Dolar (USD)
35.32
Euro (EUR)
36.69
Gram Altın
2952.91
BIST 100
9889.71
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
25 Temmuz 2017

Yakın Komşumuz İngiltere

Tarihi olayları değerlendirirken olayın yaşandığı tarihteki sosyal, siyasal ve askeri şartlar dikkate alınmalıdır denir. Elbette bu doğrudur. Bugünün penceresinden geçmişi görmek ve objektif değerlendirmek zordur veya yanlıdır. Ülke olarak en çok tartıştığımız dönem şüphesiz İstiklal Savaşı ve sonrasında Cumhuriyetin kuruluş aşamalardır. Osmanlı yıkılırken yeni bir devletin de temelleri atılıyordu. Bu temeli atmak kolay değildi. Tarihu00ee ve siyasi şartları göz önünde bulundurarak Türkiye Cumhuriyeti'nin İngiltere ile ilişkilerini değerlendirelim.

İngiltere ile olan ilişkilerimiz sandığımızın ötesinde çok daha derinlerde yatıyor. Sevr sonrası zafer olarak nitelenen Lozan'da en önemli olan güç İngiltere'dir. Görüşmeler 20 Kasım 1922'de başladı. Özellikle İngiltere'nin ödün vermeyen tutumu yüzünden konferans çıkmaza girdi ve görüşmeler 4 Şubat 1923'te kesildi. Yoğun diplomatik çabalar sonucunda taraflar 23 Nisan 1923'te yeniden bir araya geldiler. Bu kez İngiltere'nin tutumu daha yumuşamıştı. Üzerinde anlaşmaya varılan metin 24 Temmuz 1923'te imzalandı.

Trakya, Irak, Musul, Adalar, Boğazlar gibi günümüzde de önemini koruyan konular Lozan'da görüşülüp karara bağlandı. Bu maddelerin Türkiye'nin lehine olup olmadığını anlamak için uzman tarihçi ve siyasetçi olmaya gerek yok. Bu konular günümüzde de Türkiye'nin sorunu olarak devam ediyor. Demek ki pek de lehimize değilmiş.

İngiltere İyi Komşumuzmuş!

Türkiye'nin, Misak-ı Milli sınırları içinde yer alan Musul'u kuvvete başvurarak geri alma girişiminde bulunmaması için Türkiye ile İngiltere ve Irak arasında 5 Haziran 1926'da Ankara'da bir antlaşma imzalandı. "Sınır ve İyi Komşuluk Antlaşması" adıyla imzalanan bu antlaşmayla günümüzdeki Türkiye-Irak sınırı belirlendi. Ayrıca Türkiye 25 yıl süreyle Irak'ın belirli petrol gelirlerinden %10 oranında pay alacaktı. Görüldüğü gibi İngiltere, Türkiye'nin komşusudur. Bunu anlaşma söylüyor.

Peki, İngiltere ile ilişkilerimiz "iyi komşuluk" samimiyetinde nasıl gelişti? Dün her işimize burnunu sokan İngiltere nasıl iyi komşu olur? Bağımız, bağımlılığımız var mıdır İngiltere'ye? Hiç de belgelerle konuşmadan gördüklerimiz, yaşadıklarımız yeter bu bağımlılığa.

Bürokrasimizin en önemli insanları İngiltere'de staj görür. Kaymakamlar buna örnek. Tecrübelerini geliştirmek ve dil öğrenmek için giderler. Anlayacağınız devlet tecrübesi(!) İngiltere'de pekiştirilir. Sömürgeci bir devlette staj görmek! Yahu konuşmaya başlarken bin yıllık devlet geleneğimizden bahsederiz, devlet adamı yetiştirmek için İngiltere'yi seçeriz! Hangi kafa ile hareket ederiz, bilemiyorum.

Tanzimat döneminden başlamak üzere basın yayın alanında Osmanlı aleyhtarı ne kadar adam varsa İngiltere'de yetişti. Ceride-i Havadis yarı resmi (yarı özel) İngiliz Churchill tarafından 1840'ta çıkarılır. Adamlar her dönem içimizde. Namık Kemal ile Ziya Paşa da yurt dışında çıkarılan ilk gazete olan Hürriyet'i Londra'da 1868'de yayımlamışlardır. Meğerse bizimkileri ne severlermiş İngilizler!

İsrail'i iyi komşumuz kurmuş

İngilizlerin burnu Orta Doğu'dan hiç çıkmadı. İsrail'in kurulmasında da bizim iyi komşumuzun parmağı var. I. Dünya Savaşı sırasında, İngiliz Dışişleri Bakanı Balfour, 2 Kasım 1917 de Siyonist Federasyonu Başkanı'na gönderdiği mektupta, İngiltere'nin Filistin de bir Yahudi devleti kurulmasını kabul ettiğini resmen bildirmişti. Arthur Balfour'un yayınladığı deklarasyondan bir ay sonra İngiliz General Allenby Kudüs'ü ele geçirdi. Bu Siyonistler için hayati önem taşıyordu. Ve İsrail'in kurulmasına kadar devam edecek olan İngiliz mandası başlamış oldu. İngilizler bu bölgeye Yahudi asıllı yöneticiler atamış ve bölgeye Yahudi göçünü desteklemiştir.

Herzl, arazi alım-satımını kolaylaştırmak için İngiliz-Filistin Şirketini (1903) kurdu. Bununla beraber Yahudi Milli Fonu kuruldu. İşte İsrail bu temeller üzerine kurulur. Buradaki en önemli destek, bizim yakın ve iyi komşumuz İngiltere'den gelir.

Sykes-Picot'u imzalayarak Müslüman coğrafyaları gizliden gizliye paylaşmak isteyen İngiltere, bizim en yakın ve en iyi (!) komşumuzdur. Çünkü İstanbul'dan da en son onlar çıkmıştı.