Yağcılık yorum olursa
Dostlar seçimleri sağ salim atlattık .Millet olarak devletimize yine sahip çıkarak dostlarımızı sevindirdik kem gözlere ise şiş olduk. Bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ve olamayacağı da nerede ise kesin.
Ülkemizi 5 yıl süre ile yönetecek ellerini taşın altına koyma cesareti gösteren idarecilerimize ve en başta da başkanımıza Rabbim yardım eylesin. Ev reisi olarak bazen evlerimizin sevk ve idaresinde sorun yaşayan insanlar olarak akıl verme veya şöyle böyle çamur atma ve çamura batma lüksümü de yok.
Şimdi icraat zamanı. Yağcılardan fırsat buldukça, doğruları yazan ve çizenleri yöneticilerimizin ciddiye alması gerekiyor. Bizler sahada halkımız ile iç içe yaşayan insanlar olarak yağcıların ekmeğine yağ sürme gibi bir misyon sahibi değiliz. Aksine gerçekleri görme ve gördüklerimizi de gösterme misyonumuz var.
Hayra gaz şerre fren olmak gibi zor bir görev bizleri de bekliyor.
Başkanımızın kabinesini açıkladığı saatlerden şu ana kadar ekonomideki dalgalanmayı nereye oturtacağım doğrusu kestiremiyorum.
Suyu bulandıran güruh neyine güvenerek bu dalgalanmaya enerji veriyor bunu anlamak ve anlamlandırmak şimdilik mümkün değil.
Ekonomist olmayan sıradan bir vatandaşım ve perşembenin gelişini çarşambadan anlayarak diyorum ki, beş yıl süre ile ülkemizin kaderi ellerinde olan bakanlarımızla ilgili bir sorundan mı kaynaklanıyor bu garabet yoksa oyun içinde oyun kurucu güruhun son marifetlerimi?
Temennim elbette son marifetleri olması. Çünkü çok çalıştılar. Bizim bürokratlarımızdan kat be kat fazla çalıştılar . Halkımıza ve devletimize diz çöktürmek ve yeniden İMF kapılarında aman dilememiz için gerçekten çok çalıştılar.
Onlar çalışmaktan yorulmaz ve yorulmadılar da.
Bizim A takımı da yorulmamalı. Halka yukardan bakmamalı.
Eli öpülesi bu milletin fertlerine ne yapılsa az.
Sağlık ekonomi ve milli eğitim.
Bu üç alanda görev alan sayın bakanlarımıza oldukça fazla iş ve sorumluluk düşüyor. Vatandaş bu üç alanda hala ciddi sorunlarla karşı karşıya.
İç işleri dış işleri ve adalet bakanlarımız testlerden geçip rüştlerini ispat etmişler. Özellikle seçim öncesi iç işleri bakanımızla kahvaltılı sohbet etme fırsatı bulmuş ve kendilerini daha yakından tanımış ve projelerinden haberdar olmuştum.
Mesleğim nedeni ile sağlık ile ilgili onlarca makale yazmış ve ak partiyi iktidara taşıyan düzenlemelerden bahisle haklı övgülerde bulunmuş bir hekim olarak , sistemdeki tıkanmanın verdiği soslar görülmezden gelinmeye devam ederse iktidara geldiği gibi gideceğinden bahsederek vatandaşlık görevimi yaptığımı düşünüyorum.
Yağlı boyalı makaleler yazamıyorum.
Yazmaya da hiç niyetim yok.
Haddimi aşmadan görebildiğim aksaklıkları bu sütunlardan okurlarımla paylaşarak her iki dünyama da faydalı olmak istiyorum.
Bugün dünden çok daha fazla dost uyarısına ihtiyaç var.
Kimse tenkit edilmek istemiyor ve tenkit edenlerden de hoşlanmıyor.
Bu elbette nefislerimize ağır gelen bir gerçeklik.
Ne kadar çok tolerans geliştirirsek o kadar fazla kar elde edebiliriz.
İki günü müsavi olanın zararda olduğunu bilen bir zihniyetin bu kara ortak olması gerekir.
Kar ortaklığına varım diyenler buyurun.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.
Anma
15 temmuz İhanetin ve kalkışmanın ikinci yıl dönümünde müsebbiplerini lanetliyorum.
9 temmuz 1995 Srebrenica katliamında şehid edilenlere rahmet diliyorum. Bosnalı Müslüman kardeşlerimi sömürgeci olarak yaftalayarak onları aşağılayan aşağılık gazeteciyi bu vesile ile hem kınıyor hem de lanetliyorum.