Dolar (USD)
35.25
Euro (EUR)
36.82
Gram Altın
2962.92
BIST 100
9590.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Şubat 2022

Ukrayna krizi: Almanya ve Rusya ortaklığı

Epeydir ana akım medyada Rusya’nın Ukrayna’yı her an işgal edeceği haberleri yer alıyor. Geçenlerde Başkan Biden, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile Beyaz Saray'da bir basın toplantısını gerçekleştirdi.

Toplantı neredeyse Biden'ın ABD politikası doğrultusunda şansölyeye baskı yapmak için kullandığı bir "kriz atmosferi" yaratmak için düzenlenmişti.

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, haftanın başlarında defalarca "Rus işgalinin an meselesi olduğunu" söyledi.

Ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan de bir Rus işgalinin her an, belki de "yarın bile" olabileceğini iddia etti. Bloomberg Haber ajansı ise “Rusya Ukrayna'yı İşgal Ediyor” şeklindeki sansasyonel manşetini bir süreliğine yayında tuttu. Bu algılar esasen biraz da Alman şansölyesine baskı uygulamak içindi.

Anlayacağınız Tavistock Enstitüsü yine devrede. Zira asıl savaşı isteyen Amerika’dır.

Bizlere Ukrayna krizi olarak takdim edilen krizin gerçekte Ukrayna ile bir alakası yok. Konu Almanya ve özellikle Almanya'yı Rusya'ya bağlayan Nord Stream 2 (Kuzey Akım 2) adlı boru hattıyla ilgili.

Bu konuda El-Cezire’den Liz Cookman, analist Michael Whitney ve Michael Hudson birer makale yayınladılar.

Rusya'nın devlet destekli enerji devi Gazprom'a ait Baltık Denizi'ni geçen 11 milyar dolarlık doğalgaz boru hattı, Batı Sibirya'dan Almanya'ya uzanıyor ve hâlihazırda kullanımda olan Nord Stream 1(Kuzey Akım 1) boru hattının kapasitesini ikiye katlıyor.

ABD bu gelişmelerden memnun değil. Almanya'nın Rus gazına daha fazla bağımlı olmasını istemiyorlar. Çünkü Kuzey Akım 2 boru hattıyla Almanya güvenilir ve ucuz enerji kaynağına sahip olurken, Rusya da gaz gelirlerinde önemli bir artış görecek. Her iki taraf için de kazan-kazan durumu söz konusu.

Öyle ki ABD, boru hattı projesiyle bağlantılı iş yapan şirketler ya da şahıslara ağır mali yaptırımlar uygulayabileceği sinyallerini veriyor. Tek amacı boru hattı projesinin faaliyete geçmesini imkansız hale getirmek.

Almanya ve Rusya'nın dost ve ticaret ortağı olduğu bir dünyada ABD askeri üslerine, pahalı ABD yapımı silahlara ve füze sistemlerine ve NATO'ya ihtiyaç yoktur diyor analistler.

En önemlisi de işlemlerini dolar cinsi üzerinden değil kendi para birimlerinde gerçekleştirmeyi düşünürlerse bu durum artık sadece bir boru hattı değil, geleceğe açılan bir pencere olarak görülebilir.

Avrupa ve Asya'nın karşılıklı güçlerini ve refahlarını artıran ve ABD'yi dışarda bırakan devasa bir serbest ticaret bölgesine doğru uzanan bir gelecek elbette Amerika’yı rahatsız ediyor. Ve Amerika’nın orada savaş istemesinin en önemli nedeni budur.

Almanya ve Rusya arasındaki daha sıcak ilişkiler, ABD'nin son 75 yıldır yönettiği “tek kutuplu” dünya düzenine son verir mi bilinmez ancak bir Alman-Rus ittifakı, şu anda Amerika’nın çıkarlarına büyük oranda zarar veriyor.

Bu nedenle Washington, Nord Stream'i sabote etmek ve Almanya'yı yörüngesinde tutmak için elinden gelen her şeyi yapmaya kararlı. Çünkü bu Amerika için bir hayatta kalma meselesi.

O yüzden Türkiye dahil birçok ülkeyi Ukrayna krizine çekmeye çalışıyorlar.

Analistlere göre işte burada Ukrayna devreye giriyor. Ukrayna, Almanya ile Rusya arasına set kurmak için Amerika tarafından bir silah olarak kullanılıyor.

ABD, Rusya'nın Avrupa için bir güvenlik tehdidi oluşturduğu algısını oluşturuyor. Bunun için Putin'in kana susamış bir saldırgan olduğunu göstermeleri gerekiyor.

Bu amaçla medyaya defalarca “Rusya Ukrayna'yı işgal etmeyi planlıyor” diye tekrarlama görevi verildi. Oysa Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana Rusya'nın kaç tane ülkeyi işgal ettiğini ya da etmediğini basın bilmiyor mu?

Yine aynı basın ABD'nin aynı süre içinde 50'den fazla ülkede rejim değiştirdiğini veya devirdiğini 800'den fazla askeri üssü elinde bulundurduğunu bilmiyor mu?

Sözün özü, Amerika’nın devre dışı bırakılacağı her ittifakı destekliyorum…