Yabancı dile bile yabancıyız!
Toplum olarak yabancı dilde öyle bir konumdayız ki başlığa taşıdığım cümleden ironi, mizah, gerçeklik, hiciv başta olmak üzere birçok anlam çıkartabiliriz. Her ne kadar hedef olarak bazı kesimlerce bu yabancılaşmanın tek sebebi eğitim sistemimiz olarak gösterilse de ben buna katılamıyorum. İlginç gelecek ama babası matematik öğretmeni olup matematik dersinde yetersiz, annesi kimya öğretmeni olup da kimya dersinden zayıfı olan öğrenciler duydum, gördüm. Yani başarısızlık da başarı da salt sistem endeksli değildir demeye getiriyorum; anne-baba, sosyal çevre, okul yönetimi, öğretmen, teknoloji gibi birçok bileşenleri var. Şimdi kalkıp yabancı dil konusundaki başarısızlığın tek sebebi olarak eğitim sistemimizi gösterirsek öğretmenlere ve yetkililere haksızlık etmiş oluruz! (Eğitim sistemimiz başarılı mı başarısız mı tartışmanın o kısmına girmiyorum; Ama içine dert olup merak edenler için nedenlerine, niçinlerine, ayrıntılarına girmeden eğitim sistemimizde kısmen başarısız olduğumuzu söyleyebilirim.)
İlkokuldan ta üniversite bitirinceye kadar müfredatta yabancı dil eğitimi olmasına rağmen toplum olarak önemli ölçüde büyük bir çoğunluğumuz yabancı dil konusunda sınıfta kalmış durumdayız; bırakın sular seller gibi yabancı dile o denli yabancıyız ki kör topal halde bile bildiğimiz bir yabancı dilimiz yok! Tablo o kadar vahim olmasına aksine bir iş başvurusunda yabancı dil şartı aramakta, yabancı dili olanlara öncelik tanımakta hatta başvurularda önkoşul olarak yabancı dil bilmeyi öne sürmekteyiz.
Müfredatta var olan ve yıllarca süren yabancı dil eğitimi... İş başvurularında yabancı dil bilenlere öncelik tanımak... Toplumda yabancı dil bilenlere olan pozitif ve saygın bakış açısı... Ama bir o kadar da yabancı dili, MEB’deki okulların kaderine terk edip sahiplenmemek, yabancılaşmak! Ortada tezat bir durum, çelişki yok mu?
Ben bunları yazıyorum diye birileri şimdi bana çok kızıyordur ama yabancı dil konusunda fahiş fiyatlarla kurslar düzenleyen ve toplumun dil öğrenmesinden öte bu işi iyiden iyiye ticarete dönüştüren şirketlere ses çıkartmayalım mı? Sivil Toplum Kuruluşlarının yabancı dil eğitimi konusunda yaptıkları yetersiz çalışmaları eleştirmeyelim mi? Sözüm ona bazı belediyelere bağlı kuruluşlara üst düzey yönetici alımında yabancı dili ön koşul olarak sunup, kendi bünyesinde yabacı dil kursu açmamalarına ne diyeceğiz? Yabancı dil öğrenmek için internette sörf yaparken kendi duygularını kontrol edemeyip farklı (müstehcen) sitelere yönelen gençleri kontrol edemeyen ebeveynlerin sorumsuzluğuna ne demeli? Tüm hepsini bir tutup genellemiyorum ama ülkede yabancı dil konusunda neler yapabiliriz, bir şeyleri nasıl düzeltebiliriz konusunda kafa yormak yerine öğrencilerini sürekli yurt dışına teşvik eden bazı akademisyenlerin bu tutumuna sözümüz olmasın mı? Bunun gibi onlarca örnek gösterebilirim. Bunları dile getirme sebebim yabancı dile olan toplumsal yabancılığımız! Eğitim sisteminin tek başına yetersiz kalmasının belki de sebeplerinden biri de bu; destek olmamamız, üretmememiz, sürece katkı sunmamamız.
Bir yandan yabancı dil öğretimi konusunda yeterli toplumsal çabayı göstermeyip diğer yandan yabancı dil bilen kişileri tercih etmemiz bir paradoks ve toplumsal ruh halimizi iyi yansıtıyor! Bırakın lise mezununu, üniversite mezunu olup da bir yabancı dil bilmeyen binlerce kişi var iken yabancı dil bilen kapıcı ihtiyacına dair ilanı görünce şaşkınlığımı gizleyememiştim. Keza yabancı dil bilen çocuk bakıcısı ilanını görünce de aynı duyguya kapılmıştım. Belki bu beklentiler güzel şeyler, takdir etmeliyiz; ama diğer yandan talep ettiğimiz bu beklentiyi karşılayacak insan kaynakları yetiştirmekte toplumsal birlikteliğimizi ve çabamızı ortaya koymakta yetersiz kalınca başlığa taşıdığım komik cümle ortaya çıkıyor!
Şirince’de tanıştığım bir Bulgar göçmeni esnafın şakır şakır benimle İngilizce konuştuğu sırada tahsilinin ne olduğunu sorduğumda “ilkokul mezunu” olduğunu, yabancı dili ailede anne ve babasından öğrendiğini ve 4 dil bildiğini söylediğinde şaşırmıştım. Bizde ise bırakın yabancı dili çocuklarına öğreten, çocuklarının temel sorunlarıyla ilgilenmeyen sorumsuz ebeveynler var!
Yazıyı bütünsel olarak düşündüğünüzde yabancı dile yabancılığımız nereden kaynaklı sanırım fotoğraf kendini belli ediyor!