Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Ağustos 2024

​Vaniköy Büyükşehir Belediye Başkanı Sinem Dedetaş

Sinem Dedetaş, aziz milletimizin yerel seçimlerde AK Parti’yi uyarmak için, sandığa gitmemesi üzerine seçilen belediye başkanlarından biri. Üsküdar Belediye Başkanı

*

CHP’nin çok sayıda belediye başkanlığı kazanmasının temel sebebi buydu zaten.

AK Parti tabanının sandığa gitmemesi.

Ekrem İmamoğlu da DEM (PKK) desteğiyle İBB başkanı oldu.

Öyle ki “DEM (PKK), Ekrem İmamoğlu’na; Abdullah Öcalan’dan, Selahattin Demirtaş’tan, Ahmet Türk’ten, … bile daha fazla önem, değer, … veriyor.” sözlerimin geçtiği bir makalemden dolayı, Ekrem İmamoğlu bana dava açtı. İlk duruşmamız 12 Eylül 2024 tarihinde olacak. Ekrem İmamoğlu’nun açtığı davadan dolayı hakim karşısına çıkacağım. Ekrem İmamoğlu hem kendisine açılan (YSK üyelerine AHMAK dediği iddiası) davaya siyasi diyerek propaganda yapıyor, hem yazmış olduğum siyasi içerikli eleştiri makalemden dolayı, bana dava açıyor. Ondan sonra çıkıp demokrasi, düşünce özgürlüğü, … naraları atıyor. Bu ne perhizdir bu ne lahana turşusudur.

*

CHP’nin çok sayıda belediye başkanlığını kazanmasıyla hava girenler, bunun hormonlu bir başarı olduğunun farkındalar aslında. Bundan dolayı CHP yöneticileri (birkaç cılız ses dışında), erken seçimi dillendirmemeye çalışıyor.

Ciddiye alınmayacak birkaç Twitter trolü sürekli erken seçim diyor ama, CHP yönetimi onları ciddiye almıyor.

Ufukta kazanabilecekleri bir seçim görünmüyor çünkü.

Kendi yaptıkları anketlerde kendilerini önde göstererek, psikolojik olarak rahatlama yoluna gidiyorlar.

PKK da erken seçim istemiyor.

Olası bir erken seçimde belediye seçimleri ile milletvekili seçimleri birlikte yapılırsa, çok sayıda belediye kaybedecek çünkü.

FETÖ ise, tabanını bir arada tutmak için sürekli umut aşılamaya çalıştığından, her yıl seçim olmasını istiyor.

*

Gelelim asıl konumuza

Üsküdar belediye başkanı Sinem Dedetaş, güya Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı olacak da Sinem hanım da İBB başkanı olacak. Sinem hanım İBB için hazırlık yapıyordu. Daha Vaniköy’ü yönetemiyor, burnunun dibindeki kaçak villayı göremiyor, … İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına hazırlanıyor. Daha burnunun ucundaki villanın nasıl kaçak yapıldığından haberi yok, İBB başkanlığı için hazırlık yapıyor.

*

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 2028 ya da öncesindeki bir erken seçimde cumhurbaşkanı adayı olursa, yerine kimin İBB başkanı olacağı tartışmalarında Sinem Dedetaş hemen öne atladı.

*

2024 Yaz Olimpiyat Oyunları’nın Paris’te düzenlendiği etkinlikler kapsamında, İBB tarafından tanıtım amacıyla düzenlenen “İstanbul Evi” organizasyonunda bulunan Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, o zaman Habertürk yazarı Oray Eğin’e konuşmuştu. Oray Eğin, Dedetaş’la görüşmesiyle ilgili şunları yazmıştı:

“Sinem Dedetaş’a belediye başkanlığının nasıl gittiğini sordum, ‘Gayet iyi gidiyor,’ diye yanıt verdi.

‘Peki,’ diye devam ettim, ‘İstanbul’u yönetmeye hazır mısınız?’

‘Evet,’ diye yanıtladı.

‘Bir buçuk sene sonra İstanbul Belediye Başkanı olmaya hazır mısınız?’

‘Gayet hazırım,’ dedi.

Bunu duyan başka bir İBB başkan aday adayı CHP’li Mahir Polat, X (Twitter) hesabından Dedetaş’ın adını vermeden şu mesajı paylaşmıştı:

“Siyasi kariyerizm zehirdir. Kariyerizm planına düşenler memleketin ve toplumun dertlerine sırtını döner, ülkenin içinde bulunduğu kaosu unutup kendi hesaplarına dönerler. Sol siyasette kariyerizm olmaz, dert arkadaşı olunur, sıra neferi olunur, eksiği tamam etmek için halka turap olunur. Halk, bu zor günlerde verdiği mücadeleyi birilerinin kariyer planı için yapmıyor.”

*

Sinem hanımın havasını, arkasında Ekrem İmamoğlu olduğu halde çok erken söndürdüler

Sinem hanımın yönettiği köyde, Rus oligarkı Boris Borisenko'ya ait ormanlık arazide kaçak bir villa yapıldı. Sinem hanımın daha bundan haberi yok. Yeni belediye başkanın haberi yok ama, eski AK Parti Üsküdar Belediye başkanının haberi var.

Üsküdar'ın bir önceki Belediye Başkanı Hilmi Türkmen doğa katliamını kamuoyuna duyurarak şu sözlerle engel oldu:

"Vaktiyle merhum bir bakanımızın eşi tadilat yapacağım diye bizden izin istemişti, kat atıldığını fark edip durdurmuş, yıkmıştık yapıyı. Bizim zamanımızda tek çivi çakılmasına izin vermedik Boğaz öngörünümüne. Şimdi orman kesip villa yapıyorlar! Bu zirvedir, daha üstü yoktur, genel durumun vahametini siz düşünün.

Tüm kamuoyuna sesleniyorum; kaçak yapıları yıkıyoruz diyerek ters algı yaparken, aslında korkunç bir talana imza atılıyor İstanbul'da. En büyük örneği işte budur. Vaniköy'de, dünyanın en değerli emlak bölgelerinden birinde bu kadar cüretkâr biçimde buna göz yumanlar, gözden biraz uzak yerlerde neler yapıyor, orasını da siz düşünün. Trol şebekelerinin, fondaş medyanın yalanlarına, sizi kandırmasına izin vermeyin." Kendisini tebrik ediyorum.

*

Gezi isyanında birkaç ağaç için iç savaş çıkaranlar ortadan kayboldu. Tarkan, Cem Yılmaz, Şahan, … gibiler ortadan kayboldu. Sürekli HES üzerinden doğa güzellemeleri yapan, PKK’nın ormanlarımızı yakmasına ses çıkarmayan DEM (PKK) de ortadan kayboldu.

*

Mimarlar Odası, Taksim Dayanışma Platformu adeta tatile çıktı. En komik olanı ise TEMA yetkililerinin susması. TEMA bir CHP derneği mi yoksa bağımsız bir sivil toplum kuruluşu mu?

CHP doğayı tahrip edince ortadan toz oluyorlar.

*

AK Parti hükümetinin doğa tahribatı yaptığı olmuyor mu? Elbette zaman zaman oluyor.

Hepimiz karşı çıkıyoruz. Bizde karşı çıkıyoruz.

Doğamızı kim tahrip ederse etsin, kaşı duracağız.

Kim yanlış yaparsa, ona karşı duracağız.

*

Hükümet madenlerimizi yer altından çıkarıp milletin hizmetine sunduğunda, koltuğuna kazı alıp eyleme koşanlar, ortadan kayboldu.

Hükümetin doğa tahribatı yapmadığı olaylarda bile ortalığı ayağa kaldıranlar, CHP doğayı tahrip edince ortadan kayboldular.

*

GEZİ tamamen çökmüş oldu.

Gezinin bir doğa eylemi değil, hükümeti sokak olaylarıyla, iç karışıklık çıkartarak, … ortadan kaldırmaya çalışan bir terör eylemi olduğu bir kez daha ortaya çıktı.

*

CHP kurultaya gidiyor

Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu işbirliği yapma eğiliminde görünüyor.

Hangi güç: arası bozuk olan İmamoğlu ile Kılıçdaroğlunu bir araya getiriyor?

Bence işin sırrı bu sözlerde: Özgür Özel 15 Temmuz için "buna tiyatro diyenler ya gerçeklikten kopmuştur ya da eksik akıllıdır, buna tiyatro demek kadar Türkiye'ye yapılacak büyük kötülük yoktur"

Bu sözler Özgür Özel’i CHP’nin başından indirebilir.

Özgür Özel PKK ile mücadelede milli bir politika izlerse, PKK (DEM) desteğini de kaybeder.

Aslında hiç kimsenin PKK (DEM), FETÖ, … gibi zararlı yapıların desteğine ihtiyacı yoktur.

*

En büyük güç halktır.

Kürtlerin oyunu PKK üzerinden istersen; hem PKK ile mücadele edemezsin hem Kürtleri PKK (DEM)’ya itersin.

Kürtlerin oyunu Kürtlerden isteyeceksin, PKK (DEM)’dan değil.

Özgür Özel ve bütün parti liderleri bu şekilde hareket ederse, PKK (DEM) marjinalleşir.

O zaman Türkiye’nin terörle mücadelesi başarıya ulaşır.

***

Sarayın damatları Atatürk ve Berat

Zaman, Berat Albayrak'ı haklı çıkardı.

Berat Albayrak'a Sarayın damadı diyenrek aşağılamaya çalışan Kemalistler

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Halife Sultan Vahdettin Han hazretlerinin, yani sarayın damadı olmak istemedi mi?

Mustafa Kemal'e sarayın damadı mı diyecektiniz?

Sarayın damadı olmak, aşağılanmayı gerektirecek bir olgu değil, tam tersine bir şereftir.

Mustafa Kemal Atatürk de Osmanlı sarayının fahri damadıdır.

Sarayın damadı olmak aşağılanacak bir özellik değildir.

Berat Albayrak kabineye girebilir.

Cumhurbaşkanı 3. Yardımcısı ya da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olabilir

Bence Cumhurbaşkanı yardımcıları en az 3 kişi olmalıdır.

Cumhurbaşkanı genel olarak dış politikayı yönlendirmelidir.

İç politikada ise HAKEM rolünde olmalıdır.

Zaman cumhurbaşkanlığı sistemi de rayında gider.

İç politikayı başkan yardımcıları yapmalıdır.

Bu şekilde cumhurbaşkanı yıpranmamış olur.

Cumhurbaşkanlığı sistemi iç politikada tarafsızlık sistemi üzerine yapılandırılmalıdır.

İç politika başkan yardımcıları üzerinden yürütülmelidir.

Hem AK Parti hem Cumhurbaşkanı Erdoğan daha az yıpranmış olur.

Yıpranan başkan yardımcısı değiştirilerek yola devam edilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan; yerine geçecek aday ya da adayları şimdiden, Cumhurbaşkanı Yardımcıları yaparak önünü açmalıdır.

Aynı şekilde Devlet Bahçeli de kendisinden sonraki MHP Genel Başkanı hazırlamalıdır.

*

Türkiye’de bir iç savaş (Türk-Kürt) çıkarıp; Türkiye’yi Suriye gibi parçalamak isteyen güç (ABD-İsrail-İngiltere), yani Kürtleri PKK (PYD-YPG) üzerinden, Büyük Kürt İsyanına hazırlayan güç, Erdoğan ve Bahçeli’nin vefatını bekliyor.

*

Erdoğan ve Bahçeli’den sonra; AK Partinin ve MHP’nin Genel Başkanlarının, Erdoğan ve Bahçeli’nin bıraktığı boşluğu az çok doldurmaları gerekiyor. Aksi halde bu isyan demesi, Türkiye’yi Suriye gibi bir süreç yaşamaya götürebilir.

*

Aziz milletimiz eğer, Ekrem İmamoğlu gibi birini Cumhurbaşkanı seçme hatasında bulunursa, Türkiye’yi bir arada tutmamız çok zor olacaktır. PKK ve arkasındaki güçlerin beklediği fırsat; Erdoğan ve Bahçelinin vefat etmesinden sonra, Ekrem İmamoğlu gibi birinin Cumhurbaşkanı olmasıdır. Ekrem İmamoğlu ve CHP’nin Türkiye’yi bir arada tutabilmesi imkansız olacaktır. Onun için, AK Parti ve MHP’nin Erdoğan ve Bahçeli’den sonraki genel başkanları çok önemlidir. AK Parti’de de MHP’de de buna yönelik bir hazırlık henüz görünmemektedir. Halka şimdiden umut, dış güçlere de şimdiden mesaj vermek gerekiyor.

*

Ani bir olay her şeyi altüst edebilir. ABD-İngiltere ikilisi; Kıbrıs, İran-Azerbaycan, … işgal girişiminde bulunabilir. Suriye tamamen işgal edilerek, Esed devrilebilir. Irak, Ürdün, Suudi Arabistan, … ve Mısır’da askeri darbe girişimleri olabilir. Yunanistan (ABD), Türkiye’yi savaşa tahrik edebilir. Yunanistan (ABD-İngiltere-İsrail) Türkiye’ye savaş ilan edebilir.

*

Haftanın X (Twitter) mesajım

“ABD İran'da ne planlıyor?

Azeri-Fars çatışması mı?

Azeri-Kürt çatışması mı?

Kürt-Fars çatışması mı?

***

İran, Azeri-Fars çatışmasını engellemek için, Türk kökenli Mesud Pezeşkiyan'ı Cumhurbaşkanı yaptı.

CIA, Mossad, MI6 İran’da hangi çatışmaya oynayacak?

Kürt-Azeri çatışmasına mı?

Kürt-Fars çatışmasına mı?

Kürt-Beluci çatışmasına mı?

Kürt-Arap çatışmasına mı?

Bütün oyun Kürtler üzerinden oynanıyor ve en büyük hedef : TÜRKİYE”, 24 Ağustos 2024