Dolar (USD)
34.62
Euro (EUR)
36.28
Gram Altın
2927.48
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
16 Ağustos 2020

Vazo Çatladı Ama!..

İstanbul Sözleşmesi ve 6284’e karşı çıkış manşet ve sürmanşetlerine dönüp bakınız…

Sadece “ulusal basını” göz önünde bulundursanız bile, ‘Yüz’den aşağı değildir.

Nice köşe yazısını da üzerine ekleyin.

Bu sadece yazılı basın kısmı; televizyonlardan, sosyal medya platformlarından yükselen itirazların sayısı çok daha fazladır.

İtirazlar nice vesileyle ve çok yoğun biçimde dile getirilirken, “Bu meseleleri konuşarak, hayırlısı için hep birlikte gayret gösterelim” tarafı ihmal edildi ve bugüne gelindi.

Bugün…

Maalesef, vazo çatladı!..

Taraflar birbirlerini öylesine örseledi…

Öylesine ağır lâflar etti, öylesine “berbat” etiketlemeler sözkonusu oldu ki…

“Dar grup ve menfaat ilişkilerine saplanmışlık” ile “gayedeki hikmeti yok eden haddinden fazla sertlik” kardeşlik hukukunu öylesine hiçe saydı ki…

Yarım asırlık, çeyrek asırlık dostluklar öylesine ağır yaralar aldı ki…

Vazo çatladı!

Belki taraflar, olan biteni “unutmuş gibi” yapacaklar ama unutamayacaklar, vazo eskisi gibi olmayacak.

“Çatlak vazo” ile idare edilir mi?

Evet, çatlak tarafı arkaya çevirirseniz idare edebilirsiniz ama gerçek, vazonun çatladığı ve “eski halin” geri gelmeyeceğidir.

Şimdi…

“Şer gibi görünendeki hayrı” aramak gerek.

28 Şubat zihniyetine gerçekten karşı olanlar, hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa da birbirlerini “yemeye” son vermelidir!..

Aksi takdirde…

28 Şubat’ı mumla aratacak günlerin gelme ihtimali gittikçe büyüyecektir!..

“Kolaylaştırın güçleştirmeyin, müjdeleyin nefret ettirmeyin!”

“Sen onlara Allah’ın lütfu sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi!” (Âl-i İmran Suresi-159)

Tavsiye:

“Kolaylaştırın güçleştirmeyin, müjdeleyin nefret ettirmeyin.”

Hilm.

Yumuşak huyluluk ve teenni..

Teenni, yani “ölçülü” olmak.

Resûlullah’ın dostlarından birine hitabı:

“Sende Allah’ın sevdiği iki hususiyet vardır: Hilm ve teenni.”

Bizde var mı bu iki hususiyet?..

Kalbi dinlemeli.

Lokman Hekim der ki:

“Evlâdım; üç şey, üç şeyle bilinir: Hilm gazap anında, şecaat harp meydanında, kardeşlik ise ihtiyaç anında.”

-Yiğit kimdir Ya Resûlullah?..

“Yiğit güreşte rakibini yenen değil, kızdığında öfkesini yenendir.”

Heva ve heves.

Desinler” beklentisi.

“Kulların gözüne girme!” çabası.

Merhum Şerif Benekçi ne güzel demiş:

Bu dünyada bazılarını 'desinler' arzusu,

Bazılarını da ‘ne derler’ kaygısı tüketiyor”.

Çok alkışlanan, çok sevilen midir?..

Çok izlenen, doğru olan mıdır?..

Dost, doğrunu da yanlışını da alkışlayan mıdır?..

Bizim…

“Doğruyu tavsiye edip yanlıştan men edecek” dostlara ihtiyacımız yok mudur?..

Heva ve heves.

Kariyer plânlaması.

İltifat…

“Desinler” diye.

Hadis-i Şerif:

“Bir ilmi, sırf dünyalık elde etmek için öğrenen kimse, kıyamet günü Cennet’in kokusunu (bile) alamaz."

Ne güzel işaret:

“Ameller niyetlere göredir!”

Samimi bir niyete dayanmayan amel ve hareketler “ne kadar önemli ve faydalı gözükürse gözüksün” azap ve pişmanlıktan başka bir işe yaramaz.

Riyâ…

Allah muhafaza.

Kitleler…

Mevkiler…

Alışkanlıklar…

Gittikçe daha fazla tüketen ve daha fazla tüketmek için gittikçe daha fazla taviz veren insanlar…

Adalet Sultanı Hz. Ömer der ki:

“Yaşadıkları gibi inanmaya başlarlar!

Büyük Mütefekkir Aliya İzzetbegoviç, “acı” hakikati şöyle ifâde eder:

“Hayvanlar aç iken, insanlar tok iken tehlikeli oluyorlar!”

Neyi, niçin…

Seni niçin kırdım?..

Beni niçin kırdın?..

Allah rızası için mi?..

Değil!.