Yalan dolan!
TÜRKİYE son 10 gündür, iki olay üzerinde inanılmaz bir bilgi kirliliği bombardımanına tutuldu.
Masum bir, ağaç koruma isteği ile başlayan Taksim Gezi Parkı eylemleri, iki günde renk değiştirdi ve hükümeti düşürmeye yönelik provokatif etkinliklere dönüştü.
Bu süre içinde sosyal medyada (facebook-twitter) inanılmaz yalan haberler yayıldı ortalığa. Her şey ortada iken, yok TOMA'lar çocuk ezdi, yok polisler silah kullandı, yok eylem 48 saat daha sürerse AB kararıyla hükümet düşecek (Yılmaz Özdil) gibi saçmalıklar doluştu. Fotoğraflar fotoshop sistemiyle oynanarak yalan bilgiler verildi.
Gezi Parkı'nda masum eylemlerin yapıldığı söyleniyordu oysa orada alkol su gibi akarken, fuhuş tavan yapacak düzeye çıktı. Tecavüzler oldu, livata girişimleri oldu. Ben bunları yazdığımda, yakından tanıdığım bazı dostlarım bile "Nereden uyduruyorsun bu tecavüz olaylarını" diye bana kızdılar. Oysa, taktıkları at gözlüklerini çıkarsalardı, adli makamlara yansıyan tecavüz vakalarını göreceklerdi. Hatta başörtülü bir hanıma saldırı yapıldığına bile inanmadılar. İnatla bu eylemlerin masumane olduğunu savundular. Ne yazık... Şimdi de sendikalar genel grev çağrısı yaptı. Gençlerin yapamadığını bu kez sendikalar deneyecek. Onlar da beceremezse, ki beceremeyecekler bakalım bu kez devreye kimler girecek?
UEFA'nın şike dosyası
Hayret ki ne hayret. Türkiye'de ilk defa; başrolünde Fenerbahçe'nin olduğu bir olay, manşetlere çıkamadı, gölgede kaldı. Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın UEFA Disiplin Kurulu'na sevkiyle ilgili de bir çok yalan yanlış haberler çıktı sosyal medyada ve basında. Yok efendim İnfantino umut vermiş de, TFF yöneticileri ceza gelmez demiş de, hukukçular bundan bişey çıkmaz demiş de vs... Daha önce de yazdığım gibi bu konuda Türk spor hukukçuları sınıfta kaldı. Hiçbiri gerçekleri söyleme cesareti gösteremedi. Kimden korktular bilmiyorum. Ama UEFA'nın sopası kalktı işte... TFF'ye ne demeli... Bir kere UEFA seni bu konuda muhatap almamışken, senin ne işin var UEFA'da... Ceza verilmesin diye kulis yapıyorsun. Kimin için F.Bahçe ve Beşiktaş için... Bu taraftarsızlık mıdır? Eğer F.Bahçe suçlu ise Trabzonspor'un hakkını kim savunacak? Trabzonspor da bu ülkenin takımı değil mi?
Benim kanaatim şu: UEFA ceza verir ama nasıl verir bilmem. TFF ya istifa eder ya da eski verdiği kararı değiştirmek zorunda kalır. Eski kararında ısrar ederse kaos giderek büyür. Daha farklı cezalar gelebilir UEFA'dan. Mevcut TFF, şike konusunda verdiği kararı bana göre zor değiştirir. Çıkış yolu onlar için istifadır. Yeni gelecek TFF yönetimi eski karararı değiştirebilir. O zaman da Fenerbahçe cephesi yeniden ayaklanır ve sokaklara dökülür.
Kısacası, Beşiktaş'a ceza aldıran birinin TFF başkanı olması, herhalde UEFA'nın gözünden kaçmayacaktır. Yanlış beyanatta bulunan bir kulüp başkanının, TFF başkanı olduktan sonra "doğru" hareket edeceğinin garantisi yoktur!
Bir son kurnazlık da şöyle olacakmış: Aziz Yıldırım ömür boyu men cezalı alırsa, Fenerbahçe A.Ş.'nin başkanlığından istifa edecekmiş ama Fenerbahçe Derneği'nin başkanlığını yürütmeye devam edecekmiş. Yani perde gerisinden kumandasını sürdürecekmiş. Yasalar buna elverişliymiş. Geçin bunu beyler. UEFA ömür boyu ceza verirse Aziz Yıldırım artık oralarda gezinemez, gezdirmezler... Kulüp onca mali kayba, itibarsızlığa düşürülmüşken, alnına şike damgası yapıştırılmışken, hala da Aziz Yıldırım'ın yönetimine ses çıkmayacaksa, pes vallahi!