Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
22 Nisan 2024

Yapay zeka ve eğitim

Yapay zekâ, algılama, öğrenme, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma ve karar verme gibi yeteneklere sahip yapay bir işletim sistemi olarak tanımlanabilir. Yapay zekâ, eğitim başta olmak üzere tüm alanları etkilemektedir. Yapay zekânın eğitim sistemine uygun hale getirilmesi, hedeflenen kalkınma seviyelerine ulaşma konusunda da ülkelere önemli fırsatlar sunmaktadır.

Küreselleşmeyle birlikte artan rekabet koşullarına bağlı olarak bilim ve teknolojide ki gelişmeler, hızlı üretim yapma isteği yapay zekâyı ortaya çıkarmıştır. Yapay zekâ, üretim sanayisinde niteliksiz insan gücü ihtiyacını azaltırken nitelikli insan gücü ihtiyacını da artırmıştır. Nitelikli insan gücü yetiştirme ve bu gücü kalkınma hedeflerine uygun bir şekilde etkin kullanmak için ülkeler yapay zekâ uygulamalarına büyük yatırımlar yapmaktadırlar.

Yapay zekânın tüm alanlara olduğu gibi toplum üzerinde yapabileceği sosyal ve kültürel olumsuz etkilere karşı da koruma eğitimle mümkün olmaktadır. Bu nedenle yapay zekâ uygulamalarının eğitim sürecine dâhil edilmesi ülkelerin kalkınma hedefleri için uygun olsa da toplumsal değerlerin zarar görmemesi açısından yaşamsal bir öneme sahiptir. Yapay zekâ uygulamaları eğitim işleyişinde de önemli katkılar sağlamıştır. Yapay zekâyla birlikte kişisel eğitim programları, bireysel performans takibi, ders içeriği hazırlama, öğretim modelinin belirlenmesi gibi yöntemlerin eğitim sistemine girmesinin yanında günümüzde önem kazanan dijital okuryazarlık, bilgi akıcılığı, teknolojik okuryazarlık, yaratıcılık, yenilikçi düşünme, eleştirel düşünme, çözüm üretme ve karar verme gibi bireysel özellikler de ön plana çıkmıştır.

Eğitimde yapay zekâ uygulamaları uzman sistemler, akıllı öğretici sistemler ve diyalog tabanlı sistemler olarak sınıflandırılabilir. Uzman sistemler daha çok uzaktan eğitimde kullanılan herhangi bir alanda uzmanlaşmış sadece o alana ait bilgilere sahip sistemlerdir. Akıllı öğretici sistemler, öğrencilere kişiselleştirilmiş öğrenme ortamları sunan uzman sistemlerdir. Diyalog tabanlı sistemler ise kişisel eğitim programları sağlama, öğrenme eksiklerini düzeltme ve kişisel eğitim programı düzenleme sistemleri olarak tanımlanabilir. Her ne kadar yapay zekâ uygulamaları eğitim niteliğini artırıcı etki yapsa da yaratıcı düşünme, özgün ürün oluşturma, yeni bilgi sentezleme, değerlendirme, sanat eseri oluşturma, eleştirel düşünme gibi birçok konuda insanlar yapay zekâ uygulamalarından daha yaratıcı ve öndedir. Bireysel anlamda yenilikçi ve yaratıcı özellik gerektiren mesleklerin uzun süre insanlar tarafından yapılacağı da önemli bir gerçektir.

Eğitimde kullanılan yapay zekâ, öğrenmeyle ilgili bireylerden elde edilen verileri çözümlediğinden klasik değerlendirme yöntemlerinden çok daha ayrıntılı sonuçlar vermektedir. Yapay zekânın eğitimde kullanılması nitelik artışı ve bireysel öğrenme açısından birçok üstünlük sağlamaktadır. Fakat bu üstünlüğün yönlendirilmesi, kalıcılığı ve devamlılığının sağlanması hususunda öğretmenlerin merkezi bir rolü olmak zorundadır. Eğitim sisteminin temel unsurlarından biri olan öğretmenler olmadan yapay zekânın eğitim üstünlükleri toplumsal açıdan herhangi bir temele oturmayacaktır. Yapay zekânın eğitimde sağladığı verilerin en iyi nasıl kullanılacağına öğretmenler karar vermelidir.

Yapay zekâ uygulamalarının eğitime yaptığı katkıları;

• Kişiselleştirilmiş öğretim imkânı,

• Akademik başarı artışı,

• İşbirlikçi öğrenme desteği,

• Uzaktan eğitim sağlama,

• Etkili öğrenme sağlama,

• Eğitimsel geribildirim sağlama,

• Bireylerin ilgi ve ihtiyaçlarına göre çeşitli eğitim araçları önerme,

• Öğrenciler ve akademik içerik arasında sesli iletişim sağlama,

• Öğrenme seviyesine uygun kişiselleştirilmiş eğitim sağlama,

• Sanal gerçeklik ortamı sağlama,

• Öğrenci adına eğitim risklerini önceden belirleyebilme,

• İyi ve etkili sınıf yönetimi,

• Öğrenci verilerini toplama ve depolama imkânı sağlama,

• Özel ihtiyaçları olan öğrencilerin eğitiminde yapay zekâdan yararlanılmasıyla etkili öğretim gerçekleştirilmesi, olarak değerlendirilebilir.

Yapay zekânın potansiyeli ve gideceği nokta hayal edilenin çok ötesinde olduğundan bu teknolojinin eğitime farklı açılardan güç katacağı ve öğretim sürecinde karşılaşılan sorunların çözümünde büyük fayda sağlayacağı önemli bir gerçektir. Yapay zekâ doğru amaçla kullanıldığı sürece insanlığın olumlu dönüşümünün sağlanması ve gelişimine de önemli katkılar sağlayacaktır.

Tüm okuyuculara selam eder saygılar sunarım.