Yalan terörü
Aldatmak gayesiyle ve gerçeğe aykırı olarak söylenen söz, gerçek olmayan, uydurma, asılsız söz ve haber olarak Türk Dil Kurumunun tarif ettiği yalan kelimesinin Arapça karşılığı olan kezib (kizb) eski sözlüklerde “doğruluğun (sıdk) karşıtı, bir konuda gerçeğe aykırı haber veya bilgi vermek, söz vâkıaya uygun olmamak” diye tanımlanır. Yalan; olmayanı olmuş, olanı olmamış gibi gösteren söz demektir.
Allah yalan konuşanları zalim
olarak nitelendirir. Yalancıların kalplerinin hastalıklı olduğunu, yalan
söylemekte olduklarından dolayı, onlar için acı bir azap olacağını zikreder. Tarihte
yalancılara verdiği cezaları anlatır. Yalan; insanları birbirine düşürür,
toplumun ahengini bozar.
Peygamber Efendimiz de yalandan
kaçınmak gerektiğini, günahların en büyüğü olduğunu söyler. Yalanla günahın yan
yana olduğunu ve ikisinin de insanı cehenneme götüreceğini bildirir. Yalanın
aynı zamanda büyük bir ihanet olduğunu buyurur. Bizi yalandan meneder ve yalan
söylemenin günaha, günahın da cehenneme götüreceğini uyarır. Kişinin yalan
söyleye söyleye nihayet Allah katında kezzâb diye yazılacağını bildirerek inananları
uyarır. Aynı zamanda sıkça tekrar edilen başka bir hadiste yalan, münafıklığın
üç alâmetinden biri olarak gösterilir.
Dil ve konuşma yeteneği insanı
canlılardan ayıran en büyük özelliktir. Bu insana Allah tarafından verilen en
büyük nimettir. Bu nimeti yerinde ve doğru kullanmayanların düşeceği durumunu
Allah ayette aşağıların aşağısı olarak nitelendirir. Çünkü sadece dile kendini
ikrar etme yeteneği verilmiş, diline sahip olanların da insanların en değerlisi
olacağı vurgulanmıştır. Yalan söylemek ruhu alçak insanların işidir. İnsanın
yalancılığı karakter haline getirmesi insanlıktan çıktığının işaretidir. Çünkü
yalan her türlü kötülüğün aslıdır. Yalan, korkaklık ve bilgisizlikten doğar. Onun
için yalan konuşanlar korkak ve cahildir. Korkaklık ruhu alçaltır. Onun için
yalan konuşanlar alçak insanlardır. Yalan konuşanlar kompleksli insanlardır.
Kompleksleri onları kibirli olamaya iter. Kibir ise Allah’ın yasakladığı
haslettir. Çünkü İblis’i lanetlettiren şey kibri olmuştur. Yalancılar
menfaatperest insanlardır. Yalancılar doğru sözlerle kendisinin yalanları
arasında fark görmezler. Söylediklerinin şüpheyle karşılandığını görünce hemen sözlerinden
dönerler.
Yalan her devirde insanlığın en
büyük ahlâk problemlerinden birini teşkil etmiş, bütün dinlerde ve ahlâk
öğretilerinde kötü ve günah sayılmış, İslâm kültüründe de bu alanda geniş bir
literatür oluşmuştur. Ağır sonuçlar doğurması, toplumu ifsat etmesi,
ahlâki çöküntüye sebep olması gibi sebeplerle İslâm’ın büyük günah kabul edip
yasakladığı yalanın aynı zamanda hukukî sonuçları da vardır.
Ülkemiz ve milletimiz yıllarca
terör olaylarından çok çekti. Terör, gencecik evlatlarımızı şehit etti.
Annelerimizi gözü yaşlı, kızlarımızı dul ve çocuklarımızı yetim bıraktı. Bayram
demedi, seyran demedi, her gün şehit haberleriyle yüreklerimizi yaktı.
Gözyaşlarımız sel olup aktı evlatlarımızın arkasından. Teröristler ülkemizi
savaş alanına çevirdiler. Şehirlerimizi yaşanmaz hale getirdiler. Köylerimizi
yaktılar. Meralarımız yıktılar. Hayvanlarımızı bile sağ bırakmadırlar. İçerden
ve dışardan aldıkları desteklerle sokaklarımızı kan gölüne çevirdiler. Uzatılan
barış elini kestiler. İyi niyetlerimizi her defasında suiistimal ettiler.
Hükümetin iyi çalışması sonucu
terör artık bitme noktasına geldi çok şükür. Şimdi yaralarımızı sarma
zamanlarındayız. Kaybettiğimiz onca evladımızın ardından gözümüz yaşlı yas
tutarken kaybettiğimiz maddi değerleri telafi etme noktasındayız. Yüz
milyarlarca liramız boş yere aktı gitti hiç uğruna. Şimdilerde ülkemiz her
yanıyla ve her yönüyle dünya ile yarışır hale gelme arifesindedir.
Şimdilerde yalan terörü ile
başımız dertte. Makam ve mevki uğruna her türlü yalanı söylemekten çekinmeyen
bir muhalefet ile karşı karşıyayız. Söylediği yalanların haddi hesabı yok iken
hiç birisi için de pişmanlık duymayan, yüzü kızarmayan bir eda ile milletin
karşısına çıkan ve dün söylediği yalana bugün yenisini ekleyerek iktidar olma
gayreti içindeler. Bu yalancı siyasilerin ülkemizin başına ne türlü bela
açacağını anlamak için yakın tarihteki iktidar dönemlerine bakmak yeterli
olacaktır.
Mevla’m yalandan ve yalancıdan
muhafaza eylesin…