Vatanın için savaşır mısın?
Bazı gerçekler küresel çetelerin
kontrolündeki medya tarafından ustaca gizlenir. Örneğin AİDS mikrobunun ne
kadar yayıldığı ve yılda kaç can aldığı gizlenir. LGBT reklamına uyupta
cinsiyet değiştirenlerden bunalım ve buhrana giren, hatta intihar edenler de
gizlenir. Çünkü açıklanırsa ahlaksızlığı frenler. Onlar ise ahlaksızlığın
olabildiğince çoğalmasını istiyorlar. Evlilik ve doğurganlığın yok oluşu,
ailenin yıkılması gibi konuların getirdiği felaketler de gizlenir. Ta ki
onların istediği yok oluş gerçekleşsin. Yahudiler lanetli olduklarından
çoğalamıyor, öyleyse diğerlerinin de çoğalması durmalı… İşte bu konu da
çoğunlukla gizlenen konulardan biridir. Ama şimdi neden yayınlamışlar, ayrıca
tartışılır. Buyurun ankete…
Uzmanlardan hayati uyarı!
“Vatanım için savaşmam”
diyenlerin oranı yüzde 27 çıktı! “Vatanseverlik” araştırmasında Türkiye 12.
sırada çıktı. Yüzde 27 oranında "hayır" cevabı verenlerin oranı
dikkat çekti. Uzmanlar, konuyla ilgili önemli uyarılarda bulundu.
Amerikan analitik ve danışmanlık
şirketi Gallup tarafından dikkat çeken bir araştırma
yayınlandı. Hangi ülkenin ne kadar vatansever olduğuna dair yapılan araştırmada
Türkiye 12. sırada çıktı. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye, yüzde 73'lük
"evet" oranı ile dünyanın en vatansever
ülkeleri arasında 12. sıraya yerleşti. Ancak, "Ülkeniz için savaşır
mısınız?" sorusuna, yüzde 27 oranında "hayır"
cevabının verilmesi dikkat çekti.
Araştırmada "en vatansever ülke" unvanını
alan Fas olurken liste şu şekilde sıralandı:
1.
Fas
2.
Fiji
3.
Pakistan
4.
Vietnam
5.
Bangladeş
6.
Azerbaycan
7.
Papua Yeni Gine
8.
Afganistan
9.
Gürcistan
10.
Hindistan
11.
Türkiye
Uzmanlardan Önemli Uyarılar:
Acilen Hareket Geçilmeli
Konuyla ilgili eğitimcilerden
dikkat çeken açıklamalar geldi. Prof. Dr. Cihat Yaşaroğlu, Prof. Dr. A.
Halim Ulaş, Doç. Dr. Kasım Takım ve Eğitimci Yazar Sosyolog Adnan
Kalkan önemli açıklamalarda bulundu. Ulaş: Eğitimde Tarihi Şahsiyetler
İçselleştirilmiyor. Pedagojik, sosyal, siyasal ve eğitim açısından
değerlendirmelerde bulunan Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. A.
Halim Ulaş, muhtemel sebepleri sıraladı.
Prof. Dr. Halim Ulaş, ders
kitaplarında ve sosyal mecralarda geçmişe saygı duyacak tarza bilgi
aktarılmadığına dikkat çekti. Pedagojik açıdan milli eğitim politikası, tarih
dersleri, değer yargıları ve kimlik algısıyla ilgili değerlendirmede bulunan
Ulaş; “Gerek ders kitaplarında, gerekse sosyal mecralarda, tarihle ilgili
bilgi ve aktarımlar, vatanseverlik ve geçmişe saygı duyacak bir tarzdan çok
uzaktır. Cumhuriyet öncesi Türk tarihi sanki bize ait değilmiş veya her türlü
olumsuz algı ve yargıyı içeren bir mahiyettedir. Metehan’dan Fatih ve Yavuz’a
şanlı bir tarihin rol model şahsiyetlerini sadece ‘sınava hazırlık’ kapsamında
okuyan öğrenci, bu rol modellere ne içselleştirir ne de kendine örnek alır ne
de onlara benzemeye çalışır.” dedi.
Gençlere Batı Hayranlığı
Enjekte Ediliyor
Gençlerin Batı özentiliğine
itildiğini kaydeden Ulaş, “vatan” kavramının toprak parçasından öteye
götürülemediğine vurgu yaptı. Kimlik bilincinin aşılanamadığı gençlere,
Batı’nın ‘cennet’ gibi sunulduğuna dikkat çeken Ulaş, “Genç nesillerin değer
yargıları ve kimlik algısı, globalleşme ve teknolojik gelişmelerle birlikte
ciddi olarak değişmektedir. Yoğun bir “Batı hayranlığı algı yönetimine” maruz
kalan gençlerin gözünde, Batı her haliyle kendilerine yaşam konforu sağlayacak
bir “cennet” olarak sunulmaktadır. Dolayısı ile kendilerine ait ‘vatan’
kavramı, sadece üzerinde yaşanılan kara parçasından ileri gitmemektedir.” diye
konuştu.