Dolar (USD)
34.55
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3002.93
BIST 100
9471.42
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
19 Şubat 2019

Vicdan Hareketi!

VİCDANINI kaybedenin kaybedecek başka bir şeyi kalmamıştır!

Suriye’de savaşın başladığı günden bu yana en büyük zulmü kadınlar ve çocuklar görmekte. Bugün itibariyle yüz binden fazla insanın kayıp olduğu bilinen Suriye’de, rejim zindanlarında işkence altında olan kadın ve çocuk sayısı tespit edilebildiği kadarıyla on binlerle ifade ediliyor. İnsanın duymaya tahammül edemediği türden taciz, tecavüz ve sistematik işkence altında hayatta kalma mücadelesi içinde olan on binlerce masum insan…

Vicdan Konvoyu

Geçen yıl Suriye’deki savaşta kadın ve çocukların yaşadığı drama dikkat çekmek amacıyla Güney Afrika'dan Malezya'ya, Şili'den Etiyopya'ya kadar 55 ülkeden 450'nin üzerinde sivil toplum kuruluşunun desteğiyle on binlerce kadından oluşan “Vicdan Konvoyu,” Suriye sınırına giderek yaşanan zulmü dünyaya duyurmaya çalışmıştı. Bu organizasyonu gerçekleştiren vicdan sahibi insanlar işkence altındaki kadın ve çocukların kurtarılması için “Vicdan Hareketi” olarak faaliyetine devam ediyor.

İnsan olarak kalabilmek

Dünyaya insan olarak gelmiş olsak da, insan olarak kalabilmek için ayrıca çabalamamız gerek. İnsan olarak kalmanın yolu ise vicdanımızın sesini duyabilecek şekilde yaşamaktan geçiyor. Bu çağın insanoğluna verdiği en büyük tahribat, insanı ruhundan ve vicdanından uzaklaştırmasıyla gerçekleşiyor. “Taş olsa çat diye çatlardı orta yerinden” denilebilecek kadar vahşet görüntüleri, kısa bir haber, üç beş cümlelik ağıt ve yenisine kadar unutulacak bir hadise haline geliyor hayatımızda. Herkes her şeyi görüyor, herkes her şeyi biliyor ama vicdanının sesini duyan insan çok az. Duyamıyoruz vicdanımızın bize seslenişini. Duysaydık bu kadar gamsız, bu kadar bigâne kalabilir miydik yaşanan bunca acıya?

Tutsak kadınlara özgürlük

Vicdanının sesini dinleyerek yaşanan zulmü engellemek için çabalayan “Vicdan Hareketi” “Suriyeli tutsak kadınlara özgürlük” başlığıyla hareketin hedefini açıklamıştı.

“Mart 2011’de başlayan Suriye savaşında, katliamlar, kullanılması yasak kimyasal ve biyolojik silahlar, varil bombaları ile katledilen, çırpınarak can veren çocuklar, işkence, tecavüz, infazlar, milyonlarca insanın sınır dışı edilişi ve daha nice zulüm yaşandı. Bugüne kadar Suriye rejimi tarafından, sadece resmi hapishane ve karakollarda 13.500’ün üzerinde kadın hapsedildi ve 7000’in üzerinde kadın hâlâ bu hapishanelerde her gün işkence görüyor, tecavüze uğruyor, türlü insanlık dışı eziyete maruz kalıyor. Suriye rejimi kadınlara tecavüzü bir silah olarak kullandı, kullanmaya devam ediyor.

İnsanlık vicdanı nerede?

Bizler hukukun etkisinin ve adaletin tecellisinin, İNSANLIK VİCDANININ harekete geçmesiyle mümkün olabileceğine inanıyoruz. Bizler, dünyanın dört bir yanından farklı din, dil, renk, ırk, cinsiyet fark etmeksizin bir araya gelmiş insanlar ve sivil toplum kuruluşlarıyız.

Amacımız Suriye savaşı sırasında tutulan ve hapsedilen kadın ve çocukların serbest bırakılması için insanlık vicdanını temsil eden sivil bir inisiyatif olarak basın toplantıları, medya kampanyaları, diplomatik temaslar vb sivil ve barışçıl çabalar ortaya koymaktır.

İnsanlık vicdanının saygıdeğer bir sesi olarak sizden; hiç bir savaş ya da çatışma ortamında sivillere ve özellikle kadın ve çocuklara dokunulmaması için bir çaba ortaya koymanızı ve VİCDAN HAREKETİ'ne desteğinizi talep ediyoruz.

Suriye zindanlarında en aşağılık işkenceler altında esir tutulan binlerce kadın ve çocuğu kurtarmak için ses verin. Bu mazlumları kurtarmak, Müslüman olarak inancımız, insan olarak vicdanımızın bize emridir.