Uzak durulması gerekenler (3)
Karanlık odaklar tarafından üretilen kimi örgüt, cemiyet, loca ve mahfiller, dini kullanarak dine ve dindarlara karşı savaşmaya devam ediyorlar. Halen deşifre edilmiş olan şarlatanlar, ilk olmadığı gibi son da olmayacaktır. Ama batılın temsilcileri hiçbir şekilde sonuca ulaşamayacak ve sonunda hüsrana uğrayacaklardır.
Ancak bu sinsi oyunlara
karşı hep beraber mücadele etmeliyiz. Sadece devletin resmi kurumları değil.
Hak ve hakikatin temsilcisi olan her bir STK, cemaat ve cemiyet de bu
mücadeleye katkı sunmalıdırlar. Yani çevremizde İslam, tasavvuf, tarikat vs.
hizmetlerle piyasaya çıkan, ama İslam’ın tam zıddına hareket eden karanlık
çeteleri hakkıyla tespit edip gerekli mercilere duyuralım ki gereği yapılsın.
Bilelim ki, kime hizmet ettiği belli olmayan karanlık yapılar, İslam adı
altında ıslama, tarikat adı altında tarikatlara, cemaat adı altında cemaatlere
büyük zarar vermektedirler. Zaten böylesi yapılar, özgün bir islami yapı değil,
“dine karşı din projesi”nin birer parçasıdırlar.
Uzak durulması
gereken yapıları bu maddelerle tamamlayalım.
- Menfaat
birliktelikleri, kardeşlik, birlik ve beraberliğin önüne geçen yapılar.
- Herhangi
bir ırk, dil veya bölgeciliği öne çıkarıp diğerlerini hor hakir görenler…
- Cemaat
mensupları arasında; mal, makam, soy vb. değerlere dayandırılan kast
sistemi misali bir sınıflaşmaya gidenler…
- Dini
kazanımları hanedan üyeleri vb. kimi şahsiyetler için siyasi, politik
kazanımlara tahvil etmeye çalışan, bunun için politikacılarla iç içe giren
yapılar…
- Mahfil
ve loca mantığıyla hareket eden, muamma derecesinde gizli kapaklı
davrananlar…
- İslam’ın
kesin naslarıyla çelişen nice görüş ve davranışlarını tevillerle örtenler…
- İslam
düşmanlarıyla gizli aşikâr iş birliği içinde olan ve mensuplarına onların
sevgisini aşılamaya çalışanlar…
- Cemaat
yapısını aile şirketine dönüştürürcesine ticari rantlara çevirenler…
- Bu
rantı genişletmek için, kendi müesseselerinin ürünlerini takdis edenler,
başka grup veya şahıslarla ticareti adeta günah sayanlar... Örneğin grup
veya rehberinin benzin istasyonu dışında bir yerden yakıt alırsa, bir kaza
veya belaya uğrayacağına inan nice insanlar gördüm.
- Giyim
kuşam vb. sosyal hayatta tek tipçiliği özendirenler… Bu konuda da
Resulullah(sav) ve ashabından (ra) ziyade kendi abisi veya rehberinin
sünnetini! Örnek alanlar…
- Sılayı
rahm, komşuluk, akrabalık arkadaşlık vs. İslami bağları, kendi cemaatine
mensupluk şartına bağlayanlar…
- Mümkün
olduğunca mensuplarını cahil bırakmaya çalışan gruplar. Çünkü mensuplar
uygun İslami kaynaklardan gerçekleri öğrendikleri zaman yanlışları
sorgulamaya başlayacaklardır.
- Düşünmeden
doğrumu yanlış mı diye sorgulamadan, taklitçi ve körü körüne teslimiyetçi
bireyler yetiştirenler. Sürü gibi güdülmeye, sığır gibi sağılmaya müheyya
kuru kalabalıklar oluşturmaya çalışanlar…
Bu maddelere nicelerini daha eklemek
mümkündür. Bu gibi sakıncaları bulunan grup, cemaat ve cemiyetlerden kesinlikle
uzak durmak gereklidir. Cemaatsiz olmaz demiyoruz ancak Allah (cc) ın dinine
gerçek manada hizmet edebilmek için de cemaat olmak gereklidir. Bu konuyu ayrı
bir yazı konusu olarak işleriz inşallah. Öncelikle biz sakınılması gereken
sıfatları bildiğimiz zaman geriye İslam’a ve ümmete faydalı olanlar kalır.
Hangi grup ve cemaatten olursa olsun
tüm Müslümanları kardeş bilen… İttifak edilebilecek konularda yardımlaşan,
ihtilaflı konularda ise birbirini mazur gören… İhtilaflı konular yerine ittifak
edilen konuları öne çıkaran… Ümmetin genel maslahatını kendi grup, cemaat hatta
şahsi maslahatının önünde gören… Rabbani, şümullü cihanşümul, şura esasına göre
hareket eden, şurası da ehli hell vel akd ulemadan oluşan bir İslami oluşum,
ümmet için can simidi gibi önemlidir.
Netice olarak asıl sorun, cemaatler
değil yanlış yapan gruplardır. Kötüye tabi olmak yanlış ama iyiyi kötü
göstermek daha da yanlıştır. Kaldı ki iyi bir alternatif oluşturmadığımız
takdirde insanlar kötüyü arayıp bulacaklardır. O halde çözüm kötülerden dolayı
iyileri ortadan kaldırmak değildir. Tam tersine iyilerin önünü açacağız ki,
kötülerin kökünü kessinler.
Kaldı ki birçok tarikat, cemaat,
cemiyet görüntülü yapılar, zaten hak batıl mücadelesinden batıl cephenin
ürettikleri kasıtlı örgütlerdir. Hakla batılın mücadelesi kıyamete kadar devam
edeceğine göre, bu çakma yapılar da var olmaya devam edecektir. Ama sağlıklı
bir kontrol sistemiyle bunların şerrini bertaraf etmek, zor olmasa gerektir.