Virüs karşısında aciz insan
Kur’an-ı Kerim geçmiş te bir çok kavimlerin işledikleri büyük günahlar ve Allah’a karşı isyandan dolayı başlarına gelen felaketleri gelecek nesillerin ibret alması için anlatırken, ancak geçmişte ki dünyevi musibetlerin küresel değil, bölgesel olduğunu anlıyoruz.
Mesela Hz. Nuh zamanında meydana gelen dehşetli hadisatın o kavme mahsus olduğu bildirilmektedir.
Yaşadığımız asırda ise şimdiye kadar asla benzeri görülmemiş zülüm, vahşet ve büyük günahların pervasızca ve herkesin aleni olarak görebileceği bir şekilde işlenmiş ve işlenmektedir. Haram ve helaller bir dükkân da satılmaktadır. Onun içindir ki birçok insanın Allah’a karşı olan isyanından dolayı insanların akıllarını başlarına getirmek için Allah görünmeyen bir askeri olan Virüsü dünyaya saldı. Bunun sonucu olarak asrımızın en büyük bir felaketi olarak ortaya çıkan ve bütün dünyayı kasıp kavuran ve sadece insanlara musallat olan bir görünmez le karşı karşıyayız. Bu virüs karşısında gelişmiş bilim ve tekniğe rağmen ve fezaya çıkan devletler yerlerde sürünürken, insanlığın nasıl aciz, çaresiz ve zavallı bir hale geldiğini ibretle seyrediyoruz.
Asrımız da Başta Amerika, İngiliz ve Fransa, Rusya ve Çin başta olmak üzere elde ettikleri maddi gücü dehşetli bir zülüm ve vahşet için kullandılar. Müslümanları katletmek ve onları yer ve yurtlarından etmeyi kendileri için bir hak olduğunu ilan ettiler.
Son otuz yılda Alemi İslam’ın başına büyük bir bela kesilen batılılar yukardan attıkları bombalarla aşağıda kim olursa olsun kadın, çocuk demeden acımasızca ve vahşice milyonları katledip, İşgal ettikleri Müslüman ülkelerin maddi kaynaklarını servetlerine katarak daha zengin olmayı hedeflediler. Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan settiler.
Başta Suudi Arabistan Mısır BAE. Mısır gibi devletlerde batılıların, bazı İslam ülkelerini işgal etmelerine ve zulümlerine ortak ve yardımcı oldular. Bazı İslam ülkeleri de gavurların bazı kanunlarını kendilerine rehber yaptılar ve günahlarla sarmaş dolaş oldular.
Dünya kuruldu kurulalı bu kadar yaygın ve büyük günahları bir arada işleyen hiçbir toplum olmadı. Başta zina, içki, kumar, faiz alabildiğine dünya da yaygınlaşırken ve İngiltere başta olmak üzere erkeklerle erkeklerin evlenmesine çıkardıkları kanun İngiliz parlamentosu tarafından ayakta alkışlandı.
Müslümanları katleden ve helal haram anlayışı olmayan bir de Çin vardı. Dünyayı titreten ve Allah’ın görünmez bir askeri olan Virüs oradan çıktı ve nerede ise bütün dünyayı bir hapishaneye ve karantinaya çevirdi.
Büyük günahların işlendiği, genelev, bar, eğlence yuvaları, meyhane gibi ne varsa bazı devletlerin emri ile açıldı ve dünyada yaygın bir hale geldi. Ancak bu yerler, Virüsün çıkmasıyla kendi elleriyle kapatmaya mecbur oldular. Haramların birçoğu darmadağın olurken, helal dairesi ve İslam’ın emrettiği temizlik ön plana çıktı.
Ayrıca dünyayı kirleten insanların eliyle dünya temizleniyor. Uçaklar ve birçok araba devreden çıktı ve hava kirliliği büyük bir çoğunlukla azaldı. Hava kısmen de olsa temiz bir hale geldi.
Bu durumda bazı insanlar acizliğin farkına varıp her şeyi yaratan Rablerine döndüler ve dönecekler. Helal ile haramı ayıracaklar Ancak musibet umumi olduğundan. İmtihanın gereği olarak musibet birçok masumlara da elbette isabet eder
Bu gün baba evladı, kardeş kardeşi, akraba dost, komşu nerede ise ziyaret edemiyor veya çok sıkı tedbirler alması gerekiyor. Haşir meydanında her kes birbirinden kaçacak diye Kur’an-ı Kerim bize bildiriyor. İşte bir benzerini dünya da iken yaşıyoruz.
Allah’ın görünmez bir askeri olan bir virüsle dünya yeniden şekillenecek. Allah Kadiri mutlaktır hiçbir şey onun ilminin ve kudretinin dışında değildir. Ancak bu musibetin kalkması için fiili ve kavli duayı ihlasla yapmanın zamanıdır. Derdi yaratan Allah, mutlaka dermanı da yaratmıştır. İnsanların çalışarak o dermanı bulması da Allah’ın rahmetine bilerek veya bilmeyerek iltica ile olacaktır.