Unutulan ziyaretlere bir başlangıç olsun Ramazan
Ramazan;
unuttuğumuz ziyaretleri de hatırlama, hatırlatma vesilesi olsun. İftar
davetleri ile başlayan o neşeli, bereketli akşamlar yeniden çalsın kapımızı.
Akrabalık,
dostluk bağları sımsıkı sarsın gövdelerimizi. Gözden geçirelim unuttuğumuz
ziyaretleri sevgiyle, umutla…
I-Ev
ziyaretleri
Şu dünya
hayatında insanın istediği tek şeydir sıcaklık.
Sahip olduğu
her şey de bunun huzurunu arar. Sıcacık bir kalp, sıcacık eller. Sıcak yüzler.
Sever o
yüzden insan, soba başını, sıcak ekmeği, sıcak yemeği.
Birbirimizi
özlemek ne güzeldir, birbirimize içten müsafaha, iltifat, sevgi saygı ne mühim
değerlerdi bir arada tutan bizleri.
Sözün
güzeliyle, kalbin samimiyeti ile vereceğimiz şeydi sevgi...İçtenlikle buna çok
ihtiyacımız var. Birbirimize ‘’hadi çayı koy geliyorum’’ dediğimiz ziyaretler.
Çat kapı vardığımızda, Allah ne verdiyse birlikte oturduğumuz sofralar vardı
gönülce.
Evdeler mi
değiller mi, diye de sorguladığımızı hatırlamıyorum.
Unutamadığımdır,
kaşık şıkırtısı bardak sesidir zihnimde. Birlik, beraberlik birbirimizle hemhal
olma idi. Kimin ne pişirdiğinin önemi yoktu. Bazen bir pilav bir çorba, bazen
çayın yanına bir kek en lüks hallerdi. Sevincimize diyecek yoktu. Çeşit
yarışını hiç bilmedik.
Bildiğimiz
ise misafirliklerin; hepimizin hayatında dayanışma, sevinç, fikir alışverişi,
paylaşma adını taşımasıydı.
II-Doğaya
misafir olmak
Uğruyorum
yanlarına. İzliyorum.
Sessizce her
gün biraz daha açıyor bahçemdeki zambak
Ben açarken
susmayı, susarken büyümeyi çiçeklerden öğrendim.
Bir çiğ
damlasını nasıl sırtında taşıdığını
Kendine
geleni misafir hissiyle bırakmayışını... Ben renklerin sadakatini
Giderken sır
vermek gibi fluya dönüşünü
Konuşmadan
mis gibi kokuyla fethedişini
Yürümeden
edayla salınışını
Öğrendim
çiçeklerden... Hürriyeti, ahde vefayı, sevdayı zarafeti
Çiçeklerden
öğrendim... Ve kalbim dedi ki "Böceklerin kalbi olsa idi
Çiçeklere
konunca dururdu"
...
III-Hayırlı
olsun misafirlikleri
Yeni doğmuş
her bebeği kucağıma aldığım anda Felak, Nas, Ayetelkürsi’yi okumaya
başlarım. Yaradılış hayranlığıma, hayret
makamıyla bakarım tane tane dizilen azalarına.
Evlerimizde
misafir ağırlamanın ehemmiyeti benim için hep özeldir. Ve bunu yoğunluğu bahane
edip es geçmemek gerektiğine inananlardanım.
Karşılıklı
gönül bağları en çok gönülden yapılan yemeklerin birlikte yenildiği vakitlerde
oluşuyor. Üstüne sıcacık çaylar muhabbeti dostluğu iyice perçinliyor.
Evlilik
ziyaretleri, yeni ev ziyaretleri sevinci çoğaltmaktır.
Misafir
seven, hizmet eden, hediyeleşen, kitap okuyan, okutan, çay sıcaklığında
dostluklara ihtiyacımız var.
Biz bebeğin
bereketiyle güzel bir akşamı hediye ettik biz, birbirimize. Hamd etmek düşerdi
elbette gönüllere de
…
IV-Sohbetli
misafirlikler
Görev yaptığım
kasabalarda genç kızları hanımları çokça misafir etmişimdir. Hafta sonu
görüşmeleri, davetler, çocuklarla dışarı çıkmamın zor olduğu dönemlerde kitap
tahlilleri, okumaları, sohbetleri kendi evimde yapmışımdır.Gençlik döneminin en
verimli halleri idi, salgına kadar da farklı şekillerde yüzyüze sohbetlerimiz
hep sürdü.
‘’Evinizin
sıcaklığını, pirinç pilav ve patates salatasının tadını hiç unutamam "demişti
bir kızımız.Oysa ben unutmuştum onları yaptığımı. "Sevginin temelini
sizden aldım ablacım" demesiyle gözlerim buğulandı. Şimdi de sanal
ortamdan devam etse de sohbetler kanlı canlı da yeniden bir araya gelmek lazım.
Misafirliklerimiz
rabbin kelamıyla, peygamberin hayatından kesitlerle süsleniyordu. Vardığımız
her yere neşe, sürur olmak, yük olmadan sevgimizi bırakmak ne büyük erdemdir.
Böyle hatırlamak ve hatırlanmak da elbet.
Misafir
olduğumuz şu dünya hayatı bize en güzeliyle misafirlikler yaşatsın. Vardığımız
kapıların iziyle hayırlı ömürlerimiz olsun inşallah. Vesselam…