Yahûdilik-Masonluk münâsebeti (97)
4 Mart 1933 ilâ 12 Nisan 1945 târihlerinde on iki
sene ABD Cumhûr Reîsliğini deruhde eden Franklin Delano Roosevelt (Nev York, 30.1.1882 – Warm
Springs, 12.4.1945), Fransa Büyük Locası’nın verdiği bilgiye nazaran,
10 Ekim 1911’de, 830 numaralı Nevyork Holland Locası’nda tekrîs edilmiş,
1929’da kendisine 32. Derece tefvîz edilmişti. “Müdâvim ve faâl bir Masondu.
1938’de harb tehlikesi baş gösterince, Avrupa’nın Mason Localarının yardım
talebini teveccühle karşıladı.
İsrâil’in Devlet
statüsü kazanmasında birinci dereceden rol oynamış bir Farmason Devlet Adamı:
Harry Solomon Truman
Harry Solomon Truman
(Misuri, Lamar, 8.5.1884 – Misuri, Kansas City, 26.12.1972), çiftlik sâhibi bir
âilenin çocuğu olarak dünyâya geldi ve kendisi de gencliğinde bir müddet
çiftlik işleriyle meşgûl oldu. 1922’de siyâsî kariyere başlamadan evvel,
ticâretle de iştigâl etti.
1. Cihân Harbine katılmak için gittiği Oklahoma’nın
Doniphan Kampında, Yahûdi kumaş tüccarı Edward Jacobson’la tanıştı; onunla
yakın dost oldu. Kampın kantinini berâber işlettiler. Az sonra Fransa cephesine
gönderildi. Harbden yüzbaşı rütbesiyle döndü. Avdetinde, Kansas City’de, Edward
Jacobson’la ortaklaşa bir tuhâfiye dükkânı açtı. 1921 iktisâdî buhrânında
dükkânları iflâs etti. Jacobson’la dostlukları ömür boyu sürdü. Siyonizmi
desteklemesinde bu dostluğun da têsîri oldu. (https://fr.wikipedia.org/wiki/Harry_S._Truman; 6.9.2024)
Bundan
sonra siyâsî kariyere yöneldi. On sene zarfında muhtelif siyâsî mevkilerde
bulunduktan sonra 1934 Seçimlerinde Demokrat Parti’den Misuri Senatörü seçildi;
hayâtının on senesinde (3.1.1935 – 17.1.1945) Senatör sıfatıyle faâliyet
gösterdi.
1944’teki
Cumhûr Reîsi Seçimlerinde, Franklin D. Roosevelt’in Yardımcısı olarak namzed gösterildi;
seçimi kazandılar. 20 Ocak 1945’te başlıyan Cumhûr Reîsi Yardımcılığı üç aydan
kısa sürdü: 12 Nisan 1945’te Roosevelt vefât edince, onun yerini aldı.
1948’deki Cumhûr Reîsi Seçimlerini de kazandığından 20 Ocak 1953’e kadar sekiz
seneye yakın aynı makâmı işgâle devâm etti.
Selef - halef Farmason iki Cumhûr
Reîsi: Roosevelt ve Truman
Harry S. Truman gibi, Yardımcısı
olarak seçildiği Franklin D. Roosevelt dahi, Masonluğun en yüksek Derecelerini
ihrâz etmiş ve bir o kadar Siyonizm destekcisi iki Devlet Adamıdır.
4 Mart 1933
ilâ 12 Nisan 1945 târihlerinde on iki sene ABD Cumhûr Reîsliğini deruhde eden
Franklin Delano Roosevelt (Nev York, 30.1.1882 – Warm Springs, 12.4.1945), Fransa
Büyük Locası’nın verdiği bilgiye nazaran, 10 Ekim 1911’de, 830 numaralı Nevyork
Holland Locası’nda tekrîs edilmiş, 1929’da kendisine 32. Derece tefvîz
edilmişti. “Müdâvim ve faâl bir Masondu. 1938’de harb tehlikesi baş gösterince,
Avrupa’nın Mason Localarının yardım talebini teveccühle karşıladı. (Il fut un maçon assidu et actif ; il
répondit avec bienveillance, en 1938, aux adresses des obédiences européennes
devant les menaces de guerre.)” Fransa Büyük Locası, Roosevelt’in teveccüh ve
yardımlarına bir şükrân ifâdesi olarak, 9 Aralık 1948’de, Pâris’de Puteaux
Sokağı’nda, “en büyük mâbedlerinden biri olan” Franklin Roosevelt Mâbedi’ni
açtı. Açılış merâsiminde Roosevelt’in eşi Eleanor Roosevelt de hazır bulundu.
(“Le Temple maçonnique Franklin Roosevelt”; https://www.gldf.org/culture-et-patrimoine/temple-maconnique-franklin-roosevelt.html; 16.10.2024)
Halefi Harry S. Truman’a gelince, o da, 9 Şubat 1909’da,
Grandview’nun 450 Numaralı Belton Locası’nda tekrîs edilmiş, Eylûl 1940’ta
Misuri Büyük Locası’nın Üstâd-ı Âzamı seçilmiştir. Kendisine, Cumhûr Reîsliği
makâmındayken, 33. Derece tevcîh edilmiştir. (Dictionnaire universel de la franc-maçonnerie 1974: II/1319)
Mustafa Kemâl’in de müntesibi olduğu Grande Oriente
d’Italia’nın İnternet Sitesinde neşredildiğine göre, Truman, 2. Cihân Harbi
sonrasında, Avrupa Masonluğuyle de yakından alâkadar olmuş, dîğer taraftan,
Faşizmle mücâdele eden İtalya Meşrik-ı Âzamı’na Amerika’da faâliyet gösterme
imkânı tanımıştı:
“Amerikan Masonluğunun önde gelen bir sîmâsı olan Truman,
Harb sonrasında, Avrupa’ya bir Farmason hey’eti göndererek Nazi ve Faşist
rejimlerinin yıkılmasından sonra Avrupa’daki Masonluğun vazıyetini kendisine
rapor etmelerini istemiştir.
“Faşizme boyun eğmeyip sürgüne giden ve Amerika’da
faâliyetine devâm etme imkânı bulan Grande Oriente d’Italia, bu imkânı verdiği
için Truman’ı şükrânla yâdetektedir. (Un approfondimento è dedicato alla
fine della II Guerra Mondiale e al rapporto stilato da un team di inviati della
Massoneria americana sulla situazione delle Gran Logge nel vecchio continente
dopo la sconfitta dei regimi totalitari. Un rapporto, voluto personalmente dal
presidente in carica Truman, che era anche un esponente di spicco della Libera
Muratoria statunitense, dal quale emerge il riconoscimento al Grande
Oriente per il fatto di aver continuato a lavorare in esilio, mai
accettando, come altre Obbedienze, di scendere a patti con il fascismo.)” (“E’ online Erasmo n.5 maggio
2020”, 26 Maggio 2020;https://www.grandeoriente.it/e-online-erasmo-n-5-maggio-2020/; 24.8.2024)
Emperyalistler, 1. Cihân Harbi’ndeki Cambon – Grey Mutâbakatıyle olduğu
gibi, 2. Cihân Harbi’nde de Tahran, v.s. Konferanslarıyle dünyâyı kendi
aralarında paylaştılar
Roosevelt ve Truman… Amerika’nın selef - halef bu iki
Farmason Cumhûr Reîsinin isimleri, muâsır dünyâ târihinde, bilhassa İkinci
Cihân Harbi’ndeki rolleri, Tahran, Moskova, Yalta, Potsdam Konferanslarında
dünyâyı paylaşma müzâkereleri, Dresden ve Tokyo’nun câniyâne bombardımanları ve
atom bombası vahşetiyle hatırlanıyor.
Franklin D. Roosevelt, Beynelmilel Siyonizme muvâzî bir siyâset tâkîb
ederek, Hitler’in 1933’te iktidâra gelmesinden îtibâren, için için Amerika’yı
Harbe hazırlamıya başlamış, Japonların 7 Aralık 1941’de Pearl Harbour
baskınıyle aradığı bahâneyi bularak derhâl Amerika’yı İngiltere ve SSCB
saflarında Harbe sokmuştu… (Bâzı târihçilerin iddiâsına nazaran, Roosevelt,
Pearl Harbour’a baskın yapılacağından haberdâr olduğu hâlde, eline bir koz
geçmesi için, bu baskına karşı tedbîr almamış ve orada 2.400 civârında Amerikan
askerini fedâ etmişti.)
(https://fr.wikipedia.org/wiki/Franklin_Delano_Roosevelt; 16.10.2024)
Roosevelt’in Amerika’yı Harbe sokmasıyle, Alman – İtalyan –
Japon Cephesinin karşısına İngiltere, Amerika ve SSCB’den meydana gelen
Kapitalist – Komünist Cephesi dikildi ve bu vesîleyle de, aslında başından beri
işbirliği hâlinde olduklarını göstermiş oldular… Tabiî, ferâset sâhiblerine!
Beynelmilel Siyonizmin bir araya
getirdiği Kapitalist ve Komünist Müttefîkler, Tahran, Moskova, Yalta ve Potsdam
Konferanslarında, dünyâyı aralarında paylaşmışlardı… Bu taksîme imzâ atan
İngiliz ve Amerikan liderlerinden üçü de Farmasondu… On milyonlarca insanın
katlinden mes’ûl barbar şef Stalin ise, Bolşevik Yahûdilerin mezâlim ve esâret
rejimini temsîl ediyordu…
Yukarıdan ve soldan îtibâren: Tahran, Yalta, Potsdam Konferansaları ve
Kapitalist-Komünist Müttefîklerin Harbin son senesinde binlerce ton bombayle
insâfsızca yok ettikleri Alman şehri Dresden’den bombardıman sonrası bir
intibâ…
Kızıl Ordunun mezâliminden kaçarak şehre sığınan 400 bin kişiyle berâber 1
milyondan fazla nüfûsa ulaşan Dresden’in sivil halkının üzerine, SSCB’nin de
ısrârlı talebiyle, 13-14 Şubat 1945’te, İngiltere ve ABD bombardıman uçakları
tarafından hiç beklenmedik bir ânda, insanların kaçmasına, sığınaklara
girmesine fırsat vermeden binlerce ton yangın bombası (napalm, beyaz fosfor,
v.s.) yağdırıldıktan, şehir neredeyse tamâmen tahrîb edildikden, yanarak,
buharlaşarak can veren yüz binlerce mâsûm insan bu sûretle canavarca imhâ edildikden
sonra meydana toplanmış:
“Amas
de cadavres après le bombardement. La plupart des corps furent regroupés ainsi
afin d'être incinérés sur place, souvent sans même avoir été identifiés, pour
éviter les épidémies. / Cesed yığını… Cesedlerin çoğu, hüviyetleri tesbît
edilemeden, salgın hastalıklara meydan vermemek için ihrâk edilmek üzere bu
şekilde üst üste yığılmıştı…” (“Bombardement
de Dresde”; https://fr.wikipedia.org/wiki/Bombardement_de_Dresde; 19.10.2024)
Siyonistlerin
iş başında olduğu Amerika, aynı mel’ûn cinâyeti, Nagazaki ve Hiroşima’dan
evvel, Tokyo’da da işlemiş, atılan napalm bombalarıyle 100.000 sivil imhâ ve
şehrin geniş bir kesimi tahrîb edilmişti…
Beynelmilel
Siyonizm, vahşet ve jenosid siyâsetini şimdi de Filistin’de icrâ ediyor…
Harbden gâlib çıkmış Kapitalist-Komünist Cephesi,
Nazileri, göstermelik Nürnberg Mahkemesi’nde “harb mücrimleri” olarak gûyâ
muhâkeme edip îdâm etti. Lâkin kendileri “harb mücrimi” olarak muhâkeme
edilmediler. Aynen bugünki Siyonist jenosidciler gibi… Şu var ki biz onları
vicdânımızda mahkûm ediyor ve lânetliyoruz! Mahkeme-i Kübrâ’da ise, âkıbetlerinin
pek elîm olacağına îmân ediyoruz!
***