Uhuvvete şirk koşmak…
Allah’a şirk koşmak gibi imansızlık felaketinden sonra en büyük musibet; Hz. Peygamberin emrettiği uhuvvette nifakı ortak koşmaktır. Hiç İslam kardeşliği olan uhuvvete nifak ortak edilebilir mi? Uhuvvet birliğe götürür, tek eyler; nifak paramparça ederek kurda kuşa yem eder. Hz. Peygambere (sav) inanan biri nasıl olur da Allah tarafından O’na verilen uhuvvet kanununa nifakı ortak koşar, uhuvvete riayet etmez?
Nifak uhuvvete ortak koşulduğu
vakit; şirkin elebaşları, Müslümanları çok kolay bir şekilde hükümranlıkları
altına aldılar…
Tarihte buna çok misaller vardır. Uhuvvete nifakın şirk koşulmasının günümüzde
en büyük yeterli ve kanlı delili Filistin ve Suriye olacaktır... Uhuvvetin Kur’an ve Hz. Peygamberimizin
(sav) emri olduğunu unutmuş, nifak şirkinin pençesine düşmüş bazı Müslümanlar,
birlik olmaktan sıkıldılar, bir olmanın getirdiği muhteşem ve tek güçten
bunaldılar İngiliz’in dessaslığını; Siyonistlerin sihirbazlığını daha cazip
gördüler çünkü peşin mükâfat vardı; gururları ve milliyet damarları okşanıyor
birde önlerine bir şeyler atılıyordu… Uhuvvet şirkinin getirdiği hazır ve
aldatıcı lezzetten sonra, büyük bir kesim Ortadoğu’nun parçalanmasına seyirci
ve kendileri de gönüllü kukla oldular… İşte şimdi o gönüllü kuklalar önünde
oynanan oyunların neticeleri toplanıyor, Filistin kan ağlıyor… Siyonist örgüt,
Filistin içinde, önce küçük bir ur oluşturdu. Sonra onun büyümesi ve azması için
dünyanın alçakları ile beraber ne gerektiyse onu yerine getirdiler, Filistin’in
her tarafını ur sardı... Şimdi sorarım
size; uhuvvete nifak şirki koşmuş hainlerimiz olmasaydı Osmanlı yıkılır mıydı?
Ve o iğrenç ur Filistin içine atılır mıydı? Zaten Osmanlıyı yıktırmalarının
sebebi; o kahpe urun İslam dünyasına musallat olması içindi. Heyhat, imanları
sadakatleri urlu olanlar ve uhuvvetlerine nifak şirki bulaşanlar oyuna
gelmekten, ağızlarına sürülen baldan, peşin mükâfattan dolayı ihanetten geri
kalmıyorlar... Uhuvvetin sağlayacağı istikbaldeki büyük mükâfata burun kıvırıp,
uhuvvet şirkinin küçücük ve aldatıcı –
cezbedici şimdiki hazır lezzetine razı oluyorlar… İslam kardeşliğinin
dünyada sağlayacağı huzurdan uzak duranların ve ebedi saadetlere namzet olması
gereken Müslümanların şirk bulaşmış uhuvvetleri sarsılınca; yerine ortak
koşulan zındıklarla ve İslam düşmanlarıyla ortaklık ve Allah’ı razı etmeyecek
sevdalar amaçlar devreye giriyor... İslam kardeşliğinin yerini dolduramayacak
hedefler ve sevdalar sadece ehli imanı ağlatmış, mazlumları ağlatmış koca İslam
dünyasını paramparça etmiştir.
Uhuvvete nifak şirkinin bulaşmış
olması Müslümanları sadece küffarın karşısında zayıf ve perişan etmemiştir. Cemaatlerin;
Allah yolunda hizmet edenlerin içinde bazılarının uhuvvetine şirk bulaşmış
olması sadakatsiz ve ihanet peşinde olmalarına da sebep olmuştur. Türkiye’de, son on yılda
yaşanan hadiselerde, uhuvvete nifak şirkinin bulaşmasının etkileri siyasette ve
İslam’a hizmet adına ileri atılanlarda en iğrenç şekilde görünmüştür… FETÖ’nün nifak şirki bulaştırdığı insanlar,
milletin canına kıydı, devletin canına kıydı ve şirkin sahiplerine sevinçler
yaşattı… FETÖ’nün peşinden gidenlerin uhuvvetine nifak şirki bulaşmış
olmasaydı; Müslüman’ı kahredecek, gâvuru sevindirecek hareketler içinde
bulunurlar mıydı?
Uhuvvete
– İslam kardeşliğine bulaşan nifak şirki öyle bir beladır ki; aynı dava içinde
olan insanları birbirine düşman eder. Ulvi gayenin yerini ihtiraslar alır, göze
girme çabaları ve ayak kaydırmalar, iftiralar yer alır. Emredilen bütünlük,
kardeşlik yerini zındıka komitelerinin arzusu üzerine parçalanmışlık ve
dağıtılmışlık yer alır...
Nifak
şirki sadece İslam dünyasına ve cemaatlere bela olmamıştır. Siyasette nasibine
düşeni almıştır… Son yıllarda yaşanan
savrulmalar, ihanetler ve hayal
kırıklıkları Erdoğan’a kelek yapanların uhuvvetlerine bulaşan nifak şirkini apaçık
şekilde gözler önüne koymuştur... Hele bir zamanlar CHP’ye düşman olanların
CHP değişti demeleri ise tefessüh eden uhuvvetleri nifak şirkinin eseri olduğu
görülmüştür...
Netice:
İslam dünyasının topyekûn ayağa
kalkması, İsrail gibi haydutlardan hesap sorulması için Arap liderlerinin ve
bazı Müslümanların uhuvvetlerine bulaşan nifak şirki ayaklar altına alınması ve
uhuvvet, ihlâs yeniden kazanılması lazım... Cemaatlerin gerçekten Ehl-i
Sünnet yolunda İslam’a hizmet etmeleri için, sadakatin temini için bazıları
nifak şirkini defetmesi acilen lazım... Ve siyasetin bu vatana tam manasıyla
hizmet etmesi için; davalarına nifak şirki bulaşmış olan bazı siyaset
adamlarının ayıklanması lazım… Allah uhuvvetimizi nifak şirkinden korusun,
sadakat kazansın, ihlâs kazansın ve Türkiye ile birlikte tüm Müslümanlar
kazansın. Âmin…
Müslümanların
birlikteliğinden meydana gelen muhteşem gücü bilenler atom bombasını yaptılar… Bizim atom bombamız ise ihlâs ve şirk
bulaşmayan uhuvvetimiz olacaktır.
Son
söz: Âlemi İslam’ın derdiyle dertlenip, tesirli reçeteler sunan Bediüzzaman’ın
hayranlık uyandıran Uhuvvet ve İhlâs Risalelerini tam manasıyla anlamış
olursak; kardeşliğimize nifak şirki bulaşmış olmaz. Allah nefsimizi ıslah
etsin...