle hukuk eğitim süresinden performans ölçümüne, avukatlara sınavdan tutun da tutuklama şartlarında değişikliğe kadar pek çok yenilik var. Belgeyle temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi hedefleniyor. Bu kapsamda;
*Uzun tutukluluk tartışmalarına son vermek için tutukluluk süreleri soruşturma ve kovuşturma aşamaları için ayrı ayrı düzenlenecek. Tutuklama tedbirinin şartları zorlaştırılıp, istisna haline gelecek.
*İnternete erişim engellemelerine de sınır getirtilecek. Bir internet sitesinin tamamına değil de sadece engellenmesine karar verilen kısmına erişimin sınırlanmasına imkân verecek bir düzenleme yapılacak.
*Hukuk eğitimine yeni bir model getirilecek. Hukuk fakültelerinde eğitim süresi 5 yıl olacak. Başarı sıralaması yeniden belirlenecek. Hukuk kontenjanları 190 binden 100 bine düşürülecek.
*Düzenlemeyle avukat olmak da zorlaşacak. Avukatlık sınavı gelecek. Avukatlık hakkı kazanmak için olduğu gibi hâkim - savcı ve noterlik için de özel mesleki sınavlar getirilecek. Avukatların belgelere erişimini artıracak düzenlemeler yapılacak. Bazı şartları taşıyan avukatlara yeşil pasaport verilecek.
*Hâkim ve savcı yardımcılığına geçilecek. 23 yaşındaki bir genç getiriliyor hâkim olarak ve daha hayatı anlamadan bizim hayatımız hakkında karar veriyor. Çok önemli bir düzenleme bu. Bazı ülkelerde mezun olduktan sonra hâkim olacaksa ayrı bir eğitim oluyor, avukat olacaksa ayrı eğitim görüyor. Uzun süre yardımcılık yapılıyor.
*Hâkim ve savcılara coğrafi teminat getirilecek. Böylece istekleri olmadan başka yere tayinleri olmayacak. Yani hâkimlerin aile düzeni ve sosyal yaşamaları normalleşecek. 3-5 yılda bir istek dışı yer değişikliği olmayacak.
*Yeni yol haritasıyla yargılama sürelerinin kısaltılması hedefleniyor. Bu kapsamda ceza davalarında uzlaştırmanın kapsamı genişleyecek. Ceza mahkemeleri 24 saat esasına göre çalışacak.
*Çevre, enerji ve imar alanlarında özel ihtisas mahkemeleri kurulacak. İhtisas sürecine geçilecek. Bakıyorsunuz aynı hâkim bir iş mahkemesine bir terör mahkemesine bir aile mahkemesine bakıyor ve alanında uzlaşamıyor veya uzman olmadığı konularda kararlar veriyor. Artık ceza hâkimi salt ceza davalarına, hukuk hâkimi salt hukuk davalarına bakacak.
*Yeni yargı stratejinde çocuklarla ilgili bölümlerde var. Boşanmış ailelerde çocuk teslimi icra müdürlüklerinin görevi olmaktan çıkarılacak. Ağır suçlar hariç olmak üzere 15 yaşından küçük çocukların ilk defa işledikleri suçlar soruşturmaya konu edilmeyecek. Şiddet içermeyen suçlarla hükümlü yaşlı, hamile ve çocukların cezalarının evde infazına olanak sağlanacak.
Hayata geçirilmesi halinde Türkiye’nin demokrasisine, insan haklarına, uluslararası itibar ve güvenirliğine büyük katkısı olacak bu strateji belgesinin hazırlanmasında, ülkenin önüne bir yol haritası olarak konmasında büyük katkısı olan başta Sayın Adalet Bakanımız Abdülhamit Gül beyi, bürokratlarını ve ilgili baroları bir hukukçu olarak tebrik ve takdir ederim.