Unutmamışlar
Gazeteci, düşünür, yazar, yayıncı, koleksiyoncu, kültür-sanat hamisi, kitap aşığı, muhafazakâr, Galatasaray Liseli ve Mülkiyeli Mehmed Şevket Eygi.
Milletin sorunlarına olduğu kadar estetik, görgü, zarafet,
sanat, kültür ve moda konularına da kafa yoran, çözüm önerileri sunan Eygi
hayatının sonuna kadar inandığı din ve ülkesi adına bir kalem erbabı olarak
mücadele vermiş birisidir.
Toplumu ilgilendiren konularda siyasiler başta olmak üzere tenkitlerini
yöneltmekten çekinmedi. Dinde reform, yenilik, değişim ve ılımlı İslam’ı asla
kabul etmediğini defalarca zikretmiştir. Ehl-i Sünnet görüşlerini desteklediğini,
dinin siyasetin dışında tutularak aktivist İslâmî cereyanlara karşı çıkmasıyla
bilinmiştir.
Kendi ifadesi ile “Bugün
Türkiye Müslümanları iki tehlike arasındadır: Biri Müslümanların haklarını
çiğneyip, göz açtırmayan agresif din düşmanları. Bunlar en tabi dinî
faaliyetleri irtica diye damgalıyorlar. Müslümanları devlet için tehlike olarak
gösteriyorlar. Bir de Müslüman görünüp din sömürüsü yapan, İslamiyete hizmet
perdesi altında dini kendisine hizmet ettiren ve bu yolla servet biriktiren bir
sınıf var. Ben bunları daha tehlikeli görüyorum...“ Onun gözünde en büyük
ve önemli keramet, istikamet yani doğruluk ve dürüstlüktü.
Yukarıdaki ifadeler bana ait değil. Şevket Eygi’nin 2018 ve
2019 yıllarında Zeytinburnu Kültür Sanat
Merkezi’nde yapmış olduğu konuşmaların yer aldığı kitabın sayfalarını
karıştırıp aktarmaya çalıştım. Zeytinburnu
Belediyesi kültürel çalışmalarını sürdürüyor. Yaptıkları güzelliklerin
özellikle kalıcı olmasına yönelik attığı adımlar arasında bu tür yapılan
etkinliklerdeki bilgilerin daha çok insana ulaşmasıdır. Bu sebeple bugüne kadar
İstanbul’da programlarını takip edemediğimiz birçok yazar, düşünür ve sanatçının
yaptığı konuşmaları editör eşliğinde gözden geçirerek düşünce dünyamıza
kazandırmıştır.
Onu yakından tanıyan, sağlığında onunla vakit geçiren
kişilerin kaleminden üstadı ele alan yazılardan oluşan kitaptan aralarında
5 milyona yakın değeri bulunan ilk basım ve el yazmalarının da olduğu
kütüphanesindeki 80 bin kitabın yanı sıra çok değerli hat eserlerinin de olduğu
koleksiyonunu kütüphaneye Cumhurbaşkanlığı
Millet Kütüphanesi'ne bağışladığını öğreniyoruz.
Şevket Eygi, bir yazısında kendisini reklâm etmekten hoşlanmadığını belirterek tercüme-i hâlinde“1933 doğumluyum. İlk, orta lise tahsilini Galatasaray'da yatılı olarak yaptım. Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi siyasî bölüm (diplomasi bölümünden) 1956'da mezun oldum. Diyanet İşleri Başkanlığı'nda Fransızca mütercimliği yaptım. Bir ara Ömer Nasuhi Bilmen hocanın hususî kalem müdürlüğüne de baktım. 1960'da memuriyetten istifa ile İstanbul'a gazetecilik yapmaya geldim. Haftalık Yeni İstiklâl gazetesini çıkarttım, Bedir Yayınevi'ni kurdum. 1966'da günlük Bugün gazetesini çıkarttım. 1968'de Bâbıâlide Sabah gazetesini satın aldım. 1969'un birinci ayında yurt dışına çıktım, 1974 güzünde döndüm. 12 Mart 1971'den sonra gazetelerim kapatıldı, müesseselerim batırıldı. Döndükten sonra, işe sıfırın altından başlamam icap etti. Hayatımdaki kayda değer hadiselerden biri de epey müddet Sağmalcılar, Gerede, Şile cezaevlerinde mahpus kalmamdır. Oturduğum daireden başka gayr-i menkulüm yoktur. Elden geldiği kadar Müslümanca yaşamak ve Müslüman olarak ölmek isterim. Sanırım bu kadar bilgi yeter” demiş bize de nokta koymak düştü ve’s-selam.