Dolar (USD)
34.54
Euro (EUR)
35.98
Gram Altın
3006.44
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Temmuz 2022

ÜFE ile TÜFE arasındaki fark 60 puana yaklaştı

Pandemi nedeniyle küresel çapta emtia ve enerji fiyatlarının sert bir şekilde yükselmesi üretim maliyetlerini artırdı ve enflasyon dünya genelinde artış eğilimine girdi. Elbette bu durumdan Türkiye de etkilendi. Enflasyon maliyet, talep ve yapısal olmak üzere üçe ayrılır. Ne yazık ki ülkemizde bu üç enflasyon türü de yaşanıyor. Bu nedenle enflasyonla mücadelede Türkiye, diğer ülkelerle kıyaslandığında çok da avantajlı durumda değil. Fiyat artışları ağırlıklı olarak talepten kaynaklansaydı enflasyonla mücadele daha etkin olurdu. Kaldı ki kredi kartı taksit sınırlandırması gibi bazı düzenlemeler yapılıyor ancak etkisi sınırlı kalıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre; yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 6,77, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 61,68, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 138,31 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 88,77 oranında arttı.

Böylelikle üretici fiyat endeksi ile yıllık yüzde 78,62 artan tüketici fiyat endeksi arasındaki fark 59,69 puana yükseldi. Bu fark enflasyonun kısa dönemde düşmeyeceğine dair fikir veriyor. Bu yüzden enflasyonda tepe noktayı yakın zamanda görmek kolay değil. Enflasyon düşüş eğilimini, öngörülemeyen bir gelişme olmadığı takdirde bu yılın sonuna doğru görebileceğiz. Çünkü geçen yılın son çeyreğinde artan enflasyon sebebiyle bu yılın son aylarında baz etkisi devreye girecek. TCMB’nin piyasa katılımcıları anketine göre ise cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 57,92 iken, Haziran ayında yüzde 64,59 olmuştu.

Öte yandan turizm sezonu başladı ve beklentiler oldukça yüksek. Turizm gelirlerinin katkısıyla döviz kurlarında bir düşüş gerçekleşebilir. Bu düşüş maliyetleri aşağı çekeceği için enflasyona olumlu yönde yansıyabilir. Buna karşın ülkemize gelecek olan turistler ciddi bir talebin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Maliyetlerini pandemi sürecinde yansıtamamış üreticiler tüketici fiyatlarını belirli bir seviyede artıracaklardır.

Alt sektörlere ait üretici fiyatlarındaki değişime bakıldığında manşet verinin üzerinde kalanların önemli bir bölümünün enerji ile bağlantılı olduğunu görüyoruz. Örneğin; bir önceki yılın aynı ayına göre ham petrol ve doğal gaz yüzde 264,60, kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 297,28 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 369,20 oranında arttı. Enerji, bütün mal ve hizmet gruplarını doğrudan etkilediği için enflasyonu artıran önemli bir maliyet unsuru.

Bir diğer maliyet kalemi de ücretler. Geçen hafta asgari ücrete yüzde 30 oranında bir ara zam yapıldı. Merkez Bankası’nın yayımladığı 2016 yılı birinci enflasyon raporunda yaklaşık 1 puanlık asgari ücret artışı, enflasyona 0,2 puan yukarı yönlü etki yaptığı belirtilmiş. Bu hesaba göre yüzde 30 oranında yapılan asgari ücret zammı, enflasyona 6 puan olarak yansıyacak. Ancak alım gücü düştüğü için biraz daha düşük bir etki görebiliriz.

Not: Tüm İslâm âleminin Kurban Bayramını kutlar, hayırlara vesile olmasını Yüce Allah'tan temenni ederim.