Dolar (USD)
32.56
Euro (EUR)
34.77
Gram Altın
2491.78
BIST 100
9524.59
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Ocak 2022

Tuz koktu

Türkiye'nin gündemini büyükelçiler belirliyor. Batılı büyükelçilerin gündem belirleme faaliyetlerine son örnek ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İngiltere Büyükelçisi Dominick Chilcott ile içkili balık lokantasında yediği yemek oldu. Görevi İstanbul'a hizmet etmek olan belediye başkanı büyükelçilerle en çok görüşen kişi olmakla övünüyor. Bay başkana göre İngiliz büyük elçi ile yenilen yemek İstanbul'da onbinlerce insanın karda kışta mağdur olmasından daha önemliymiş.

İmamoğlu'nda bu İngiliz (batılı) aşkının nerden çıktığını herkes gibi bende merak edip durdum. Malum 31 Mart seçimleri sonrasında Türkiye'de oyların yeniden sayılması gündeme geldi. İşimiz gereği yabancı medyanın olaylara bakışını takip ediyoruz. Tıpkı Yunan medyası gibi İngiliz medyası da İmamoğlu'nun seçilmesini zafer naraları ile karşılıyor. Süreçte oyların sayılmaması için her türlü manipülasyon yapılıyor. Örnek mi istersiniz, Endonezya'da 17 Nisan'da yapılan seçimler sonrasında BBC Türkçe sürekli sandık görevlilerinin ölüm haberlerini yayınlayarak Türk kamuoyuna oy sayımlarının ne kadar gereksiz olduğu intibaını oluşturmaya çalışıyor. Endonezya'daki kalp krizi, beyin kanaması gibi sebeplerle ölümler, sandık başında aç susuz oy pusulasını beklemekten dolayı meydana gelmiş gibi yansıtılarak oyların yeniden sayımını, İmamoğlu'nun kaybetme ihtimalini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.

İngilizler İmamoğlu'nun seçilmesi için bu kadar kendilerini yırtarken, şükran ziyareti olmadan olur mu? İmamoğlu'nun Londra gezisi adeta şükran ziyaretine dönüştü. Catham Housu ziyaret eden İmamoğlu Başkan Yardımcısı Sir Simon Fraser ve ekibiyle görüşüyor. İmamoğlu'nun 500 milyon dolarlık bir fondan nasiplendiğini öğreniyoruz.

İstanbul, gündem belirleyen İngiliz büyükelçilerle yeni mi tanıştı sizce. Sykes Picot'an, Lavrance'ye kadar binlerce İngiliz ajanının bu topraklarda neler yaptıklarını hepimiz biliriz. Çankırılı Ali Kemal'in İngilizlere nasıl bir torun başbakan yetiştirdiğini unutmadık. Möntrö Boğazlar Sözleşmesi dahil İstanbul ile ilgili her anlaşmanın içinde İngilizlerin de olduğunu ilkokul öğrencileri dahi idrak etmiştir. Ukrayna'da Ruslarla karşı karşıya gelen İngilizlerin Türkiye'yi ateşe atma politikalarıdan vaz mı geçtiğini düşünürsünüz. Kanal İstanbul'un yapılarak Karadeniz limanlarının canlanmaması, Rus Gazı'nın Türkiye üzerinden gitmemesi, Rusya'dan Türkiye'ye turistlerin gelmemesi için hükümeti durdurmaya çalışacak İmamoğlu gibi yemledikleri daha yüzlerce gönüllü hizmetkar bulunuyor.

Yakın geçmişte, Oslo görüşmeleri denilen görüşmelerin İngiliz istihbaratı tarafından tezgahlandığını, yine hükümeti zor durumda bırakmak için İngiliz istiharatı tarafından sızdırıldığını da not edelim.

İmamoğlu avanesinin dönemin ABD Ankara Eski Büyükelçisi David Satterfield, İstanbul Başkonsolosu Daria Darnell ve USTDA Direktörü Todd Abrajano ile bir anlaşma imzalayarak İstanbul Ulaşım ve Trafik Mükemmeliyet merkezinde kullanılmak üzere 5 milyon 117 bin 887 dolarlık bir hibeyi cebe indirdiklerini. Karşılığında da İstanbul Dijital Dönüşüm Projesi adıyla İstanbul'un trafik verilerini Amerikalılara peşkeş çektilerini hatırlayalım. Başkanın, kar küreme aracı eskortluğunda Kahraman Balıkçı seyahatinin MOBESE görüntüleri üzerinden kopardığı fırtınanın arkasında da şehrin trafik, sinyalizasyon ve görüntüleme sistemlerinin ABD'lilere teslim etmek için alt yapının hazırlanması işgüzarlığı yatıyor zannımca.

İstanbul'da kar yağışında trafiğin açık kalmasını sağlayacak tuzların Eski Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu'nun akrabası tarafından nasıl kokutulduğunu, kum karıştırılmış tuzların da bir işe yaramadığını gördük. Son söz, CHP İstanbul'da tuzu da kokuttu. Her şeye rağmen büyükelçilerin gündemi Türkiyesiz olmuyor. ABD Büyükelçisi Flake'nin Ukrayna krizinde Türkiye'nin eteklerini öper nitelikteki açıklamalarının ABD'nin Avrupasız, Avrupa'nın ise Türkiyesiz bölgede hiçbir iş yapamayacağını göstermesi açısından manidardır. Türkiye'yi kaybettiğinde bölgeden çıkartılacak Atlantik oyuncularının, muhalifler eliyle Türkiye'yi yanlarına çekme el altından Türkiye'yi yönetme yönlendirme oyunları bir kez daha deşifre oldu. Derisini kokmuş tuzla kurutan CHP'ye rağmen Türkiye ilerlemeye devam edecektir. Vesselam......