Yalan ve karakter
FETÖ'cüler bir nesli; yalanın, takiyyenin, iftiranın, çarpıtmanın serbest olduğu hatta teşvik edildiği, daha doğrusu bunlara dayanan fikirlerle eğittiler. En baştan yalana alıştırdılar hatta yalanla kişilikleri şekillendirdiler.
FETÖ'cülerde adam kayırma, hakkı olmayan yere gelme, soruları çalma, başkasına iftira atarak makamından etme ve o koltuğu haksız, ehliyetsiz olarak ele geçirme sıradandı, hatta gerekliydi ve şarttı.
Böylelikle devletin içine sızdılar, önemli ve kritik yerleri kendi zombileriyle doldurdular, istihbarat birimlerine hakim oldular. Yükselme ve ödüller bu yüzden FETÖ'nün zombilerine nasip oluyordu hep.
Şimdi bu alçaklar mahkemelerde yargılanıyorlar. Yine ifadelerine bakıyoruz: "Benim haberim yok, FETÖ'yle ilgim yok" benzeri sözlerle aradan sıyrılmaya çalışıyorlar.
Kısacası yalan ve çarpıtma bunların karakterlerine öyle oturmuş ki şaşmamak mümkün değil. Böyle olunca da devlet dairelerinde, diğer kurumlarda herkesin birbirine güveni kalmıyor. Acaba FETÖ'cü mü diye insanlar şüphe ile diğerine yaklaşıyorlar.
Benim diyeceğim esas konu ise kişiliğin veya karakterin oluşmasında yalanın önemli olduğu. Yani siz bir çocuğu yalan söyleyerek veya yalanla büyüterek ya da yalana başvurmasına müsamaha ederek hatta teşvik ederek yetiştirdiğinizde o çocuğun kişiliği de karakteri de bozuk oluyor. Yalanla şekilleniyor. Yalan ve dürüst olmamak ise bütün davranış bozukluklarının temeli durumunda.
Sonrasında her türlü kötülüğü yapabilecek, her çeşit zararı verebilecek, her şerri işleyebilecek, gözünü kırpmadan insanların kuyusunu kazabilecek yetişkinler olarak aramızda yerlerini alıyorlar. Bunun en bariz örneklerini FETÖ'cü hainler 15 Temmuz darbe girişimi esnasında gösterdiler. Üstelik artık mayalarına işlemiş olduğu için darbe teşebbüsleri başarısız olunca kimi bayrakları kapıp meydanlara çıktı ve darbeye karşı olduğunu söyledi, kimi de attıkları tweetlerle bunu ilan etti.
Sonra şarlatan liderleri çıktı, "Ben bu darbecilerin binde birini bile tanımam, bu darbe Tayyip Erdoğan'ın kurgusu" deyiverdi.
Gerçekten tarihimizin en hain, en tehlikeli, en gözü dönmüş örgütü ile karşı karşıyayız. Rabbim mücadele edenlere yardım etsin.